ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Zeytin Dalı Harekatı planlandığı gibi başarıyla devam etmektedir. Bundan sonraki süreçte de harekat başarıyla devam edecek." dedi.

Bozdağ, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Toplantıda, özellikle Zeytin Dalı Harekatı'nın bütün boyutlarıya değerlendirildiğini ifade eden Bozdağ, Afrin bölgesinde konuşlanan PKK, KCK, PYD, YPG ve DEAŞ terör örgütü unsurlarının bölgeyi terör yuvası haline getirdiğini belirtti.

Bozdağ, Afrin'den Hatay ve Kilis illeri ile civardaki karakol üslerine bugüne kadar yaklaşık 700 civarında taciz ve saldırı gerçekleştirildiğine, bu saldırılarda hayatını kaybeden vatandaşlar ile yaralananların olduğuna dikkati çekti.

Son olarak Kilis ve Hatay ile bazı ilçelere ve yerleşim yerlerine de roketatarlı saldırlar yapıldığının vurgulayan Bozdağ, şöyle konuştu:

"Suriye rejiminin etkin kontrolünün bulunmadığı Afrin bölgesindeki terör gruplarının mevcudiyeti hem Türkiye hem de Suriye'yi tehdit ettiği gibi güvenlik açısından büyük riskler taşıdığı gibi Suriye'nin toprak bütünlüğü bakımından da ayrıca büyük bir tehdit oluşturmaktadır. DEAŞ ile PKK, KCK, PYD ve YPG; bir terör şebekesi olarak masum Suriyeli sivilleri tahakküm altına almak için her türlü teröre başvurmakta, sadece Arap ve Türkmenleri değil kendisine boyun eğmeyen Suriyeli Kürtleri de etnik ve ideolojik temizliğe tabi tutmaktadır. Bu süreçte Suriye'den Türkiye'ye gelmiş, misafir ettiğimiz yaklaşık 370 bin civarında Kürt kardeşimiz bulunmaktadır."

Bozdağ, ülkenin sınır güvenliğini sağlamak, Afrin bölgesindeki terör örgütlerini ve teröristleri temizlemek, etkisiz hale getirmek, bölgede yaşayan Kürtler, Araplar ve Türkmenleri terör örgütlerinin baskı, tehdit ve zulümlerinden kurtarmak maksadıyla geçen cumartesi günü saat 17.00 itibarıyla Zeytin Dalı Harekatı'nın başlatıldığını anımsattı.

"Zeytin Dalı Harekatı planlandığı gibi başarıyla devam etmektedir. Bundan sonraki süreçte de harekat başarıyla devam edecek. Plandaki hedefler bir bir gerçekleştirilecektir. Harekat gelinen noktada, Türkiye için bir tercih değil zorunluluktur." diyen Bozdağ, şunları kaydetti:

"Zeytin Dalı Harekatı meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur. Uluslararası toplum, harekat öncesinde harekatın hukuki zemini ve gerekçeleriyle, hedefleri hakkında bilgilendirilmiştir. Her devletin halkını ve sınırlarını koruması doğal ve meşru hakkıdır. Türkiye de bu hakkını kullanmıştır. Bu harekatta tek hedef PKK, KCK, PYD/YPG ve DEAŞ terör örgütleridir. Hedef, terör örgütlerinin, teröristlerin barınak, sığınak, araç, gereç, silahları, lojistik noktaları, üsleridir. Bunun dışında bir hedef bulunmuyor. Bunun dışında bir hedef bulunmamaktadır. Harekat sırasında ve süresinde sivillerin zarar görmemesi için azami dikkat ve itina gösterilmektedir. Harekat sırasında ve süresinde sivillerin zarar görmemesi için her türlü planlama yapılmış tedbir alınmıştır. TSK, Fırat Kalkanı Harekatı'nda olduğu gibi sivillere en ufak bir zarar gelmemesi için dikkat ve hassasiyetin azamisini gösterecek, harekatı itina ve titizlikle harekatı sürdürecektir."

Bozdağ, "TSK sivilleri vurdu veya vuruyor" şeklindeki haberlerin kara propaganda ürünü ve algı maksatlı oluşturulduğunu belirtti.

