Sivas'ın ötesi ve Milliyetçi Hareket Partisi;

 

“Lafın doğruluğu kendisinde gizlidir, söyleyende değil”

Başbakan Erdoğan’ın canı sıkıldıkça, Sayın Bahçeli'ye Sivas’ın ötesine gidemiyorsunuz laflarının tarihi, siyasi ve coğrafi hiçbir değeri yoktur.

Milliyetçi Ülkücü Hareket; kırk yılı aşmış fikir ve siyasi faaliyetleri kapsamında ülkemizin her yerindedir hatta ülke sınırlarımızı aşmış, balkanlarda, Asya’da, Ortadoğu’da ve Kafkaslar'da insanların akıllarında, gönüllerinde ve vicdanlarında olmaya devam etmektedir.

Milliyetçi Ülkücü Hareket; memleketimizin her ilinde, ilçesinde ve beldesinde teşkilatlanmış, üç hilalli bayrağını, ay yıldızlı şanlı bayrağının gölgesinde her yerde dalgalandırmaktadır.

Milliyetçi Ülkücü Hareket; milleti ve devleti adına vermiş olduğu onurlu mücadelesi ışığında, ülkemizin her tarafında olduğu gibi “Sivas’ın ötesinde de” şehitler vermiş, varlığıyla gök kubbeyi doldurmuş bir harekettir.

Milliyetçi ülkücü Hareket; şehitlerinin mektuplarından dahi himmet topladığınız büyük ve kutlu bir yoldur.

Milliyetçi ülkücü Hareket; Sivas’ın ötesi diyerek çizdiğiniz haritayı, bölücülere, bölücülüğe ve bütün emperyalist düşünce ve saldırılara karşı korumaya yeminli bir iman mektebinin giriş kapısıdır.

Milliyetçi Ülkücü Hareket; birliğin, kardeşliğin teminatı, bölge insanının gerçek güvencesidir.

Milliyetçi Ülkücü Hareket; bütün değerler inanç ve imanıyla ülkemizin her tarafındadır.

Ya iktidar, o nerede?

74 milyonluk güçlü ve dinamik bir devleti idare ederken! Bir milyondan fazla silahlı gücü ve milyonlarca kamu personeli ile milletin, devletin ve tarihin onuru olan Şanlı Türk bayrağına sahip çıkamamıştır.

Devleti Sivas’ın ötesine götüremeyen bir siyasi iktidarın, kışlasındaki bayrağı koruyamayan bir siyasi iktidarın, milyonlarca vatandaşımızı teröristin merhametine terk eden siyasi iktidarın başkalarını suçlama gayreti suçunu örtme telaşından olsa gerek.

AKP kendisini iktidara getirdi devlet idare ediyor fakat devleti Sivas’ın ötesine götüremiyor.

İşin doğrusu, Sivas’ın ötesinde AKP sayesinde bir tek devlet yok.

Ne demiştik; “Lafın doğruluğu kendisinde gizlidir, söyleyende değil”