Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile turizmin stratejik sektör olarak kabul edildiğini söyledi. Bu kapsamda hedeflerini büyüttüklerini belirten Ersoy, "Turizmde 2023 hedeflerimizi 50 milyon turistten 70 milyon turiste, gelir beklentimizi de 50 milyar dolardan 70 milyar dolara çıkardık. Bu hedeflere ulaşmada 70 milyar dolarlık kısımda çok büyük sıkıntı görmüyorum. Çok rahat şekilde ulaşabileceğimizi düşünüyorum. Zorlanacağımız kısım ise kişi başı gelirimizi bu sene 640 dolardan bin dolara getirmek." diye konuştu.
Ersoy, gelir düzeyi yüksek turistlere yönelmek gerektiğini anlatarak şunları dile getirdi:
"Artık sadece çok turiste değil, konaklama dışı harcaması, gelir durumu yüksek turistleri hedefleyerek turizm politikası geliştirmemiz gerekiyor. Zaten turizmde ana değişim de bu şekilde olacak. Bu sayıları artırmanın önemi var bir de alışılagelmiş turizm destinasyonu dışında yeni turizm destinasyonları geliştirmemiz lazım. Turizmi Türkiye'nin 81 iline yaymamız gerekiyor. Ne kadar çok şehrimiz ve ne kadar çok insanımız turizmden gelir elde etmeye başlarsa ülke olarak turizme o kadar çok sahip çıkacağız, turizmi geliştireceğiz ve o zaman daha ciddi sonuçlar almaya başlayacağız. Turizmdeki ana hedefimiz nitelikli turiste geçmek ve bununla gelirleri artırmak."
Nitelikli turistin konaklama dışı harcaması yüksek olan turist olduğunu aktaran Ersoy, bu turistlerin aynı zamanda konaklama gelirlerinin de yüksek olduğunu da ifade etti. Ersoy, Türkiye'yi gelir düzeyi yüksek turistlerin ilgi alanı haline getirmek istediklerine işaret ederek şu değerlendirmeyi yaptı:
"Nitelikli turistlere ne kadar çok sahip olursanız diğer turist kitlelerini de ülkenize çekmeniz o kadar kolay oluyor. Açıkçası trendsetter turistleri ülkenize getirmeye başlıyorsunuz. O zaman genel turizm gelirleriniz ve turizm cazibeniz artıyor. Turizm artık Türkiye açısından stratejik sektör ve bundan sonrası çok daha hızlı şekilde gelişecek. Buna uygun politikalar üretmeye başlayacağız. Devletin birçok yatırım ve eğitim politikaları bu bağlamda şekillenecek ve gelişecek."
"Turizmde rakipsiz özelliklerimizle öne çıkmak istiyoruz"
Bakanlık olarak çalışmalarda öncelikli olarak tanıtım stratejilerinde değişikliğe gittiklerini anlatan Ersoy, "Bizi rakiplerimize karşı rakipsiz hale getiren özelliklerimiz var. Kültürümüz, arkeolojik değerlerimiz, sanatımız, sanatçımız, gastronomimiz gibi. Biz artık bu rakipsiz özelliklerimizle de ön plana çıkmak, ülkemizi bunlarla tanıtmak istiyoruz. Yani sadece deniz, kum, güneşimizle ve belli turizm bölgelerimizle değil bu bölgeler dışında rakiplerimizden ayrıştıran özelliklerimizle ön plana çıkmak istiyoruz." diye konuştu.
Ersoy, yurt dışında yapılan fuarlarda ve etkinliklerdeki tanıtımın önemine dikkati çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Japonya'da 19 Mart tarihi itibariyle bir gezen sergimiz var. Eskiden deniz ve kumumuzu tanıtırken şimdi kültürel ve arkeolojik değerlerimizin de tanıtımını yapıyoruz. Gezen Topkapı eserleri önce 2 ay Tokyo daha sonra Kyoto bölgesinde sergilenecek. Sadece Topkapı eserlerini sergilemeyeceğiz, yanında özel organizasyonlar yapacağız ve beraberinde Türk gastronomisini tanıtacağız. Tescilli mutfaklarımız var. İnşallah yakın zamanda tescil alacak muazzam bir Ege mutfağımız olacak. Bütün bunları genel tanıtımın parçası olarak kullanacağız. Gezen sergileri 2019 itibariyle Moskova'ya da yayacağız. Her yıl diğer ülkelere, sırasıyla İngiltere, Almanya’ya ve bize en çok turist sağlayan ülkelere yavaş yavaş yaymaya başlayacağız."
"Artık turizmde potansiyeli olan ülkeler de hedefimiz"
Bakan Ersoy, "Tanıtımı bize en çok turist veren ülkelerden başlayarak ikiye ayırdık. En çok turist verenler öncelikli tanıtım hedefimiz ama artık potansiyeli olan ülkeler de hedefimiz. Onlar için de ayrı tanıtım politikası geliştiriyoruz. Asya ülkeleri yani Japonya, Çin, Hindistan, Güney Kore gibi. Bunlar da bizim için ileride ciddi turist getirecek ve sağlayacak ülkeler arasında." dedi.
Turizmin tüm yurda yayılması gerektiğini vurgulayan Ersoy, şunları kaydetti:
"Arkadaşlarımızla sıkı şekilde inceliyoruz. Üçlü, dörtlü, beşli gruplar halinde şehirleri gruplamaya başladık. Bir ilin tek başına tanıtımıyla o ilin tek başına turizm cazibesinin etkili olacağını düşünmüyoruz. Grupladığımız zaman hem turistler için çok daha cazip oluyor hem turistlerin kalış süreleri uzuyor hem de turistler uzun süre kaldıkça harcamaları da artıyor. Tam anlamıyla turizmde istenilen hedefe ulaşılmış oluyor. Bu bağlamda onları gruplayıp herkesin kendi turizm potansiyeline göre ön plana çıkarılması gerekenleri yoğun şekilde tanıtacağız. Gruplandırılan illeri başta Türkiye'ye daha sonra yurt dışında çok ciddi şekilde tanıtıp oradaki potansiyelden herkesin faydalanmasını sağlayacağız."
