Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Türkiye'yi çökertmek isteyenler dört bir yandan saldırdılar. Darbe ile çökertemediler, terörle çökertemediler, pek çok kirli organizasyonla Türkiye'ye biat ettiremediler. Şimdi ekonomi kozunu kullanıp, Türkiye'ye başka bir yoldan yaklaşmak isteyenler var. Onlar boşuna uğraşıyorlar." dedi.

Bozdağ, MÜSİAD Yozgat Şubesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, MÜSİAD üyelerinin gerçekten imalatıyla, ticaretiyle, sanayiciliğiyle, iş adamıyla, doğruluğuyla, dürüstlüğüyle her yerde farkını ortaya koyduğunu söyledi.

MÜSİAD Şubesi'nin açılmasının Yozgat'ın büyümesine, gelişmesine katkı yapacağını ifade eden Bekir Bozdağ, Türkiye'nin farklı illerindeki iş adamlarıyla Yozgatlı iş adamlarının ortalıklar kurmalarına, ürettiklerini birlikte pazarlamalarına katkı yapacağını vurguladı.

Yozgat'ın üniversitesi, ikinci organize sanayi bölgesi, havaalanı, yüksek hızlı treni ile Türkiye'nin yatırıma en elverişli illerinden biri haline gelmeye başladığına dikkati çeken Bozdağ, şöyle konuştu:

"Yeni organize sanayi bölgemizle havaalanımızın arası 2,4 kilometre. İş adamımız uçağından indiğinde yürüyerek Yozgat'taki fabrikasına gidecek, İstanbul'daki fabrikadan daha erken Yozgat'taki fabrikasına gidebilecek. Böylesine bir alt yapı Türkiye'nin bir çok yerinde yok. İnşallah, 2020'de yüksek hızlı trenimiz, havaalanımız, üniversitemizle beraber Yozgat başka bir alana doğru yol alacaktır. Onun için İstanbul'daki sermaye ile beraber Türkiye'nin dört bir yanına kol kanat germiş ve yurt dışındaki üyeleriyle MÜSİAD ve Yozgat'ın buluşması bizim açımızdan tarihi kıymettedir."

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, bir ülkenin gelişmesinde ekonominin çok önemli olduğuna değinerek, Türkiye'de işlerin iyi gitmesinin nedenlerinden birisinin de ekonomisinin sağlamlığı olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin geçmişte büyük badireler atlatmasına rağmen dimdik ayakta olduğunu aktaran Bozdağ, "Şöyle bir geriye gidin. 2013'te Gezi olaylarını yaşadık, 17/25 Aralık FETÖ-emniyet-yargı darbesini, MİT tırları hadisesini yaşadık, 2014 yılında 30 Mart seçimlerini, 10 Ağustos Cumhurbaşkanı seçimini yaşadık, 2015'te 2 tane seçim yaşadık. Hendek terörü, DEAŞ terörü, yeniden hortlayan terörü gördük, onları hendeğe gömen büyük mücadeleyi verdik. 2016'da FETÖ terör örgütünün gerçekleştirdiği hain darbe teşebbüsünü yaşadık. 2017'de halk oylamasını yaptık, sistemimizi değiştirdik. Afrin'de Zeytin Dalı, Cerablus, El Bab'a Fırat Kalkanı harekatlarını yaptık." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin yeni bir seçime gittiğini anımsatan Bekir Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bir ülke düşünün ki kısa sürede bu kadar devasa hadiseleri yaşıyor, adeta başımıza gelen pişmiş tavuğun başına gelmedi ama dimdik ayaktayız. Ekonomisiyle ayakta, istikrar ve güveniyle ayakta, güvenliğiyle ayakta, milletiyle, iktidarıyla, devletiyle ayaktadır. Türkiye'yi çökertmek isteyenler dört bir yandan saldırdılar. Darbe ile çökertemediler, terörle çökertemediler, pek çok kirli organizasyonla Türkiye'ye biat ettiremediler. Şimdi ekonomi kozunu kullanıp, Türkiye'ye başka bir yoldan yaklaşmak isteyenler var. Onlar boşuna uğraşıyorlar. Türkiye'nin ekonomisi her türlü dış şoka karşı Allah'ın izniyle dirençlidir, dayanıklıdır. Bizim başımıza gelenler, bunlardan birisinin başına gelseydi ekonomileri ne olurdu Allah aşkına? Yerle yeksan olurdu."

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Türkiye'yi de durduramayacaksınız, Türkiye'nin lideri Recep Tayip Erdoğan'ı da durduramayacaksınız. Buna gücünüz, kudretiniz yetmeyecek." dedi.