Söz konusu haberleri terör örgütleri ve terör örgütlerinin destekçilerinin oluşturduğuna ve yaydığına dikkati çeken Bozdağ, "Zeytin Dalı Harekatı kesinlikle bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimize karşı bir harekat değildir. Bu harekat, bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimiz dahil Arapları ve Türkmenleri, DEAŞ, PKK, PYD, YPG, KCK terör örgütlerinin baskısı ve zulmünden kurtarma harekatıdır. Bu harekat dostlarımız, mazlum ve mağdurlar için zeytin dalı bir harekattır. Türkiye mazlum ve mağdur Kürt, Arap ve Türkmen kardeşlerinin dün olduğu gibi bugün de yanındadır, yanında olmaya devam edecektir." dedi.

Bozdağ, Zeytin Dalı Harekatı'na aziz Türk milletinin desteğinin de tam olduğunu dile getirdi.

"Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır" diyen Türk milletinin harekat vesilesiyle bir ve beraber olduğunu vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti.

"Dualarıyla harekatı yürüten ordumuz ve harekata katılan Mehmetçiklerimize en büyük desteği milletimizin verdiği tartışmasızdır. Terör örgütünün uzantısı olan siyasi parti hariç Mecliste grubu bulunan siyasi partilerimiz ve Meclis dışındaki partiler, sivil toplum örgütleri ve medyanın harekata verdiği desteği takdirle karşıladığımızı ifade etmek isterim. Zeytin Dalı Harekatı bölgedeki terör örgütleri ve en son terörist temizleninceye kadar devam edecektir. Bölge terörden, terör örgütlerinden ve teröristlerden arındırıldıktan sonra harekat başarıyla hedefine ulaşmış olacaktır. Allah ordumuzun, Mehmetçiklerimizin yar ve yardımcısı olsun."

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, HDP'li vekillerin sokağa çıkma çağrısına ilişkin, "Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde, herhangi bir suç oluşturan bir eylem ve söylem olduğunda hangi unsur takip edilirse bu konuda da suç oluşturan eylem ve söylem içine girenler bakımından da aynı usul işleyecektir." dedi.

Bozdağ, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

"Türkiye'nin Rusya'ya garanti verdiği ve operasyonun Afrin sınırının ötesine geçmeyeceği" şeklindeki iddiaya ilişkin Bozdağ, "Türkiye'nin bu konuda Rusya'ya veya başka bir ülkeye verdiği herhangi bir garanti yoktur. Zeytin Dalı Harekatı'nın hedefi Afrin bölgesini terör örgütlerinden, teröristlerden temizlemek ve güvenli bir bölge haline getirmektir." bilgisini paylaştı.

Harekatın hedefinin Afrin bölgesi olduğunun altını çizen Bozdağ, bunun için ayrıca bir söz vermeye, bir pazarlık yapmaya gerek olmadığını vurguladı.

Afrin bölgesindeki terör örgütlerini ve teröristleri bölgeden uzaklaştırmak ve bölgeyi bunlardan arındırmak isteyen, bölgedeki Kürt, Türkmen ve Arapları terör örgütünün baskı ve zulmünden kurtarmayı amaçladıklarını dile getiren Bozdağ, Fırat Kalkanı Harekatı gibi bu harekatın da hedeflenen bölgelere icra edileceğini söyledi.

Türkiye'nin başka bir harekat başlatmak istemesi durumunda harekatı nerede başlatmak isterse orada başlatacağını belirten Bozdağ, Zeytin Dalı Harekatı'nın hedefinin Afrin bölgesini terör örgütlerinden ve teröristlerden temizlemek olduğunu bildirdi.

