ANKARA (AA) - Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, gençlere güvendiklerini ve bakanlık olarak gençliğin emrinde olduklarını ifade etti.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Bak'ın, Proje Koordinasyon Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen "Eskilerin İddiası Yeni Neslin İhyası" projesinin, Keçiören Ihlamur Kasrı'nda gerçekleştirilen açılış törenine katıldığı bildirildi.

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Proje Koordinasyon Genel Müdürlüğüne sürekli proje başvurusu olduğunu, 500'e yakın projeye destek verdiklerini ve bunun sayısını artıracaklarını vurguladı.

Gençlik ve Spor Bakanı Bak, burada yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "Bizim en büyük kaynağımız gençlerimiz" sözünü hatırlatarak, "Bu gençlikle 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşacağız." ifadelerini kullandı.

"2023, 2053 ve 2071 hedeflerimiz için çok çalışmalıyız" diyen Bak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Üniversitede, çevremizde çok çalışmalı ve etkili olmalıyız. Gençlerimizi seviyoruz ve güveniyoruz. 'Tasalanma yiğidim, zaman bizden yanadır, dünya sana düşman olsa da gençler senden yanadır, Türkiye senden yanadır ve millet senden yanadır.' Sayın Cumhurbaşkanımıza, milletimize yaptığı liderlik ve gençlerimize verdiği önemden dolayı şükranlarımı sunuyorum. Biz, büyüyen ve gelişen güçlü Türkiye istiyoruz. Bu gençlikle beraber ülkemizi hep beraber geleceğe taşıyacağız. Bu topraklarda gençlerimizle beraber sonsuza kadar var olacağız. Çünkü bu gençlik bizimle beraber. Biz, Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak gençlerimizin emrindeyiz. Durmak yok, yola devam."

Türkiye'nin zor bir coğrafyada bulunduğuna dikkati çeken Bakan Osman Aşkın Bak, şunları kaydetti:

"Bu coğrafyada geleceğimiz olan gençlerimizin, bölgedeki gelişmelerden dertli olması gerekiyor. Dertli insanlara ihtiyacımız var. Görüyoruz ki bir kişi bile davasında onlarca, hatta yüzlerce kişiye etki edebiliyor. Gençler olarak hayatınızda birinci kuralınız hayalinizin olmasıdır. Hayal kurmadan nereye gideceğinizi bilemezsiniz, mümkün değil."

Bakan Bak, şöyle devam etti:

"12 yaşından beri Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanındayım. Sayın Cumhurbaşkanımız ile Kasımpaşa'dan komşuyduk ve bundan dolayı çok şanslıydım. Biz sporcuyduk ve bizi spor kulübüne götürürdü. Kendisi de başarılı bir sporcuydu. Onun yanında siyaseti takip ederdik. Lisede, üniversitede başarılı bir öğrenciydim ve çevreme etkim vardı. Her birinizin çevreye etkisi olması lazım. Teknik üniversiteyi bitirdikten sonra o dönem Sayın Cumhurbaşkanıma, yurt dışına giderek yabancı dil öğrenmek istediğimi ve kendimi geliştirmek istediğimi söyledim. Tabii o zaman bu kadar imkan yok. Yurt dışına gittiğimde yeni bir lisan öğrendim, master yaptım, mücadeleyi öğrendim ve oradaki çevreyi gördüm. Ülkeme döndüğümde doktora yaptım, akabinde üniversitede hocalık yaptım. Sporda gençlerle bir aradaydım. Gençlere dokunmanız ve onlara heyecan vermeniz gerekiyor."

- "Bu davanın yükünü omuzlarımızda taşımak kolay değil"

Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak gençlerin, sporla, eğitimle, kültürle bir arada olabilmesi için gençlik programlarına destek verdiklerini anlatan Bak, "Bu davanın yükünü omuzlarımızda taşımak kolay değil." şeklinde görüş belirtti.

Davalarının zor bir dava olduğunu kaydeden Bak, şunları ifade etti:

"Biz, gençlerin sivil toplum kuruluşlarında ve sosyal faaliyetlerde yer almasını arzuluyoruz ve önemsiyoruz. Gençlerimizin toplumla iç içe ve topluma dokunarak, hayatı öğrenerek, yaşayarak, sorumluluk alarak yetişmesini istiyoruz. Bizim davamız zor bir dava. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tanımladığı üzere davamız ağır ve sorumluluk istiyor. Bu davada yük ve sorumluluk alarak birçok şeyden vazgeçecek dava adamlarına ve gençlere ihtiyacımız var. İletişim çağındayız ve sosyal medyayla internet etkin kullanılıyor. Ama biz, insanlara dokunarak yapılan diyalogdan yanayız. Dokunmadan hissedemezsiniz, anlayamazsınız. Gitmeden, görmeden, yaşamadan ve kendinizi onların yerine koymadan algılayamazsınız."

- "15 Temmuz’da meydanlarda bu millet ve gençler vardı"

Türkiye'nin üzerine oynanan oyunlara ve saldırılara değinen Bakan Bak, "15 Temmuz’da meydanlarda bu millet ve gençler vardı. Milletin gücünün, tankın ve silahın gücünü yendiğini söylediler. Bakan olmadan önce geçtiğimiz dönemde, NATO Parlamenter Asamblesi'nde Türk grup başkanı olarak görev yapıyordum. Tankı durdurmak için önüne yatan bir milletin nasıl bu tür şeyler yaptığını bana soruyorlardı. Şaşırıyorlardı. Bizim mayamız sağlam." değerlendirmesinde bulundu.

Gençlerin, okullarında ve çevrelerindeki insanlarla çalışırken etkin olmaları, içlerine kapanmamaları ve sosyal olmaları tavsiyesinde bulunan Bakan Bak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Spor kulüplerine katılarak, kültür, sanat ve tiyatro dallarında faaliyet göstererek çevre edinebilirsiniz. Bu çevre sizi belli noktalara taşır. Ülkemizin gelişmesi için bu tür sosyal yapılarda da güçlü olmamız gerekiyor. Gençler olarak hedefleriniz var ve bu hedeflere ulaşmanız için yolunuz lisan öğrenmekten geçiyor. Kitaplardan asla uzaklaşmayın, çok okumanız lazım. Toplumda bazı olayları yaşayarak öğrenmeniz lazım. Bakanlık olarak geçtiğimiz yıl 120 bin genci, gençlik kamplarında misafir ettik. Orada çeşitli etkinlikler ve programlar çerçevesinde bilgiler aktardık. Unutmayınız ki sahip olduğumuz medeniyetin dünyada çok önemli bir yeri var ve bu medeniyetin ileri taşınması konusunda sizlere çok güveniyoruz."