Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, Orta Karadeniz Kalkınma Ajansınca (OKA) düzenlenen, "Milli Teknoloji, Güçlü Sanayi Hamlesi Yolunda Sanayimizin Geleceği" konulu toplantı kapsamında gerçekleştirilen "AB Türkiye İlişkileri ve İş Dünyasına Yansımaları" konferansında yaptığı konuşmada, Suriye'deki krizden sonra Türkiye ile AB arasındaki iş birliğinin göç alanında çok kuvvetlendiğini söyledi.

AB'nin göçmenler için Türkiye'ye 3 milyar avro fon gönderdiğini ifade eden Berger, 3 milyar avroluk bir fonun gönderilmesinin de gündemde olduğunu aktardı.

Türkiye'ye sığınanlar için mali destek sağlandığını ancak yapılan faaliyetlerin önem taşıdığını vurgulayan Berger, "Bu çerçevede 72 proje gerçekleştirildi. Özellikle eğitim alanında Türkiye ve AB, benzer şekilde düşünüyor. Suriyeli çocukların eğitim almaması, Türkiye ve bölge için stratejik bir risktir. Bunda hemfikiriz. Bu çerçevede Birleşmiş Milletlerin sloganını kullanıyoruz; 'kayıp kuşak olmasın.' " şeklinde konuştu.

"Türkiye ve AB arasında siyasi diyalog başlayacak"

Berger, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk'un, "Bizim demokratik, istikrarlı ve müreffeh bir Türkiye'ye ihtiyacımız var." sözlerine atıf yaparak, şunları kaydetti:

"Bu çerçevede ağustos ayında reform eylem grubu yeniden toplandı. Bu konuda atılacak adımlar öngörülüyor. Yetkililerle bir araya gelerek bir zaman çizelgesi belirledik. Türkiye ve Avrupa Birliği arasındaki diyaloğun geliştirilmesi konusunda bir çalışma. Gelecek hafta Türkiye ile AB arasında ilk üst düzey toplantımızı gerçekleştireceğiz, bundan sonra siyasi diyalog başlayacak. Bunu takiben ulaştırma, enerji ve ekonomi konularında çok odaklı görüşmeler gerçekleştirilecek. Gelecek yıl Romanya'nın dönem başkanlığı döneminde de başkanlar seviyesinde bir toplantı bekliyoruz. AB ve Türkiye arasında dönem dönem iniş çıkışlarımız oldu ama genel anlamda bakarsak, her zaman ileriye gitti."

"Vize serbestliği konusunda çok zor kriterler de mevcut"

Konuşmasının ardından Büyükelçi Berger, katılımcıların sorularını yanıtladı.

AB ve Türkiye arasındaki üyelik müzakerelerin durdurulması konusunda Avrupa Parlamentosunun hazırladığı taslak konusundaki düşünceleri sorulan Berger, şunları söyledi:

"Türkiye ile müzakerelerin askıya alınması konusunu daha önce de AB'nin içinden bazı kişiler dile getirdi. Bu da zannediyorum, 'Türkiye, Avrupa Birliği'nden uzaklaşıyor' düşüncesiyle gündeme geldi. Biz yeniden başlatılan reform sürecini dikkatle kaydettik. Bu, AB standartları konusunda reform olacak. Bahsedilen taslak rapor, Avrupa Parlamentosuna sunulan bir rapordu. Bu taslak rapor görüşülecek, birçok tartışma ve görüşmeden sonra gelecek yıl mart ayında parlamentoda kabul edilip edilmemesi gündeme gelecek."

Berger, "Türkiye ile AB arasındaki vizeler ne zaman kalacak?" sorusu üzerine ise vize serbestliği konusunun Türkiye ile AB arasında çok uzun bir süreç olduğunu anlattı.

Bununla ilgili birtakım teknik hususlar bulunduğunu, bu çerçevede Türkiye ile 72 kriter konusunda anlaştıklarını aktaran Berger, şöyle konuştu:

"Ankara'da birkaç hafta önce teknik hususlar ile ilgili birtakım toplantılar gerçekleştirdik, bu kriterlere uyum konusuna bakmak için. Türkiye bu kriterlerin birini gerçekleştirmiş, yani biyometrik pasaportların verilmesine başlamış ama bu bir sır değil, çok zor kriterler de mevcut. Bu kriterler mevzuat ile ilgili kriterler. Veri koruma, terörle mücadele ile ilgili kriterler buna örnek verilebilir. Bu çerçevede Türkiye Dışişleri Bakanlığı bir çalışma grubu kurdu. Henüz yerine getirilmemiş kriterlerin her birine tek tek bakıp incelemek için. Biz de o çalışma gruplarının sonuçlarını bekliyoruz."

Toplantıya Samsun Valisi Osman Kaymak, Amasya Valisi Osman Varol ve OKA Genel Sekreteri Mevlüt Özen de katıldı.