Bozdağ, MÜSİAD Yozgat Şubesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin zarar görmesi için talimatla notunu düşürdüklerini, ülkenin ekonomisinin zarar görmesi için çeşitli ülkelerden açıklamalar yapıldığını belirtti.

Türkiye'nin duruşunu, yürüyüşünü durduramayacaklarını ifade eden Bozdağ, şunları dile getirdi:

"Şimdi diyorlar ki 'Türkiye hızla kontrolden çıkıyor, gelişiyor, büyüyor, Türkiye'nin yürüyüşünü durdurmamız lazım. Türkiye'nin yürüyüşünü durdurmak için Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı durdurmamız lazım. Onu durdurursak Türkiye'yi durdururuz.' diyorlar. Buradan şunu söylüyorum, Türkiye'yi de durduramayacaksınız, Türkiye'nin lideri Recep Tayip Erdoğan'ı da durduramayacaksınız. Buna gücünüz, kudretiniz yetmeyecek. Gezi hadiselerinde kaybettiniz. FETÖ taşeron örgütüyle yaptığınız bütün organizasyonlarda yenildiniz. Bütün seçimlerde bu millet Osmanlı tokadıyla sizi tokatladı. FETÖ ihanet çetesine yaptırdığınız darbe teşebbüsünde sizi de darbecilerinizi de bu millet ayaklarının altına aldı, çiğnedi. Bundan sonra bu memlekette size geçidi bu aziz millet vermez vermeyecektir de."

- "Türkiye'de seçim güven içinde yapılır"

Bozdağ, 24 Haziran'da yapılacak seçimlere de değinerek, seçimlerden dolayı herkesin telaşa düştüğünü, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin 'Seçimi erteleyin' dediğini, ABD sözcüsünün 'Seçimden endişeliyiz' açıklaması yaptığını ifade etti.

Bozdağ, şöyle devam etti:

"Yahu neden telaşa kapılıyorsunuz, biz Türkiye'nin cumhurbaşkanını seçeceğiz. Amerika'nın cumhurbaşkanını, Almanya'nın, Fransa'nın, Avrupa Birliğinin cumhurbaşkanını seçmeyeceğiz. Bizim seçimlerimizden size ne? Bakın işinize. Biz kendi göbeğimizi kendimiz keseriz. Bugüne kadar Türkiye'nin yaptığı dürüst, şeffaf, güvenli seçimden daha iyisini dünyanın hangi demokrasisi yaptı. İşte Amerika görüyorsunuz, daha önceki seçimi mahkeme kararıyla karara bağladılar. Şimdi seçim yaptılar, 'Rusya seçime müdahale etti mi etmedi mi?' diye şu anda soruşturma var. Önce kendi seçimin üzerindeki şaibeleri bi kaldır ondan sonra Türkiye'ye bak. Türkiye'de seçim güvenliği üzerine kim tartışma yapıyorsa bilin ki kaybetmek için şimdiden malzeme hazırlayıp gerekçe uyduruyorlar. Yarın 'Niye kaybettiniz?' dendiğinde gerekçe uydurmak için bunu yapıyorlar. Türkiye'de seçim güven içinde yapılır."

YSK'nin kurulduğu günden bugüne yapılan bütün seçimlerin dürüstlük ilkesi içerisinde, gizlilik ve şeffaflıkla anayasa ile yasalara uygun olarak yapıldığını vurgulayan Bozdağ, Türkiye'de seçimin yargı eliyle yapıldığını, YSK'nin seçimi yönettiğini, her partinin sandık başında temsilcisi bulunduğunu anlattı.

Seçim yaklaştıkça Avrupa'dan, Amerika'dan milletin iradesine müdahalelerin artacağını dile getiren Bozdağ, "Biz onlara kulak asacak mıyız, onlara seçimlerimizin şekillenmesine müdahale edebilme cüretinde bulunmalarına imkan verecek miyiz? Vermeyeceğiz, bir dünya bir olsa Türk milleti eğilmez, bükülmez, inandığından vazgeçmez." diye konuştu.

