Haydi, Türkiye çıkarın kırmızı kartları

Yaşadığımız ülkede,

Işıltılı sokaklar ve mağazalar,

Herkesin elindeki son marka akıllı telefonlar,

Lüks arabalar, duble yollar sizi aldatmasın.

Stratejik derinliğe sahip iktidarımız,

Türkiye gibi büyük bir ülkeyi 14 yıl içinde,

Ülke politikalarının asla eleştirilemediği,

Sorgulama ve hesap sormanın asla yapılamadığı,

Barış ve bahar diyerek kan gölüne çevrilen,

Emir, Kral ve Başkanlıkla yönetilen,

Demokrasi ve hukukun kırıntısının bile olmadığı,

Ortadoğu’nun tiran devletlerine benzetti.

*

Haksız mıyım?

Bu gün ülkemizde güvenlik sorunu var mı?

Var.

Ayrışma, ötekileşme, kutuplaşma sorunu var mı?

Var.

Ekonomi sorunu var mı?

Var.

Eğitim, Adalet, Sağlık sorunu var mı?

Var.

Demokrasi, insan hakları, özgürlük sorunu var mı?

Var.

Yolsuzluk, yoksulluk, işsizlik, açlık sorunu var mı?

Var.

Ayrışma, ötekileşme, kutuplaşma sorunu var mı?

Var.

*

Peki,

Suriye meselesi sorun mu?

Sorun.

ABD, AB, Rusya, İran, Irak, İsrail sorun mu?

Sorun.

Değerli yalnızlık sorun mu?

Sorun.

Reyhanlı, Suruç, Ankara Garı, İstanbul patlamaları, Ankara devlet mahallesi saldırısı sorun mu?

Sorun.

İktidarın teröristle yaptığı gizli pazarlıklar sorun mu?

Sorun.

Hükümetin “çözüm” tutarsızlığı sorun mu?

Sorun.

Amerika’nın isteğiyle PYD’yi  Kobani’ye taşımak sorun mu?

Sorun.

AKP eliyle “dini ve milli değerlerin” değersizleştirilmesi sorun mu?

Sorun.

Hepsinden öte olan biteni görmeyen ve tüm bu yaşananların müsebbibi AKP iktidarı sorun mu?

Sorun.

*

İşte tüm bu soru ve sorunları ortadan kaldırmak için,

Trabzonsporlu Salih Dursun’un hakeme gösterdiği kırmızı kartı,

Millet olarak bizimde göstermemiz gerek.

Mesela teröre ve teröriste…

Mesela teröristle pazarlık edip, ülkenin silah deposuna çevrilmesine göz yumanlara…

Mesela vatana ve millete ihanet edenlere…

Terör destekçisi; Akademisyen, Aydın, Akil ve sözde gazetecilere…

Ülkeyi parsel-parsel satıp, eş, dost ve yandaş işadamlarına peşkeş çekenlere…

Yolsuzluğa ve yoksulluğa dur diyemeyenlere…

Kadına şiddete, cinayetlere ve tecavüzlere…

Mazluma zulmedip, zulmedene yalakalık ve yalancılık yapanlara…

Say say bitmez,

Ama hepsinden öte ülkenin başına içerden ve dışardan,

Karabasan gibi çökenlere göstermeliyiz bu kırmızı kartı.

Haydi, Türkiye çıkarın kartları.