Hırsız kim, rüşvetçi kim, bölücü kim-kim-kim?
"Hırsız" kelimesinden rahatsız olup "MHP'nin" seçim şarkısını çalanlar..."Ne mutlu Türküm diyene" sözünden rahatsız olanlar...
"Öğrenci andı kaldırılsın" diyen yırtınanlar...
"İstiklal Marşı okunmasın" diye parçalananlar...
"Türklük kavramı Anayasa'dan çıkarılsın" diye zırvalayanlar...
"Federasyon, özerklik, özgürlük" diye bölücülük yapanlar...
Vs... Vs...
*
Üzülerek söylemeliyim ki;
Türkiye Cumhuriyeti Devleti,
Hakikaten "yeni bir Türkiye'ye" dönüştürülüyor.
Ancak bu yeni imaj,
Ne barış yaklaşımında...
Ne de halkına refah ve huzur temin eden bir yaklaşımda.
Maalesef yeni Türkiye,
AKP eliyle terör örgütüne teslim olmuş bir Türkiye.
*
Mesela;
Kimi "Türk Milletinin" adı "Türkiyeli" diye tanımlansın isterken...
Kimileri de "Futbol maçlarında istiklal marşı okunmasın" deyiveriyor.
*
Kimi "Latin harflerinin kaldırılmasını" isterken...
Kimileri de "Türkçe ile felsefe yapılmıyor" deyiveriyor.
*
Kimi yandaş fetvacı "yolsuzluk, hırsızlık değildir" diyerek algıları değiştirmek isterken...
Kimileri de "günah işleme özgürlüğü var" deyiveriyor.
*
Kimi bebek katili için "Barış istiyorsanız Öcalan'ı özgür bırakacaksınız" diyerek cani başına af isterken...
Kimileri de dil ucuyla yalanlayıp "Zamansız açıklama" deyiveriyor.
*
Dikkat edin "yalan" demiyor,
"Zamansız açıklama" diyor.
Kim diyor?
Koskoca Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan diyor,
Ne zaman diyor?
İmralı'dan dönen HDP heyeti;
"Öcalan, AKP ile anlaştı. Seçimden sonra özerklik gerçekleşecek. Öcalan 2015'te PKK kongresine katılacak" dedikten sonra diyor.
*
Şimdi kimse kimseyi kandırmasın,
Yapılan açıklamalardan anlaşılan o ki;
Türkiye bölünüp, özerklik gerçekleşmeden PKK ne silah bırakacak,
Ne de sözde "çözüm" olacak.
Tüm bunlara bakarak,
Hala birileri "çözüyoruz" diyorsa,
Bilesiniz ki, yalanın en seviyesizini söylüyor.
*
Gözümüzün önünde oynanan bu "gölge oyununu" da bizlere,
"Kırk yıllık Kâni olur yani" diyerek yutturmaya çalışıyorlar.
Tıpkı kırk yıllık Kiziroğlu'nu, Davutoğlu yapanlar gibi.
Ne diyor Davutoğlu'nun seçim şarkısında?
"Adam kim, yiğit kim, doğru kim, dürüst kim?"
Evet, bu soruların cevabını Türk milleti olarak bizlerde soruyoruz.
Tıpkı, "Hırsız kim, rüşvetçi kim, bölücü kim, kim-kim-kim" diye?
*
Beyler bırakın siz bu Kiziroğlu, Davutoğlu ayaklarını,
Sizler "Durmak yok, yolmaya devam" diyerek,
"Deh de Zarrab, benim atıma deh de" şarkısını söyleyin.
Çünkü "Davutoğlu'nu, Kiziroğlu" yerine koyanlar...
Koskoca bir milleti,
Gözünün içine baka baka "Kerizoğlu" yerine koyuyorlar da ondan.
Peh, Peh, Peh.
