Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Adana Bölge Adliye Mahkemesinin 10. ve 11. ceza daireleri, tüzel kişiliğin çek bedelini ödemeye yetkili kişisinin sorumluluğunun devamı konusunda farklı hükümler verdi.

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesi, işten ayrılan kişinin sorumluluğunun devam etmediğine karar verirken 11. Ceza Dairesi, işten ayrılan kişinin şirketten ayrılma ve temsil yetkisinin sona erdiğinin ticaret siciline tescil ve ilan edilmesinin zorunlu olduğu gerekçesiyle bu konudaki yükümlülüğün devam edeceğini kararlaştırdı.

Dosya, kararlar arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi talebiyle Yargıtay 19. Ceza Dairesine gönderildi. 

Bu arada, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının mütalaasında işten ayrılmış çalışanın ticaret sicili gazetesine tüzel kişilik adına ilan verebilme olanağının da ortadan kalkacağı, kendi inisiyatifinde olmayan bir ilan eksikliğinin sorumluluğunun bu kişiye yüklenemeyeceği ifade edildi. Bu nedenle Adana Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin hükmünün usul ve yasaya aykırı olduğu savunuldu.

Dosyayı görüşen Yargıtay 19. Ceza Dairesi ise ilgili yönetim kurulu üyesinin kanunda öngörülen sebeplerle ve usulüne uygun şekilde işten ayrılmasına karşın, işten ayrıldığının tescil ve ilan edilmemesinin yanında fiili bağlantısının sürdüğünün belirlenmesi halinde cezai sorumluluğunun süreceğine karar verdi.

Kararda, 5941 sayılı Kanun uyarınca çek karşılığını bankada bulundurmakla yükümlü tüzel kişinin mali işlerini yönetmekle görevlendirilen yönetim organı üyesi olduğu, böyle bir belirleme yapılmamışsa yönetim organını oluşturan tüm gerçek kişilerin sorumlu olacağı belirtildi.

Herhangi bir nedenle yönetim kurulu üyeliği ve çekin karşılığını bankada bulundurma yetkisi kanuna uygun şekilde sona eren kişinin, yönetim kurulundan ayrılması hususunun şirket yönetimince ticaret sicilinde tescil ve ilan edilmemiş olması halinde şirketin yönetim kurulundan ayrıldıktan sonra "karşılıksızdır işlemi"ne tabi olan bir şirket çeki nedeniyle cezai sorumluluğuna gidilemeyeceğine işaret edilen kararda, şu ifadeler kullanıldı:

"Ancak anonim şirket adına düzenlenen çekin karşılığını bankada bulundurmakla görevli yönetim kurulu üyesinin kanunda öngörülen sebeplerle ve usulüne uygun şekilde bu üyeliği sona ermesine ve bu husus yönetim kurulu tarafından tescil ve ilan edilmemesine rağmen, ayrıldığı anonim şirket yararına olmak üzere piyasada kendisi, ayrıldığı anonim şirketle bağlantısı olduğu tespit edilen üçüncü kişiler veya ayrıldığı anonim şirket adına çek düzenlemeye, bu kişiler adına düzenlenen çeki bir şekilde ele geçirerek şirketin alacaklılarına şirket menfaatine teslim etmeye veya anonim şirket adına halen yönetici gibi davranarak bu çeklerle anonim şirket yararına mal veya hizmet alımına devam etmesi halinde, adı geçen yöneticinin borçlu anonim şirketle fiili bağlantısını sona erdirmediği kabul edilerek, çekin karşılığını bankada bulundurmakla yükümlü olacak diğer anonim şirket yöneticileriyle birlikte cezai sorumluluğunun devam etmesi gerekir."