MHP'deki atmosfer için samimi duygu ve düşüncelerle yazan ve konuşanların bir kenara çekilmesini istiyorum. Çünkü benim yazılarımdaki meselem, MHP'yi ele geçirmek isteyenlerin samimi Ülkücüleri istismar etmesi ve onların matruşka modeli oyunlarıdır. Adına "Değişim" diyorlar ve her türlü kara propagandayı yapmayı kendilerine mübah görüyorlar. Benim mücadelem bunlara yöneliktir.

Son günlerde zekâmızla dalga geçerek "AKP'nin havuz medyası, MHP'nin kongre tartışmalarında Devlet Bahçeli'ye destek veriyor" propagandasını her yere ulaştırmaya çalışıyorlar. En son Mehmet Metiner üzerinden bunu yapıyorlardı. Savundukları kişilerin Mehmet Metiner ile aynı partide beraber bulunduklarını, geçmişteki hukuklarını hatırlatınca sesleri birden kesildi. Bir de Mehmet Metiner'in kendileri hakkında asıl suçlamalara hiç değinmemeleri kurnazlıklarını göstermektedir. Ama ne demişler : "Kurnazlıklar ve ihanetler, ancak beceriksizliğin mahsulüdür."

Madem AKP destek veriyor. Ahmet Davutoğlu daha ilk AKP grup toplantısında, niçin "Kongre tartışmaları yapan partilere tavsiyem kongreden korkmasınlar. "Sayın Bahçeli, parti içi muhalefeti meşgul ediyor. Talepleri belirtmek için nezaketsiz bir dil kullanmıştır. Başarısızlığın hesabını vermek, parti içi demokrasiyi işletmek yerine kendisine muhalefet edenleri başka yapıların sözcüsü olarak damgalayarak omuzuna tutunmaktadır. Parti içi demokrasiyi işletemeyen, adeta parti içinde diktatörlüğünü ilan eden Sayın Bahçeli, nezaketsiz bir şekilde bizi Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef aldı. Sayın Bahçeli, bu millet sizi de bizi de Sayın Cumhurbaşkanımızı da bilir. Kendi koltuğunu kaybetmemek üzere sarıldığınız bu hakaretli dilin hesabını sorar." konuşmasını yapmıştı?

AKP'nin en başındaki kişinin bu tür açıklamalarını MHP'de değişim isteyenler her gün yapmıyor mu? O zaman ya Ahmet Davutoğlu MHP'li, ya da MHP'de değişim isteyenler AKP'li? Sizce hangisi?
Hac'dan Ahmet Davutoğlu'nun yanından poz verdikten bir gün sonra Akşam Gazetesi yazarı AKP'li Emin Pazarcı "Bahçeli ayak dirediğine göre, MHP'deki olağanüstü kongrenin yapılıp yapılmayacağı kararını yine Sulh Hukuk Mahkemesi verecek. Muhalifler "Bu defa tamam" diyorlar ama işleri yine zor. Bahçeli bu defa da ne gerekiyorsa yapacak. Kongreyi toplamamak için canını dişine takarak mücadele edecek.

Anlamıyor musunuz? "Burası benim" diyor. Ne pahasına olursa olsun o koltuğu bırakmayacağını herkese ilan ediyor." şeklinde yazı yazdı. Emin Pazarcı hangi değişimcinin kardeşi, akrabası o halde?
Yine AKP'nin gazetesi Güneş gazetesinde yazarlık yapan Medyum Memiş köşesinden "Her fırsatta Cumhurbaşkanı Erdoğan'a diktatör, seni başkan yapmayacağız diyen Devlet Bahçeli kendisi ne oluyor acaba. Ah Bahçeli ah, merak etme sana hiç gerek kalmadan Erdoğan gayet güzel Türkiye Cumhuriyeti'ne seçilmiş ilk devlet başkanı olur. Derim ki hiç vakit kaybetmeden ve ülkücü camiayı bölüp parçalamadan hemen MHP olağanüstü kurultaya gitmeli. " çağrısında bulundu. Medyum Memiş hangi değişimcinin falına baktı da, bu tür yazıları yazıyor? Medyum Memiş'in bu cümlelerinin aynısını her gün değişim isteyenlerden zaten duyuyorduk. Niçin AKP gazetesi de aynı cümleleri yazıyor ki?

Görüldüğü gibi Ahmet Davutoğlu'ndan Medyum Memiş'e kadar herkes MHP'de "Değişim" isteyenlerin ağzıyla konuşuyor, yazıyor.
Bunun dışında Doğu Perinçek'in tayfası MHP'de değişim istiyor.
Bunun dışında Haydar Baş'ın tayfası MHP'de değişim istiyor.
Bunun dışında Osman Pamukoğlu'nun tayfası MHP'de değişim istiyor.
Bunun dışında eski ve mevcut BBP'liler MHP'de değişim istiyor.
Bunun dışında malum cemaat MHP'de değişim istiyor.
MHP'ye ve MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye düşman ne kadar cephe var ise MHP'de değişim istiyor.
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin Etik Haber sitesine yaptığı özel açıklama içinde, zaten MHP düşmanlarının oyunları tarihsel sıralama ile çok güzel analiz edilmiştir. Herkesin o açıklamayı muhakkak okuması lazımdır.
MHP ve Devlet Bahçeli doğru yolda olmasa inanın bu kadar saldırıya maruz kalmazdı. İlkesi ve ülküsü olanlar sadece bunu görüp yoluna devam etmelidir.
Samimi Ülkücüler haydi toplanın, arınarak yolumuza devam edeceğiz.

YILDIRAY ÇİÇEK/ORTADOĞU