Bozdağ, herkesin bir yola çıktığını, kendi adaylarının belli olduğunu, MHP'nin ve BBP'nin genel başkanlarının da bu adayı desteklediğini dile getirerek, "Milletin gözü önünde yasalara, anayasamıza uygun, şeffaf bir seçim ittifakı yaptık. Kimseyi aldatmıyoruz. Kapalı kapılar arkasında pazarlıklar yapmıyoruz. 'Bak bir şuradan gidiyoruz ama esas şuradan çakacağız.' demiyoruz. Biz ne yapacaksak açık açık millete söylüyoruz, dürüstçe, şeffaf, net yapıyoruz. İnandıklarımızla yola çıkıyoruz, inandığımız bir liderin arkasından gidiyoruz. Ama bakın muhalefetin adayı daha belli değil." ifadesini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, CHP'nin cumhurbaşkanı adayına ilişkin "Eminim Kılıçdaroğlu da adayları kim bilmiyor. Eminim bilmiyor. Bilse bir yerden açık verir. Şu anda onlar da adaylarının kim olacağını bilmiyor. Her halde gökten, yerden, sağdan soldan imdat bekliyorlar. Veya bunlar kuryeye alışkın kurye bekliyorlar." dedi.

Bozdağ, MÜSİAD Yozgat Şubesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, ana muhalefetin Türkiye'yi yönetme konusunda iktidarın alternatifi olması gerektiğini ancak şu anda Türkiye'nin ana muhalefetinin iktidar alternatifi ve iktidara talip olmadığını belirtti.

Muhalefetin Türkiye'ye layık bir cumhurbaşkanı adayı çıkarmayı beceremediğini ifade eden Bozdağ, "Şu CHP'nin düştüğü duruma bakın. Vallahi acıyorum, billahi acıyorum. Acınacak hale düşürdüler. Bari gelseler de biz yardım etsek. Dardan, zordan onları kurtarsak. Bizim öyle de bir gücümüz var Allah'ın izniyle. Cumhurbaşkanımız Erdoğan bugün ifade ettiler 'Hani sen yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan' diyor ya. O ne dedi bugün 'Biz yürüyeceğiz, Kemal yürüyecek arkamdan' dedi. Ben de diyorum ki 'Arkasından yürü de bu işler nasıl olur Türkiye'nin liderinden öğren." diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, adaylarına ilişkin "eşim bile bilmiyor" dediğini anımsatan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Düşünebiliyor musunuz, hiç kimseye söylemiyor. Yeri gelince diktatör diyor ya iftira atıyor ya şimdi soruyorum, partide kimse bilmiyor ne yaptığını, evde eşi bilmiyor ne yaptığını, ben merak ediyorum acaba kendi ne yaptığını biliyor mu? Eminim Kılıçdaroğlu da adayları kim bilmiyor. Eminim bilmiyor. Bilse bir yerden açık verir. Şu anda onlar da adaylarının kim olacağını bilmiyor. Herhalde gökten, yerden, sağdan soldan imdat bekliyorlar. Veya bunlar kuryeye alışkın kurye bekliyorlar. Herhalde yarın, bir gün bir kurye gelir eline bir zarf verir, zarfı açınca çok büyük bir CHP'nin zekası, dehası devreye girer 'yol budur bak büyük hamle yaptık' der."

- "Çamaşır makineleri bu kirli çamaşırları temizleyemez"

CHP'den 15 milletvekilinin İYİ Parti'ye geçmesine de değinen Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Eskiden vekiller kendi kendini transfer ederdi, ahlaksız olanlar. Bedelini alıyorsa kendi alıyordu. Ama şimdi racon değişti. Artık transferi vekil kendi kendini transfer ederek yapmıyor. Genel başkanlar transferi yapıyor varsa ücreti, ücretin tahsilini de genel başkan yapıyor. Eğer bilabedel bir bağışsa, bağış yapıyorlar. Şimdi merak ediyoruz acaba bu kiraya verilen vekiller gittikleri yerin adayı mı olacak yoksa geri istifa edip CHP'ye mi gelecek. Şu anda gözüken emarelere bakıldığı zaman diktatör Kılıçdaroğlu, 15 kişiyi topluyor 'derhal istifa edeceksiniz şu partiye geçeceksiniz' diyor. Ağlayıp, sızlanınca ağlamak yok, ağlasanız da ağlaya ağlaya gideceksiniz. 'Emredersiniz' dediler istifa ettiler. Şimdi belki diktatör yeni bir ferman çıkarabilir. 'Ben sizi oraya gönderdim ama bir bedel karşılığı göndermiştim ama şu anda kira bedelini tahsil konusunda zorluklar yaşanıyor, derhal istifa edin geri evinize dönün' diye bir talimat her an çıkabilir. O zaman sormak lazım diktatör kim? Ağlata ağlata kendi arkadaşlarını ahlaksızlığın altına imza attıran ahlaktan, diktatörlükten bahsedebilir mi? Şimdi oradan başka bir noktaya doğru gidiyorlar. Bakalım ne olacak? Bu kirli oyun nasıl ortaya çıkacak. Çamaşırları kim temizleyecek, nasıl temizleyecek hep beraber göreceğiz. Ama bilesiniz ki şu andaki çamaşır makineleri bu kirli çamaşırları temizleyemez. Ancak bunları sandıkta milletin atacağı 'Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanımızdır' diyen evet mühürleri pisliklerin hepsini tertemiz edecektir."

