Gaziantep’te yaşayan emekli banka memuru İmam Uzun, kendi imkanlarıyla yetiştirdiği su kabaklarını bir sanatçı gibi işleyip gece lambası ve birçok aksesuara dönüştürerek satıyor.

Gaziantep’teki Büdeyri Han içerisinde hem dükkan hem de atölye olarak kullandığı iş yerinde kendi yetiştirdiği su kabaklarını birer sanat eserine dönüştüren İmam Uzun, 2008 yılında emekli olduktan sonra bütün vaktini bu işe adadı. Atölyesinde su kabakları üzerine matkapla desenler çizip, renkli boncuklar yerleştiren ve içine yerleştirdiği ampullerle bunları gece lambasına ve birbirinden farklı süs eşyası ile aksesuara dönüştüren Uzun, 10 yıldır hiç sıkılmadan, yorulmadan zevkle bu işi yaptığını söyledi.

"KENDİM YETİŞTİRİP, KENDİM YAPIYORUM"

Yaptığı işe emekli olduktan sonra vakit geçirmek için hobi olarak başladığını dile getiren Uzun, “Kabakları kendim yetiştiriyorum. Yani bu iş yerindeki süreçler doğumundan ölümüne kadar bana ait. Herşeyi kendim yapıyorum. Bunu Gaziantep’te ve bu yörede yapan başka kimse yok zaten. Bu sanat özellikle turistik yörelerde daha çok var ama oralarda da yapıştırma usulü kullanılıyor. Ben burada süreçleri tek tek çekiçlerle çakarak, işçilikten kaçmayarak yapıyorum. Bizim buradaki fiyatlarımız da diğerlerine göre çok daha uygun” dedi.

Su kabaklarını nasıl işlediğiyle ilgili bilgi de veren Uzun, “Su kabaklarını ham haliyle işliyoruz. Bir tane yapmak mümkün değil o yüzden 5-10 civarı su kabağını alıp hazırlıyoruz. Ondan sonra kabak üzerine yapacağımız şeyin çizimini yapıyoruz. Sonra çekiç ve matkapla deliklerini açıyoruz. Bunun ardından çekiçlere çakma yardımıyla diğer malzemelerin montajını yapıyoruz. Bazılarına boya yapıyoruz, bazılarına ise başka şeyler uyguluyoruz ve ardından ne gerekirse onları da yapıp kabağı işlemiş oluyoruz” ifadelerini kullandı.

"BU MESLEKTE HER GÜN YENİ ŞEYLER, FARKLI ŞEKİLLER ORTAYA ÇIKIYOR"

Mümkün olduğunca bu mesleğe devam etmek istediğini de aktaran Uzun, “Bu mesleğin sonu, öğrenmenin de yaşı yoktur. Ben 10 yıldır bu işi yapıyorum ve hala sonunu bulamadım. Her gün yeni şeyler, farklı şekiller ortaya çıkıyor. Çünkü bu meslekte sınır yok. O yüzden elimizden geldiği kadar bu işi yapıp, bizden sonrakilerin de devam ettirmesi için onlara öğretmeye çalıyoruz. Çünkü artık biz de yaşlandık. Bu işi bir yere kadar yaparız, sonrasında da tabi şartlar el vermez. Ötesi yok yani” şeklinde konuştu.

Su kabaklarından pek çok eşya yaptığını söyleyen Uzun, “Bunlarda sınır yok. Ne isterseniz onu yapabilirsiniz. Bunlar özellikle ev içerisinde avize olarak kullanılabilir. Masa üstlerine, televizyon kenarlarına gece lambası olarak yapılabilir. Üzerine ayetler, dini sözler yazılabilir. İsim yazılabilir, resim işlenebilir, aksesuar olarak yapılabilir. Yani ürün bazında sınır yoktur” diye konuştu.

Uzun, kapaktan yaptığı gece lambası, avize, gemi gibi malzeme, süs eşyası ve oyuncakları 50 ile 300 TL arasında değişen fiyatlarda satıyor

(Said Vakkas Yağcı /İHA)