Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Mersin Akdeniz İmam Hatip Okulları Mezunları Mensupları ve Muhipleri Derneği (AKİMDER) tarafından Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Şehadet Bilinci ve Mehmet Selim Kiraz" adlı etkinlikte yaptığı konuşmada, şehitleri rahmet ve minnetle andığını söyleyerek Allah'tan rahmet diledi. 

Türk milletinin şehitlerine minnettar olduğunu ifade eden Elvan, "Onların yanı, şehit olan Ashab-ı Kiram'ın, bu ülke, bu millet için bir gül bahçesine girer gibi toprağa giren bütün şehirlerimizin yanıdır. Türkiye, milletimiz, 81 milyon Türk milleti onlara minnettardır. Onlarla gurur duyuyoruz. Onların aileleriyle gurur duyuyoruz. Rabb'imiz şehitlerimiz için 'Onlar diridirler.' diyor. Onlar kıyamete kadar milletimizle birlikte olmaya devam edeceklerdir. Onlar, kıyamete kadar istiklalimize şahitlik etmeye, milletimizin iftihar kaynağı olmaya, güç vermeye devam edecekler." dedi.

İstanbul Adalet Sarayı'ndaki terör saldırısında, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın DHKP-C tarafından şehit edilmesinin 3. yılı dolayısıyla memleketi Mersin'de anma programı düzenlendi. Programa Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz (sağda), Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba (sol 2), Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan (solda) ve Şehit Kiraz'in babası Hakkı Kiraz (sağ 2) da katıldı. AA/Sezgin Pancar

Şehit Kiraz'ın çocukluğunun Mersin'de geçtiğini, liseyi bu kentte okuduğunu anımsatan Elvan, sadece dostlarının değil 81 milyonun şehidine sahip çıktığını söyledi.

Bakan Elvan, şöyle devam etti:

"Burada anılan sadece Mehmet Selim Kiraz değildir. Bir milletin, şehadet bilincinin dile getirilmesidir. Nasıl Erol beyin, Abdullah Tayyip kardeşimizin şahsında milletimizin direnişe, bu ülkeye sahip çıkmaya şuuru şehadete dönüşmüşse, Mehmet Selim Kiraz kardeşimizin şahsında da hakkı, hukuku gözetmenin şuuru şehadete dönüşmüştür. İnsanlar nasıl yaşarlarsa öyle ölürler. Onlar, adam gibi yaşadılar. Onlar aileleri, çevreleri için örnek oldukları kadar milletimiz için de örnek oldular."

Terör örgütlerine karşı önemli mücadeleler verildiğini, bundan sonra da verilmeye devam edileceğini dile getiren Elvan, demokrasi, özgürlükler ve insan haklarını savunduğunu söyleyen bazı ülkelerin insanları katleden terör örgütlerine destek verdiğini vurguladı.

Elvan, vatan için sonuna kadar mücadele edeceklerini belirterek "Bu milletin vatan sevgisini, millet sevgisini devlet sevgisini ay yıldızlı al bayrak sevgisini asla anlayamadılar, algılayamadılar. Öyle görünüyor ki bundan sonra da algılayamayacaklar ama biz şundan eminiz: Bu millet, devlet, vatan, bayrak için sonuna kadar mücadele edeceğiz, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da etmeye devam edeceğiz. Ezanımız asla susmayacak, bayrağımız asla inmeyecektir." değerlendirmesini yaptı.

"Bu milleti dize getireceğini sananlar yanılıyorlar"

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz da şehitler için ne söylenirse söylensin az geleceğinin altını çizerek savcı Kiraz'ı ve tüm şehitleri rahmetle andığını aktardı.

Şehitlerin uğrunda can verdiği değerleri daha da güçlendireceklerini anlatan Yılmaz, şunları söyledi:

"Bu toprakları kanımızla yoğurarak vatan haline getirdik. Buradan başka bir vatanımız da yok. Gölgesinde doğduğumuz bayrağın gölgesinde öleceğiz. Bizim için bundan büyük şeref de yoktur. Terör örgütlerini kullanarak bu ülkeyi parçalayacaklarını, bu milleti dize getireceğini sananlar her zaman olduğu gibi bundan sonra da yanılacaklarını göreceklerdir."

Yılmaz, adı ne olursa olsun dış güçlerin piyonu olan terör örgütlerinin ülkenin birliği, beraberliği, bağımsızlığı, istiklali ve istikbalini ortadan kaldırmak istediğini dile getirerek bu örgütlere karşı milletin desteğini alan devletin bütün kurumlarının kararlı bir şekilde mücadelesini sürdürdüğünü ve sürdürmeye de devam edeceğini belirtti.

Dün Çorum'da bir şehit cenazesine katıldığını, yağmur yağmasına rağmen törene geniş bir katılım olduğunu anımsatan Yılmaz, bu durumun Türk milletinin şehidine verdiği değerin bir göstergesi olduğunu ifade etti.

Yılmaz, 15 Temmuz darbe girişimine karşı da milletin sokağa çıktığını hatırlatarak bu iki durumun ülke evlatlarının "değerler eğitimi"ni iyi aldığının bir işareti olduğunu sözlerine ekledi.