Bozdağ, AK Parti'nin Türkiye'yi dönüştürdüğünü, Yozgat'ın üniversiteye, şehir hastanesine, hızlı trene, havaalanına ve pek çok yatırıma kavuştuğunu aktardı.

Türkiye'nin dört bir yanında eğitimden, sağlığa, ulaşımdan, adalete her alanda değişim dönüşüm yaşandığını vurgulayan Bozdağ, "Cumhurbaşkanımız'ın güçlü ve başarılı liderliği sayesinde Türkiye'nin siyaseti de siyasetçileri de muhalefeti de değişiyor. Biz sadece yolları değiştirmedik, fabrikalar, üniversiteler yatırımlar diğer alanlarda attığımız adımlarla Türkiyeyi ayağa kaldırdık. Aynı zamanda Türkiye'nin muhalefetini de değiştiren adımı biz attık başardık da. Değişmez denen CHP'nin sloganlarını duyuyor musunuz? Her gün laiklik sloganı atarlardı var mı? Kalmadı." diye konuştu.

28 Şubat darbesini CHP'nin desteklediğini belirten Bozdağ, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Merhum Erbakan Hocamız 28 Şubat kararlarını imzalamak zorunda kaldığında nasıl bocuk boncuk terlediğini hatırlıyor musunuz? Onu terleten yine bu zihniyetti. Hükümeti istifaya zorlayan gene bunlardı. İmam hatiplerin, Kur'an kurslarının önünü kapatan, Yozgatlıların ideallerine, Türkiye'de hayat hakkı tanımayan yine bu köhnemiş hastalıklı zihniyetti. Ama şimdi bakın ne oldu geldiğimiz noktada. CHP'nin genel başkanı Kılıçdaroğlu ve ekibi şu anda en büyük Erbakan Hocamızın hastası oldular. Onun fikirlerinin savunucusu oldular. Onların arkadaşlarının kapısından ayrılmıyorlar. Ya onlar kahveye gidiyor ya bunlar kahve içmeye gidiyor. Şimdi Merhum Hocam yerinden kalksa da kendi arkadaşlarına dese ki 'Ne yapıyorsunuz siz, bize bunca kötülük yapanlarla bu dostluk nicedir' diye sormaz mı? Biz de diyoruz ki CHP değişti. AK Parti korkusu, Erdoğan düşmanlığı CHP'nin herkesle yan yana gelmesinin önünü açtı, değiştirdik, dönüştürüyoruz. 2007'yi hatırlayın cumhurbaşkanlığı seçimi var. 'Eşi başörtülü olan cumhurbaşkanı olamaz. muhafazakar olan cumhurbaşkanı olamaz, falan, falan düşüncelere sahip olan cumhurbaşkanı olamaz' dediler mi? Cumhuriyet mitingleri yaptılar mı? TBMM'yi kilitlediler mi? 367'yi uydurdurlar mı? Sonra kararı Anayasa Mahkemesine götürdüler mi? Mahkeme bu kararı iptal eden 367 utanç kararını verdi mi? Bugün 27 Nisan e bildirisini yayınladılar, onlar bu bildiriye de destek oldular. Bakın şimdi ne oldu. CHP değişti, dönüştü. Şimdi kendi ideallerini paylaşan bir solcu değil, muhafazakar biri, CHP'nin yıllardır yok etmek için mücadele ettiği düşünceye sahip birini en ideal cumhurbaşkanı adayı olarak arıyorlar da arıyorlar. Niye arayıp duruyorsunuz, merak ediyorum. Öyle birini arıyorsanız zaten o var, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'dır. Kendinizi, CHP'lileri yormayın, onları üzmeyin. Taklitlerinden sakının, aslı ihlaslı, samimi, cesur, milletine sevdalı olana sahip çıkın. Madem bizim dünyamızdan birini seçeceksiniz işte burada gelin yanına. Onun için Cumhurbaşkanımız bugün 'takıl peşime' dedi. Daha takılmadı. Ama emin olun bu gidişle bunlar CHP'nin kapısına kilidi vurur, AK Parti'ye gelirler. Başka çıkar yol kalmadı. Değişim, dönüşüm devam ediyor."

Konuşmanın ardından Bozdağ, Yozgat Valisi Kemal Yurtnaç ve MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan'ın da katılımıyla şubenin açılışını gerçekleştirdi.