- "Dostlarımızdan ve müttefiklerimizden beklemeyiz"

Fransa'nın çağrısıyla Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin "Suriye" başlığıyla toplanacağının hatırlatılması üzerine Bozdağ, şunları kaydetti:

"Fransa, bildiğimiz kadarıyla, BM Güvenlik Konseyi'ni özel olarak doğrudan bir toplantıya çağırmamıştır. Fransa'nın yaptığı şey, BM Güvenlik Konseyi'nin bu pazartesi yapacağı toplantıda özel gündem maddeleri var. Bir de diğer 'işler' bahsi altında gündemde yer alacak konular var. O diğer işler bahsinde oraya gündeme getirmek istediğiniz konuları, taraflar oraya iletirler. Onlar da o toplantıda görüşülür."

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian ile telefon görüşmesi yaptığını hatırlatan Bozdağ, görüşmede Le Drian'ın, rejimin son zamanlarda İdlib, Doğu Guta ve diğer bölgelerdeki saldırıları sebebiyle insani durumların oluştuğunu, bunu BM'nin gündemine getirmek istediklerini söylediğini aktardı.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian'ın daha sonra attığı bir tweette Afrin kelimesi geçince iki bakan arasında tekrar bir görüşme olduğunu belirten Bozdağ, sonunda yapılan açıklamada Fransa Dışişleri Bakanın resmi Twitter hesabından "BM toplantısının Suriye'deki insani yardımlarla ilgili olduğunu" açıkladığına dikkati çekti.

Türkiye'nin terörle ve terör örgütleriyle mücadelesini bütün uluslararası toplumun desteklemesi ve Türkiye'nin yanında durmasının son derece önemli olduğunu ifade eden Bozdağ, Zeytin Dalı Harekatı başladıktan sonraki süreçte ve öncesinde uluslararası toplumdan gelen açıklamalara bakıldığında bu konuda uluslararası toplumda bir konsensüs olduğunun görüldüğünü dile getirdi.

Bazı konularda farklılıklar, farklı yaklaşımlar olabileceğine değinen Bozdağ, "Bu konuda Türkiye'nin karşısında bir tutum ortaya konulursa, elbette bu tutumun tam anlamı terör örgütlerinin yanında yer almak olur ki bunu da biz dostlarımızdan ve müttefiklerimizden beklemeyiz." diye konuştu.

- HDP'lilerin "sokağa çıkma" çağrısı

Zeytin Dalı Harekatı'nın başlamasının ardından HDP'li milletvekillerinin attığı tweetlerle sokağa çıkma çağrısına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Bozdağ, "Türkiye bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde, herhangi bir suç oluşturan bir eylem ve söylem olduğunda hangi unsur takip edilirse bu konuda da suç oluşturan eylem ve söylem içine girenler bakımından da aynı usul işleyecektir. Bunun için ayrıca ve özellikle bir talimata gerek yoktur." dedi.

Hem güvenlik güçlerinin hem de yargının anayasa ve yasaların kendilerine verdiği yetki çerçevesinde bunlarla ilgili işleri ve işlemleri resen yapmak ve yürütmekle yetkili ve görevli olduğunu belirten Bozdağ, HDP'li milletvekillerinin halkı kin ve düşmanlığa ileten ve birbirine karşı tahrik eden açıklamalarının kanunlara göre suç teşkil ettiğini vurguladı.

Terör örgütlerinin propagandasını yapan, terör örgütlerine destek veren, terör örgütleriyle aynı hedeflere koşanlara hukuk hangi şekilde muamele yapıyorsa onların da aynı şekilde muamele göreceğini dile getiren Bozdağ, bunun hukukun gereği olduğunu vurguladı.

- "Terör örgütlerinden sivilleri korumak için ne yaptılar?"

