YOZGAT (AA) - Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Irak'ın kuzeyinde bir oldu bittiye Türkiye izin vermez. Dünya da ayağa kalktı biz de ayağa kalktık. Araplar karşı, Türkmenler karşı. Bırakın Arapları ve Türkmenleri, bölgede yaşayan Kürtler karşı." dedi.

Bozdağ, Bozok Üniversitesi Akademik Yıl Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin bölgesindeki bütün hadiseleri kendi güvenliği ve bölge halklarının güvenliği bakımından yakından takip ettiğini, bundan sonra da yakından takip etmeye devam edeceğini belirtti.

"Biz, Adam bırak git, bana ne diyemeyiz." diyen Bozdağ, Suriye'de olup biten her şeyin, Ankara'da olup biten kadar Türkiye'nin güvenliğiyle yakından ilgili olduğunu vurguladı.

Bozdağ, Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin (IKBY) 25 Eylül'de yapmayı planladığı referanduma değinerek, "Irak'ta referandum tartışmaları var. Irak'ın kuzeyinde bölgesel yönetimin olduğu yerde, merkezi hükümetin olduğu yerlerde de cereyan eden hadiseler, Yozgatımızın, Ankaramızın güvenliği ne kadar bizi ilgilendiriyorsa o kadar bizi yakından ilgilendiriyor. Eğer birleri, 'siz görmeyin, duymayın, karışmayın' diyorlarsa onlar bir metre önünü göremeyen zavallılardır. Bu milletin emaneti bizim omzumuzda." ifadelerini kullandı.

Bu milletin ve devletin hukukunu korumak, güvenliğini tesis etmek ve geleceğe güçlü bir Türkiye bırakmak için ne gerekiyorsa o tedbirleri bugüne kadar aldıklarını, bundan sonra da almaya devam edeceklerini vurgulayan Bozdağ, şöyle konuştu:

"Irak'ın kuzeyinde bir oldu bittiye Türkiye izin vermez. Dünya da ayağa kalktı biz de ayağa kalktık. Araplar karşı, Türkmenler karşı. Bırakın Arapları ve Türkmenleri bölgede yaşayan Kürtler karşı. Parlamentoda oylama yaptılar, neredeyse yarısı oylamaya katılmadı, katılanların da neredeyse yarısına yakını 'hayır' oyu verdi. Onlar da istemiyor. Birleşmiş Milletler istemiyor, bi dünya istemiyor ama orada 'ben bunu yapacağım' diyen bir hastalıklı zihniyet var. Çok net söylüyorum, bölgede yapılacak, hangi hesapla hangi niyetle olursa olsun bu tür adımlar, bölgenin güvenliğini ortadan kaldırır, huzuru, barışı, istikrarı, bombalar. Sadece bölgenin değil, bölgedeki ülkelerin de pek çok şekilde bundan zarar görmesine yol açar. Hiç kimse de bu zararın doğmasına izin vermez. İstikrar, iyi komşuluk ilişkileri, ekonomide istikrar, başka şeylerle ilgili konularda elbette Türkiye Irak Bölgesel Yönetimine bugüne kadar destek oldu, bundan sonra da iyi niyetli şeyler olursa aynı şekilde destek olmaya devam eder ama eğer Türkiye'nin güvenliğini, bölgenin güvenliğini tehdit edecek bütün bu uyarılara ve ikazlara rağmen referandum adımını atarsa bunun elbette bir karşılığı olacaktır. Sayın Cumhurbaşkanımız ifade ettiler, cuma günü Milli Güvenlik Kurulu arkasından Bakanlar Kurulu toplanacak ve bu konuda Türkiye'nin atacağı en son adımları kararlaştırıp bütün dünyaya ilan edeceğiz."

Bozdağ, Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve geleceğini tehdit edecek adımların atılmasına göz yumamayacaklarını belirterek, "Bu konuda ülke olarak almamız gereken tedbirler neyse bunları elbette kararlı şekilde alacağız ve kararlı şekilde uygulayacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Bütün terör örgütleri ülkemizi, gençliğimizi ve geleceğimizi nasıl tehdit ediyorsa FETÖ de ülkemizi, gençlerimizi ve geleceğimizi tehdit eden bir terör örgütüdür. Sadece yaptığı darbeyle değil, pek çok faaliyetle Türkiye'nin aleyhine pek çok ihanetin altına imza atmıştır. Dini tahrif etmek suretiyle, İslam'ı özünden saptıran yorumlarla başka bir noktaya taşımıştır." dedi.

