İZMİR özel bir hastanenin iç hastalıkları uzmanlarından Dr. Necdet Yetim, oruç ibadetinin başlayacağı Ramazan ayı öncesinde oruç tutacaklara sağlık önerilerinde bulundu. Uzun süreli bir açlıktan sonra oturulacak iftar sofrasında 'hafif ve yavaş yeme' önerisinde bulunan Uzm. Dr. Yetim, "Aç kalma süresi uzun olduğu için besin dengesi etkilenecek, sıcak günlerde aşırı terleme ve buharlaşma ile su kaybı daha çok olacaktır. İftarda bunları yerine koyarken rahatsızlık yaşamamak için aşırı ve hızlı yememek gerekir" dedi.

İslam aleminin kutsal ayı Ramazan 6 Haziran'da başlıyor. İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Necdet Yetim oruç ibadetinin insan sağlığına etkilerine dikkat çekti. Orucun insan sağlığına iyi yönden etkileri bulunduğunu belirten Uzm. Dr. Yetim şunları söyledi:

"Ramazan'da; insan ilişkilerinin yumuşaması, insanların daha çok bir araya gelmeleri, hoşgörü ve ortak değerlerin paylaşılmasının ve bu arada oruç ve yoksulların gözetilmesi gibi yapılan ibadetlerin artması insana mutluluk, moral ve rahatlama vermektedir. Bütün bu değerlerin sağlığımıza iyi yönden etkileri olduğunu biliyoruz. Aynı zamanda, oruç ile bedenimize, sağlığa zararlı maddelerin daha az girmesinin ve özellikle sindirim sistemimiz başta olmak üzere bazı organlarımızın biraz dinlenmesinin de sağlığımız üzerine bazı yararları olduğu söylenebilir. Ancak, orucun sağlığımıza zararlı olabileceği de iyi bilinmelidir. Özellikle yaz aylarındaki orucun iki yönden önemi vardır. Birincisi, aç kalma süresi uzun olduğu için besin dengesi daha çok etkilenecektir. İkincisi, aşırı terleme ve buharlaşma ile su kaybı daha çok olacağı için özellikle su ve elektrolit metabolizması daha çok bozulacaktır. Bu nedenlerle yetişme çağındaki çocuklar, yaşlılar, orta ve ağır derecede diyabet, tansiyon, kolesterol, kalp damar hastalığı gibi kronik hastalık tedavisi görenler, şiddetli infeksiyon hastalığı olanlar, ülser, gastrit, reflü gibi kronik mide barsak hastalığı, organ yetmezliği, kanser gibi önemli hastalığı olanlar ve bu konuda tedavi görenler, Parkinson, Alzheimer gibi kronik nörolojik hastalığı olanlar, hamile ve emzirme dönemindeki kadınlar, işi gereği sürekli güneş altında çalışmak zorunda kalanlar oruç tutmamalıdır, önerilmez."

"HAFİF VE YAVAŞ YEMEK YİYİN"

Uzm. Dr. Yetim oruç tutanların iftarda ve sahurda nasıl beslenmeleri gerektiği konusunda da uyarı ve önerilerde bulundu. Uzm. Dr. Yetim, "Sahur yemeğini mutlaka yemek ve sahurda özellikle tok tutacak protein ağırlıklık beslenmek gerekir. Örnek vermek gerekirse; koyu çorbalar, yumurta, peynir, yoğurt, süt ve ayran gibi besinler tercih edilmeli, bol şekerli, hamur işi ve sulu yemekler daha az tüketilmeli, yemekten sonra hemen yatılmamalı. Oruçluyken aşırı aktiviteden kaçınmalı, yorulmamalı, fırsat yaratıp bir süre yatarak dinlenmeli. Oruçluyken sıcak ortamlarda, açık havada ve güneş etkisinde kalmamalı. Uzun ve yorucu yolculuklara çıkılmamalı, uzun süre araç kullanılmamalı. İftar yemeklerinde aşırı miktarlarda ve hızlı yemek yenmemeli, meyve gibi bazı yiyecekler yemekten 1-2 saat sonra tüketilmeli. Akşam yemeğinden sonra üst üste aşırı sigara içilmemeli" dedi.

DHA