Özellikle bölgede varlık gösteren terör örgütleri ve bunlara destek veren çevrelerin, "Türk Silahlı Kuvvetlerinin sivillere zarar verme ihtimali bulunduğu" iddiasını çok yüksek sesle dile getirdiğine dikkati çeken Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bunları ifade edenlere şunu söylemekte fayda görüyorum: Bölgede PKK, KCK, PYD, YPG terör örgütleri baskı kurarken, sivillerin mallarına el koyarken, sivilleri haraca bağlarken, terör örgütüne herkesi tabi olmaya zorlarken, tabi olmayanları baskı ve tehditle bölgeden göçe mecbur ederken, hatta bazılarını infaz ederken, bu terör örgütlerinden sivilleri korumak için ne yaptınız? Bu terör örgütlerine 'Bu bölgede yaşayan sivillere böyle bir muamele yapamazsınız, yapmamalısınız. Yaptığınız yanlıştır.' dediler mi, demediler. Afrin bölgesinden Kürt, Türkmen ve Arap 250 bin civarında insan Türkiye'ye geldi. PYD, YPG terör örgütleri bölgedeki demografik yapıyı değiştirmek, terör koridoru oluşturmak maksadıyla, oradaki Arapları, Türkmenleri ve kendine biat etmeyen Kürtleri yerinden yurdundan ederken, pek çoğunu öldürürken, mallarına el koyarken, bunlara karşı bugün Türkiye'yi eleştirenler hiçbir şey söylemediler."

Bozdağ, Türkiye'nin terör örgütlerinden kaçan Suriyelilere kucağını açtığını bildirerek, "Bugün Türkiye'de, Suriye'de terör örgütlerinin baskısından ve çatışmalardan kaçan 3,5 milyon civarında insan var. Bugün dünyada en fazla sığınmacı barındıran ve sığınmacılara en fazla harcama yapan ülke Türkiye'dir. 30 milyar dolardan fazla Türkiye harcama yaptı. Kendi ülkelerine birkaç mülteci fazla gelecek, aman gelmesin diye tel örgüler örenlerin, siviller konusunda kaygı ifade etmelerini biz anlamakta zorlanıyoruz." dedi.

- "Onlara tavsiyem kaygı belirtmek yerine, örnek alsınlar"

Türkiye'nin hem Suriye'deki iç çatışmalardan hem de bölgedeki terör örgütlerinin tehdit ve baskılarından kaçan bütün mazlum sivillere kucak açtığını ifade eden Bozdağ, şunları kaydetti:

"Fırat Kalkanı Harekatı sırasında siviller zarar görmesin diye kılı kırk yaran bir itinayla Türkiye hareket etti. Harekat, planlanandan uzun sürdü. Bunun nedeni, TSK'nin harekat sırasında bölgedeki sivillerin zarar görmemesi konusundaki hassasiyetten kaynaklanmıştır. Bir zarar gördü mü, görmedi. Şimdi burada da çok net söylüyoruz, TSK'nin yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'ndan, bölgede yaşayan sivillerin zarar görmemesi için büyük titizlik gösterilecektir. Bunun için her tür planlama ve tedbir alınmıştır. Süreç içinde ortaya çıkacak durumlar karşısında da nasıl davranılacağına dair planlamalar yapıldı."

Terör örgütünün "TSK'nin sivillere karşı harekat yaptığı" iddialarına, bazı çevrelerin de Türkiye'yi suçlamak için bu tür haberlere yer verdiğine dikkati çeken Bozdağ, şunları söyledi:

"Sivillerin hukukunu koruma, onlara sahip çıkma ve onlara yardım etme konusunda Türkiye, kendisine dönük kaygı belirten bütün ülkelere örneklik teşkil edecek uygulamaların ve güzel örneklerin sahibi olmuştur. Onlara tavsiyem kaygı belirtmek yerine, Türkiye'nin sivillere sahip çıkma konusunda ortaya koyduğu bu örnekliği, kendilerine örnek edinmeleridir."

Zeytin Dalı Harekatı sırasında bölgede yaşayan sivillere dönük de insani yardımları en üst düzeyde yapacaklarını bildiren Bozdağ, Türk Kızılayının bölgedekilerin sağlık ve gıda ihtiyaçlarını karşılamak için çalışmalarına başladığını bildirdi.

Bozdağ, bu çerçevede ilerleyen günlerde Türkiye'nin bölgedeki insanların ihtiyaçlarını gidermek konusunda attığı adımların yakından görüleceğini belirterek, "Biz sivillere sahip çıkmaya devam edeceğiz." dedi.