Bozdağ, Bozok Üniversitesi Akademik Yıl Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), başka ülkelerin başka istihbarat örgütlerinin uşağı yapan ve ülkesine ihaneti kendisini cennete götürecek bir amel gibi gösteren aşağılık bir terör örgütü olduğunu söyledi.

FETÖ'nün Türkiye'de yaptıklarının gün gibi ortada olduğunu vurgulayan Bozdağ, şöyle konuştu:

"Bunun karşısında üniversitelerimizin bilgiyle, ilimle, irfanla mücadele etmesi, üniversitelerimize düşen en önemli görevlerin başında gelmektedir. Bütün terör örgütleri ülkemizi, gençliğimizi ve geleceğimizi nasıl tehdit ediyorsa FETÖ de ülkemizi, gençlerimizi ve geleceğimizi tehdit eden bir terör örgütüdür. Sadece yaptığı darbeyle değil, pek çok faaliyetle Türkiye'nin aleyhine pek çok ihanetin altına imza atmıştır. Dini tahrif etmek suretiyle, İslam'ı özünden saptıran yorumlarla başka bir noktaya taşımıştır.

FETÖ kendisine has bir din ihdas etme gayreti içerisinde. Diyanet İşleri Başkanlığının yayınladığı raporları özellikle değerlendirmenizi tavsiye ediyorum. Şu anda da dinimizin değer verdiği kişileri, değerleri, Kur'an-ı Kerim'in ayetlerini, Peygamber Efendimizin hadislerini kullanmak suretiyle büyük bir moral ve motivasyon pompalamaya çalışıyorlar. Bunu nasıl yapıyorlar? Çarpıtarak yapıyor. Rüyalarla Peygamber Efendimizi cezaevi cezaevi gezdiriyorlar. Her gün birinin rüyasında. Bunların rüya uydurma merkezi var. Orada rüya uyduruluyor. Örgüt üyesi eşler, avukatlar, anneler ve babalar üzerinden cezaevine sokuluyor. Sonra cezaevinden de orada görülmüş gibi bu sefer de dışarı pompalanıyor. Evlere ziyaretlere gidiyor, bu gidenler de mistik hava vererek uydurma rüya ve hikayeler anlatarak anne ve babaları etkilemeye çalışıyorlar. Bu uyduruk rüyalarla kendisini uymaya aldananlara fırsat vermeyin. Türkiye'nin, aklı, kalbi, vicdanı ve irfanı rehin olmuş, başkalarına teslim olmuş bu tür insanlarla alacağı hiç ama hiç bir mesafe yoktur. Olması da mümkün değildir. İnsanımızı uyuşturan bu tür terör örgütlerine karşı panzehir ilimdir, akıl, vicdan, kalp ve irfan hürriyetidir."

Bekir Bozdağ, darbe gecesi Türksat'ın ele geçirilmek istendiği sırada terör örgütü üyelerinin iki kişiyi şehit ettiğini anımsatarak, "Bu katillerden birisi oradakilerden su istiyor. Suyu getiriyorlar, çömeliyor, besmele çekiyor, 3 nefeste suyu içiveriyor. Suyu getirenler diyor ki, 'Siz biraz önce 2 arkadaşımızı şehit ettiniz, şimdi de oturmuş, besmeleyle 3 yudumda su içiyorsunuz. Bu ne iştir?' diye sorunca cevap şu; 'Onlar şehit oldu, şimdi cennetteler. Zaten ben de şehadet şerbetini içtim, geldim. Ölsem ben de şehit olacağım. DEAŞ'lı teröristler de aynı şekilde, masumları öldürüyorlar, 'Onlar şehit'. Sen ölürsen, 'Ben de şehidim'. Bu iş bu kadar kolay mı? Kafayı öyle bir yıkıyorlar ki siz artık düşünemez hale geliyorsunuz. Peygamberden, Kur'an'dan haberi yok. FETÖ ne anlatırsa peygamber o, Kur'an o. Anlattığı Kur'an'a ters. İnsanımızı uyuşturan bu tür terör örgütlerine karşı da panzehir, ilimdir." değerlendirmesinde bulundu.

(Sürecek)