Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Atatürkçü Düşünce Derneğinin (ADD) sosyal medya hesabından 27 Mayıs askeri darbesini öven bir paylaşım yapmasına ilişkin, "Hiçbir darbenin arkasında millet olmaz, darbenin arkasında hiçbir şekilde milli irade olmaz." dedi.
Gül, Gaziantep'teki seçim çalışmaları kapsamında Nizip Ticaret Odasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı.
ADD'nin sosyal medya paylaşımını "çok talihsiz bir açıklama" olarak değerlendiren Gül, tüzel kişiliği olan derneğin 27 Mayıs'ta bu ülkenin seçilmiş başbakanına, hükümetine yönelik darbeyi övmesinin, adeta idamları olumlu görmesinin ve "millet de arkasında" demesinin asla kabul edilebilir bir şey olmadığını vurguladı.
"Hiçbir darbenin arkasında millet olmaz, darbenin arkasında hiçbir şekilde milli irade olmaz, asıl darbeler milli iradeyi ortadan kaldıranlardır. Şiddetle kınıyoruz." ifadesini kullanan Gül, şunları kaydetti:
"27 Mayıs'ın yıl dönümünde yapılan bu paylaşım milletin bağrından çıkmış Menderes'in de ruhuna saygısızlıktır. Menderes’in de kemiklerini sızlatan, bu milletin 80 milyon evladını rahatsız eden bir açıklamadır. Elbette hukuki yollar takibatlar yapılacaktır. Bir suç unsuru görülmesi halinde ilgili makamlar da yargı makamları da bunların soruşturmalarını yapmaktadır ama ben bir siyasetçi olarak, milletin evladı olarak, bu milletin adamı Menderes'e karşı yapılan bu haksızlığı, hukuksuzluğu darbeyi öven bu açıklamaları da şiddetle kınıyorum. Bunların ne olduğu, Türkiye'de darbecilerin hali ortadadır. Bu dili şiddetle kınıyorum."
- TRT'ye saldırı
Soru üzerine TRT'ye yapılan saldırı ve eleştirileri değerlendiren Bakan Gül, TRT'nin Türk basınına bir anlamda öncülük ettiğini söyledi.
"İşin garip kısmı TRT'yi eleştirirken, TRT o esnada canlı yayında Muharrem İnce'nin konuşmalarını veriyor." diyen Abdulhamit Gül, Türkiye'yi yönetmeye talip olanların, kişileri ve kurumları hedef göstermekten uzak durması gerektiğini vurguladı.
Gül, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce ile İzmir'deki programı sırasında fotoğraf çekilmek isteyen bir partilinin sahneden indirildiğini de hatırlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bakın sahnede Muharrem İnce'yle resim çektirmek isteyen kişiyi öyle bir görüntü verip ondan sonra nasıl indirdiklerini hepimiz gördük. Daha bu seçimlere giderken, 24 Haziran'a kadar vatandaşa böyle. Devletin en saygın kurumlarına böyle davrananlar, Allah bilir 24 Haziran'dan sonra bu millete nasıl tepeden bakacaklar. Fotoğraf çekilmek isteyene bunu yaparsan CHP'liye bunu yaparsan, CHP'li olmayan kişiyi nasıl kucaklayacaksın? Türkiye'nin bu anlamda kucaklaşmaya birlik ve beraberliğe ihtiyacı var. Bu dil Türkiye'yi kuşatıcı dil değildir. Muharrem İnce'nin bu dilden uzaklaşması lazım ama yapıları bu. Buradan da kurtulamazlar. Maalesef Türkiye'de kendi partisinin seçmenine bunu yapan diğerlerine hayli hayli bunu yapar. TRT gibi bir kuruma haksız bir isnatta bulunması doğru değil. Bunlar bütün söyledikleri şeyin altında kaldıkları için ve bir panik havası içerisinde milletle, değerleriyle ve kurumlarıyla kavga etmeye devam ediyorlar ama bu asla kabul edilebilir bir şey değil. Seçimlere giderken demokratik olgunluk içerisinde herkes fikrini söyler. Herkes özgürce kimi isterse ona oy verir, destek verir. Demokratik yarış içerisine girmek lazım, o anlamdaki görüntüleri tasvip etmiyoruz."
