İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yer alan binadaki büyük salonda yapılan duruşmada davanın önemli sanıklarından eski Yarbay Turgay Ödemiş savunma yaptı. 

FETÖ'nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz akşamı Kuleli Askeri Lisesi'ne geldiklerini belirten Ödemiş, "Okula sivil gelmiştim. Okul Komutanı eski Albay Mürsel Çıkrıkçı'yı kantinin orada gördüm. Kendisi kamuflajlarını giymişti. 'Hemen kamuflajlarınızı giyinin, iç bahçede toplanın.' dedi. Sıkıyönetim kelimesini çıkmadan nizamiyede duydum. Terör tehdidi kapsamında emniyet anlamında sıkıyönetim anladım." iddiasında bulundu.

Köprüye vardıklarında polislere "Sıkıyönetim var. Köprüyü tek taraflı kapatma talimatı aldık." dediğini aktaran Ödemiş, polisleri bu konuşmadan sonra bir daha görmediğini, yolu tek taraflı kapattıklarını söyledi.

- "Havaya ateş emri verdim"

Duran trafikte araçlardaki vatandaşlara "Sıkıyönetim olduğunu, araçlarla devam etmelerini söyledim." diyen Ödemiş, savunmasında şunları kaydetti:

"Köprünün her iki tarafında askerlerin dizilmesini emrettim. Kimsenin emirsiz ateş etmemesini söyledim. Bir kısım vatandaşların üzerimize yaklaştığını gördüğümde eski Binbaşı Ahmet Taştan'ın havaya ateş ettiğini gördüm. Okul Komutanı Çıkrıkçı, bu sırada beni aradı. 'Bana ulaşamazsan eski okul komutanı Albay Muammer Aygar'ı ara, benim emrim onun emridir.' dedi. 22.30 sıralarında 15-20 kişi Anadolu Yakası'ndan üzerimize doğru gelmeye başladı. Çok fazla yaklaşmalarına müsaade edilmemesi için havaya ateş emri verdim."

Sanık eski Binbaşı Ahmet Taştan'ın Avrupa Yakası'ndan gelen iki kişi durdurduğunu, elini beline atan bu kişileri yere yatırdığını gördüğünü söyleyen sanık Ödemiş, bu olay dışında kimsenin silahına el konulmadığını iddia etti.

Ödemiş, davada savunma yapan sanık erlerin ifadeleri neticesinde, ateş etme emrine uymadığı için sanık eski Binbaşı Ahmet Taştan tarafından gözünden vurularak öldürüldüğü öne sürülen Kurtuluş Kaya ile ilgili, "Yanıma gelen İbrahim Gül, Kurtuluş Kaya'nın gözünden vurulduğunu söyledi. 15-20 dakika olmuştu ben yanına gittiğimde. Mürsel Çıkrıkçı'yı aradım, şu anda alamayacağını söyledi. Zaten hayatını kaybetmişti. Kimin vurduğunu bilmiyorum." dedi. 

- "Tanklara top atışı emrini ben verdim"

Vatandaşların giderek kalabalıklaştığını belirten Ödemiş, savunmasına şöyle devam etti:

"00.00-03.00 saatleri arasında tankların üstünde bulunan MG3 ile boş alanlara ateş edildi. Korkutmak ve caydırma amaçlı bu emri ben verdim. Tanklardan Karayolları'nın yanında bulunan boş araziye 2 top atışı yapılması emrini de ben verdim. Bu da korkutmak ve dağıtmak amacı taşıyordu. Ancak TOMA'ya yapılan top atışı emrini ben vermedim. Farklı birliklerden oluşmamız nedeniyle birinin fevri davranarak, TOMA'ya yapılan bu atışı gerçekleştirdiğini düşünüyorum. İlerleyen saatlerde üzerimizden helikopter geçti. Ateş açıldı ama üstten alta mı, alttan üste mi bilmiyorum. Okul komutanlarını aradım polislere teslim olmamızı söylediler."

Kendisinin teslim olacaklarını askerlere söylediğini, sanık eski Uzman Çavuş Mahir Çubuk'un "Sabaha kadar mermi attım, adam vurdum. Ben teslim olmam." dediğini belirtti.

Köprüye gelen Tümgeneral Yavuz Türkgenci'ye teslim olduklarını söyleyerek savunmasını tamamlayan sanık Ödemiş, mahkeme heyeti hariç kimsenin sorusunu yanıtlamayacağını söyledi.