 

4Y-1438499622-01-2018 21:59 Ankara

o Newsml 1.2 indir

o Newsml 2.9 indir

o Metin

Bülten

GenelInternet

Kategori

Politika

Bakanlar Kurulu Toplantısı

- Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ: (3)
- "Türkiye'ye kimsenin bu konuda sınır ve süre tayin etmeye hakkı yoktur. Türkiye sınırını da süresini de kendisi belirleyecek ve bu konuda göbeğini kendi kesecektir. Kimsenin bize bu noktada süre ve sınır tayin etmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Terör örgütlerini bitene, son terörist etkisiz hale getirilene kadar Zeytin Dalı Harekatı sürecektir"
- "Harekat süresince silahlı kuvvetlerimiz mensupları içerisinde şehit olan yoktur"
- "İlk üç günde planlanan mesafe ve alan kontrolü sağlanmış durumdadır"
- "(ABD Dışişleri Bakanı Tillerson'ın açıklamaları) İş birliğinin yolu belli, silahları vermeyi durdurmak, ondan önce verilmiş olan silahları toplamaktır"
- "PYD/YPG terör örgütleri Afrin'de ellerinde olan DEAŞ'lı teröristleri Türkiye'ye karşı savaşmak şartıyla serbest bırakmışlardır"

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, Zeytin Dalı Harekatıyla ilgili, "Türkiye'ye kimsenin bu konuda sınır ve süre tayin etmeye hakkı yoktur. Türkiye sınırını da süresini de kendisi belirleyecek ve bu konuda göbeğini kendi kesecektir. Kimsenin bize bu noktada süre ve sınır tayin etmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Terör örgütlerini bitene, son terörist etkisiz hale getirilene kadar Zeytin Dalı Harekatı sürecektir." dedi.

Bozdağ, Çankaya Köşkü'nde Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Zeytin Dalı Harekatına ilişkin ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'ın, operasyon konusunda kaygı duydukları ve Türkiye'nin güvenlik kaygılarını gidermek için ortak hareket etmek istediklerine ilişkin açıklamalarının hatırlatılması üzerine Bozdağ, "Biz bundan önce defalarca şunu ifade ettik. Terör örgütlerinden biriyle mücadele ederken başka terör örgütleriyle konjonktürel, stratejik, geçici de olsa birlikte hareket etmek büyük bir yanlıştır. Bölgeye ve bütün dünyaya felaketten başki bir sonuç doğurmaz." değerlendirmesinde bulundu.

Terör örgütlerine silah verilmemesi konusunda defalarca uyarıda bulunduklarını hatırlatan Bozdağ, "Bu noktada birlikte nasıl çalışacağımızı görmek istiyorlarsa, bu terör örgütlerine yaptıkları silah yardımlarını kesmeleridir ve verilen silahları da toplamalarıdır." dedi.

- "İş birliğinin yolu verilen silahları toplamaktır"

Bozdağ, PYD, YPG, PKK ve bölgede faaliyet gösteren terör örgütlerine verilen silahların geri toplanacağının defalarca yetkililerce ifade edildiğini dile getirerek, "İş birliğinin yolu belli, silahları vermeyi durdurmak. Bundan önce verilen silahları toplamaktır. Bizim dost ve müttefik olarak gördüğümüz model, stratejik ortak, müttefik ortak hangi tanımlamayla yaparsak yapalım bir ülkenin diğer ülkeden beklediği en meşru şeylerdir. Bir işbirliği istiyorlarsa, biz bu iş birliğine hazırız. İlk adım olarak da terör örgütlerine silah yardımını durdurmaları ve dağıtılmış verilmiş silahları toplamaları olarak atabilirler." diye konuştu.

Zeytin Dalı Harekatı'nın 3'üncü gününde son durumun ne olduğunun sorulması üzerine Bozdağ, harekatın planlandığı gibi devam ettiğini, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin karadan da harekat bölgesine girdiğini ve belli bir mesafe aldığını bildirdi.

