div>

Geçtiğimiz hafta Ahmet Hakan'ın sunduğu ve MHP'nin tartışıldığı Tarafsız Bölge programında Cemal Enginyurt ile Yılma Durak arasında geçen diyaloglar programa damgasını vurmuştu. Her iki isimde Ülkücü Hareketin tarihinde çile çekmiş isim olarak bilinir. Bu yönüyle de her iki isime saygı duyuyoruz. Ülkücü Hareket için bedel ödemiş herkesin de bu saygıdan nasiplenmesi gerektiğini de ifade ediyorum.

Yazacaklarım da bu saygı çerçevesinde bazı değerlendirmeler olacaktır. Bazen önümüze bakmak içinde geçmişte neler yaşandığını bilmek gerekmektedir.

Sık sık alan ve konum değiştiren Yılma Durak'ın bu programda da Meral Akşener'in safına geçtiğini anladık. Cemal Enginyurt'un konuşmasına müdahale edip "Meral Akşener ailece Ülkücüdür" savunması yapan Yılma Durak, günler sonrada Meral Akşener'le poz vererek bu safını tescillemiştir. Kimin nerede, hangi safta duracağına karar verecek olan biz değiliz. Herkes özgür iradesini hayata geçirir. Yılma Durak'ta kendince öyle yapıyor.

Ama Yılma Durak'ın Meral Akşener güzellemeleri havanda su dövmek deyimini haklı çıkarmıştır. Meral Akşener'in MHP'ye katıldığı güne kadar Ülkücü Hareketle bir bağı olmamıştır. Sadece abisi 1980 öncesi MHP'de görev yapmış, 1980 sonrası ANAP ve DYP içinde bulunmuştur. 

Meral Akşener'in DYP'de siyasete başlaması, DYP'den ayrılınca Anap'ın kapısına gitmesi, orası olmayınca AKP'nin kuruluş aşamasında Recep Tayyip Erdoğan'ın yanına dahil olması ve orada "Ülkücü değilim, demokratım" ifadesi Yılma Durak'ın sözlerini boşa çıkarmıştır. Ülkücü kimliği kabul etmeyen birine zorla "O Ülkücü" zorlaması da maalesef Yılma Durak gibilerin trajedisidir. 

Ülkücü olan birisi DYP'de iken "Bozkurt" işaretinden rahatsız olur mu? 

Ülkücü birisi AKP'ye geçtiğinde "Ülkücü değilim, demokratım" der mi?

Meral Akşener Ülkücü değil, diğer partilerden gelip, MHP'de siyaset yapmış kişilerden herhangi birisidir. 

Yılma Durak'ın elbet bilinçaltında 1980 sonrası Anavatan Partisi'nde siyaset yapmış olması da vardır. Sadi Somuncuoğlu ile beraber MHP'yi Başbuğ Türkeş'e vermemek için her yolu deneyen ekip içinde yer alması da önemli bir bilinçaltı etkenidir.

Yılma Durak o programda Ülkücü olmayan herkese destek verip, MHP ve Ülkücü çizgisini hiç bozmamış MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye ve Koray Aydın'a olan nefretini de gizlememişi de dikkat çekmiştir. Nasıl oluyorsa Meral Akşener Ülkücü ama Sayın Devlet Bahçeli ve Koray Aydın "Ülkücü değilmiş" gibi konuşmalar aslında oynanan tiyatronun delili olmuştur.

Bugüne kadar cemaatin tüm programlarına katılan ve o gün Tarafsız Bölge programında bile cemaati öve öve bitiremeyen Yılma Durak'ın bir kurmadığı cümle "Ülkücü Hareketin lideri Fethullah Gülen" olmuştur.

Başbuğ Türkeş'e MHP'yi teslim etmemek için Sadi Somuncuoğlu'nun yanında yeralmış ve kongre salonunda Başbuğ Türkeş'e olmadık hakaretler eden Yılma Durak'ın bugün MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin elinden MHP'yi almak isteyenlerin yanında durması bizleri hiç şaşırtmamıştır.

1999 yılında Erzurum'da milletvekili aday sıralamasını beğenmeyip istifa eden Yılma Durak'ın, bugün "milletvekili adayı yapılmadım" diye isyan edenlerin safında yer alması bizler için gayet normal bir manzara olmuştur.

Fethullah Gülen'e gösterdiği saygının zerresini MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye göstermeyen Yılma Durak'ın bu yaştaki hali sadece kendine saygılı olunma halini yıpratıyor. 

Ondaki her türlü çelişkili hal, bu saygı duyulması gereken hallere düşen leke olmaktadır. Kendi farkında değil ama yakınları onu uyarmalıdır.

Yıldıray Çiçek/ORTADOĞU