- "Tam doldurun emrim riskli bir hareketti"

Mahkeme Başkanı Taner Akıncı’nın "Sıkıyönetim kelimesinin darbeye ilişkin kullanıldığını nerede duydun, darbeyi nereden biliyorsun?" sorusuna Ödemiş, "Gayrettepe'de emniyette duydum." cevabını verdi.

Akıncı'nın "Köprüye gittiniz, trafiği durdurdunuz. Vatandaşlar tarafından direnç yok. Neden erlere 'Tam doldurun!' emri verdiniz? Bu emir riskli bir hareket değil miydi?" sorusu üzerine Ödemiş "Gider gitmez tam doldurun emri vermedim. Biz yolu kestikten sonra rütbeli askerleri çağırdım. Bu emri verdim. Sağa sola ateş edin emri vermedim. Tam doldurun emrim, çok riskli bir hareketti." dedi.

Mahkeme Başkanı Akıncı ve sanık Ödemiş arasındaki soru-cevap şöyle devam etti:

"Başkan Akıncı: Binbaşı Ahmet Taştan'ın köprü üzerindeki eylemlerini nasıl değerlendiriyorsun?

Sanık Ödemiş: Ben bir insan olarak değerlendirdim. Onun heyecanının normal olabileceğini, konuşabileceğimi düşündüm. Onu alıp başka birini koyabileceğim durum yoktu.

Başkan Akıncı: Saat 01.24 sıralarında askerler ön tarafa dizilmiş ve halka yoğun ateş açmış. Çok sayıda şehit ve gazimiz var, bunu nasıl değerlendiriyorsun?

Sanık Ödemiş: Ben bu olayı görmedim. Sonunu gördüm. Asfalttan dumanlar kalkıyordu. Askerleri uyardım.

Başkan Akıncı: Kaç kişinin şehit olduğunu gördün?

Sanık Ödemiş: Ben hayatını kaybeden vatandaş görmedim. Yaralananlar olduğunu gördüm. Uzakta oldukları için anlayamadım, ölmüş de olabilirler. Çok sayıda yaralı gördüm.

Başkan Akıncı: Hala darbe girişimi olduğunu anlamadın mı?

Sanık Ödemiş: Hayır efendim. 

Başkan Akıncı: İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ile telsiz konuşman oldu mu?

Sanık Ödemiş: Hayır efendim, telsiz konuşmam olmadı. Telsiz İsmail Bay'da bulunuyordu. Mürsel Albay'ın kendisine verdiği bir telsizdi.

- "Sorumluluğumu kabul ediyorum"

Başkan Akıncı: 250’ye yakın şehidimiz var, çok sayıda gazimiz var, kendini sorumlu ve pişman hissediyor musun?

Sanık Ödemiş: Orada bulunan herkesin emir komutası bendeydi. Bir birliğin her şeyinden komutan sorumludur. Oradaki en üst rütbeli ben olduğum için sorumluluğumu kabul ediyorum. İstemeden de olsa böyle bir şeyin içerisinde yer aldım. Pişman mıyım? Üzüntülüyüm. 22 yıl boyunca komutanlar ne emir verdiyse yerine getirdim. Yanlış yapmışım. Şehit ve gazileri düşündükçe kahroluyorum."

Müşteki avukatları adına söz alan avukat Uğur Güven de sanığın yaptığı eylemleri sıralayarak, şehit ve gazilerinden sorumlu tuttuklarını sanık Ödemiş'e soru sormaya gerek duymadıklarını ifade etti. 

- Telsiz konuşmalarını inkar etti

Duruşma savcısı, sanık Ödemiş'in darbe kalkışmasının önlenmesine yönelik talimatlar veren İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın konuşmaları esnasında telsiz hattına müdahale ettiğini hatırlatarak, telsiz konuşmaları hakkında sanığa ne diyeceğini sordu.

Sanık Ödemiş'in telsizde konuşmadığını iddia etmesi üzerine duruşma savcısı, sesin Ödemiş'e ait olduğunun Adli Tıp Kurumu'nca yapılan incelemeler sonucu tespit edildiğini söyledi. Sanık Ödemiş buna rağmen telsiz konuşmalarını reddetti.

Müştekiler ve yakınları ile söz alan bazı sanık erler, eski Yarbay Ödemiş'e zaman zaman tepki gösterdi.​