Alınan mesafeyi açıklamanın teröristlere adres ve yer göstermek olabileceğine dikkati çeken Bozdağ, şunları kaydetti:

"İlk üç günde planlanan mesafe ve alan kontrolü sağlanmış durumdadır. Harekat süresince Silahlı Kuvvetlerimiz mensuplarından şehit olan yoktur. Allah'a şükür inşallah bundan sonra da burnu kanayan bir askerimiz olmaz. Yaralı askerimiz de şu ana kadar bize gelen bilgiler içerisinde yoktur. Ancak terör örgütlerinin Türkiye'ye attığı roketler nedeniyle bazı yerleşim yerlerinde yaralanan vatandaşlarımız var. Hayatını kaybedenler var. Ben hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da acil şifalar diliyorum."

- "Türkiye'ye kimse süre ve sınır tayin etmesin"

Rakka'daki DEAŞ'lı teröristlerin bölgeden ayrılmasının ABD'nin bilgisi ve onayı dışında olmasının mümkün olmadığının altını çizen Bozdağ, şunları söyledi:

"Çünkü PYD, YPG onlara onaylatmadığı bir işi orada yapamaz. Elbette onların da onayı var. DEAŞ teröristlerini yok etmek, etkisiz hale getirmek isteyenlerin o zaman bu teröristlere ne yapması lazımdı? Orada etkisiz hale getirmesi lazımdı ya da onları teslim alması gerekirdi. Onların hem bölgeye hem başka ülkelere hem başka insanlara zarar vermemesi için gerekenleri yapmaları lazımdı ama yapılmadı. Şimdi nereye gitti bu teröristler. Nerede, hangi insanların canını yakmak için hangi tür faaliyetler içindeler elbette bunu sorgulamamız gerekiyor."

Bu teröristlerin bir kısmının Afrin bölgesine intikal ettiğine dikkati çeken Bozdağ, bazılarının da DEAŞ'ın simge kıyafetlerini çıkartıp PYD ve YPG saflarına katıldığına ilişkin haberlerin geldiğini söyledi.

Bir başka kısmının ise Akdeniz üzerinden Batı'ya geçme gayretleri ve sızma çabası içerisinde olduğunu vurgulayan Bozdağ, "Bugün de haberlerde yansıdı ki bu doğru bir tespittir. PYD/YPG terör örgütleri Afrin'de ellerinde olan DEAŞ'lı teröristleri Türkiye'ye karşı savaşmak şartıyla serbest bırakmışlardır. Bu da bizim söylediğimizin çok net bir ispatıdır. Doğruluğunu göstermektedir. O nedenle bizim bu mücadelemiz sadece PKK, KCK, YPG terör örgütlerine karşı değil aynı zamanda onlarla birlikte DEAŞ terör örgütü ve teröristlerine karşı da bir mücadeledir." dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert'ın Zeytin Dalı Harekatı'nın süresinin sınırlı olması gerektiği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine ise Bozdağ, şöyle konuştu:

"Harekatın masa üzerinde planlanması ayrı şeydir, arazide bunun icrası ve planlandığı gibi netice vermesi ayrı bir şeydir. Harekatın ne kadar süreceğini biz Türkiye olarak defalarca açıkladık. Sayın Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Genelkurmay Başkanımız ve Dışişleri Bakanımız açıkladı, bizler açıkladık. Bu harekat terör örgütleri ve bu terör örgütlerine mensup teröristlerin tamamı bölgeden temizleninceye kadar devam edecektir. Bu ne kadar sürer, son terörist etkisiz hale getirilene kadar sürecektir. Bu kaç gün olur onu bilemeyiz, kestiremeyiz. Bunu mümkün olan en kısa sürede başarmayı ve bölgeyi terör örgütlerinden teröristlerden arındırılmış, huzur, barış ve güven içerisinde insanların yaşadığı güvenli bir bölge haline getirmeyi hedefliyoruz. Bunun zamanını elbette şartlar belirleyecektir.

Türkiye'ye kimsenin bu konuda sınır ve süre tayin etmeye hakkı yoktur. Türkiye sınırını da süresini de kendisi belirleyecek ve bu konuda göbeğini kendi kesecektir. Kimsenin bize bu noktada süre ve sınır tayin etmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Terör örgütlerini bitene, son terörist etkisiz hale getirilene kadar Zeytin Dalı Harekatı sürecektir. Bu ne kadar olur onu zaman gösterecektir."