"Bizden ders almak isteyenlere dersini vereceğiz"

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba ise Mehmetçik'in Afrin'de destanlar yazdığına işaret ederek "Bizden ders almak isteyenlere dersini vereceğiz. Bunda kesin kararlıyız. Eğer aldıkları dersi unutmuşlarsa aradan yüz yıl geçmiş, o zaman o dersi tekrar etmesini de biliriz." dedi.

Taşeron terör örgütlerinin Mehmet Selim Kiraz'ı şehit ettiğini söyleyen Fakıbaba, "Emin olsunlar ki 81 milyon insan bu bayrak için, bu vatan için ölüme her zaman hazırdır. Hiç kimse bizimle, Allah'tan başka, başa çıkamaz. Bizim hiç kimsenin bir tek çakılında gözümüz yok ama bizim bir çakılımızda gözü olanın gözünü çıkartırız. Ders alacaklar. Başta Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, hükümetimiz, hepimiz kararlıyız." diye konuştu.

Fakıbaba, terör örgütlerinin asla başarılı olamayacağını vurgulayarak "O alçak terör örgütleri, savcımızı şehit eden DHKP-C olmak üzere, PKK, FETÖ, PYD, YPG kimi varsa gelsin, gelsin görelim. Gelecekleri varsa görecekleri de var. Allah'ın izniyle bu birlik ve beraberliğimiz olduğu müddetçe Allah'tan başka kimse bu ülkeye bir şey yapamaz." dedi.

Şehit Kiraz'ın babası oğlunu anlattı

Şehit Kiraz'in babası Hakkı Kiraz da 31 Mart 2015 tarihinin hayatında çok önemli bir yeri olduğunu belirterek oğlunu şehit vermenin hüznü ve gururunu bir arada yaşadığını belirtti.

Olay günü torununun yanına gelerek televizyondan duyduğu haberi kendisine aktardığını aktaran Kiraz, koruma talep etmesini söyledikleri oğlunun bu fikre sıcak bakmadığını ifade etti. Mehmet Selim Kiraz’ın bu teklif üzerine kendisine verdiği cevabı da anlatan baba Kiraz, şöyle devam etti:

"Baba 'En büyük korumamız Allah'tır. En büyük silahımız ise Ayet-el Kürsi ve abdestli olarak evden çıkmaktır. Baba ben daha henüz 20-25 yaşında bir kuzuyu getirip de arabamın ön tarafında oturtacağım ve Allah muhafaza bana gelecek olan kurşunla şehit olacak. Ben nasıl vicdan azabı çekerim. Gelirse bana gelsin. Eğer kaderimde şehit olmak varsa, olurum.' dedi. Eşim de bana 'Allah verdiği zaman bize sormamıştı, alırken de bize soracak değil.' dedi."

Kiraz, oğluyla ilgili o dönem yapılan "çirkin yayınlar"ın hiçbirinin kendilerini etkilemediğine işaret ederek "Çünkü biz Allah'a iman ettik." ifadesini kullandı.

Kiraz ayrıca, oğluyla baba-oğul ilişkisinden ziyade ağabey-kardeş ilişkisine sahip olduklarını dile getirerek "Biz evladımızı severiz ama şüphe yok ki biz devletimizi ve milletimizi çok çok severiz. Yani gerekirse evladımızdan da daha çok severiz." dedi.

Mersin Valisi Ali İhsan Su ise Kiraz'ın vatan ve millet aşkıyla dolu bir insan olduğunu vurgulayarak şehidin görevini en adilane şekilde yerine getirmek için kılı kırk yararak çalışan bir kişi olduğuna dikkati çekti.

"Oğlum beni yanılttı"

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde şehit olan Erol Olçok'un eşi, Abdullah Tayyip Olçok'un annesi Nihal Olçok da şehitleriyle ve şehitlerle gurur duyduğunu söyledi.

Eşinin ve oğlunun hak ve batıl mücadelesinde şehit düştüğünü vurgulayan Olçak, şöyle konuştu:

"İdrak edememiştim. Nihayetinde Abdullah 17 yaşında bir delikanlıydı. Dünyayı seven bir çocuktu tüm gençler gibi ama beni yanılttı. Abdullah'ın içinde benim görmediğim, o güne kadar hiç tanışmadığım bir Hazreti Hamza, bir Hazreti Ali varmış. O benim pamuklara sarıp büyüttüğüm evladımın içinde... 15 Temmuz gecesi, hem bendeniz hem de eminim ki Türkiye için ayette dediği gibi bin geceden hayırlı gecelerdendir. Vatan ve millet uğruna nasıl ki Hazreti Adem'den bu yana hak ve batıl adına kan aktıysa o gece de benim evladım ve 3 çocuğum 19 yıllık eşim bu hak ve batıl savaşında taraflarını belli ettiler elhamdülillah."

TBMM 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Başkanı ve AK Parti Burdur Milletvekili Reşat Petek de Mersin'de 22 yıl önce Cumhuriyet savcılığı yaparken Kiraz'ın göreve yanında başladığını kaydederek "Şuna şahit ediyorum. Selim Kiraz savcımızı yetiştiren, şehitliği, şehitliğe anlam veren Kur'an'ı ve İslam'ı özümsemiş bir ailenin evladı olarak adaletle muamele yaptığına, adil bir savcılık yaptığına şehadet ediyorum." dedi.

Konuşmaların ardından programcı ve şair Serdar Tuncer "Şehadet Bilinci" konulu sunum yaptı.