İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, Suriyeli öğrencilerin kademeli olarak Geçici Eğitim Merkezleri'nden devlet okullarına geçmelerinin uyum açısında önemli kazanımları olduğunu belirterek, "Türk öğrencilerle ve akranlarıyla bir arada eğitim görmeleri Suriyeli öğrencilerin iletişimini, Türk kültürüne uyumunu ve dil becerilerinin hızlı bir şekilde gelişmesini sağlamıştır." dedi.

Yazıcı, Suriyeli öğrencilerin eğitimi, geçici eğitim merkezleri ile çocukların rehabilitasyon ve entegrasyonlarına ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

Levent Yazıcı, 2016-2017 öğretim yılı öncesi Suriyeli öğrencilerin eğitim ve öğretim süreçlerinin tamamen geçici merkezler üzerinden yürütüldüğünü belirterek, bu dönemden itibaren yeni bir sisteme geçildiğini anlattı.

Bakanlığın önceki yıl Suriyeli öğrencilere yönelik uygulamayla öncelikle 1'inci 5'inci ve 9'uncu sınıflarda Türk okullarına kaydedilmesi zorunluluğu getirdiğini ifade eden Yazıcı, yeterli derecede Türkçe gelişimi sağlayamayanların ise yeni sistemin dışında tutulduğunu aktardı.

İstanbul'da bulunan geçici eğitim merkezleriyle ilgili istatistiki bilgiler veren Yazıcı, "Geçen yıl İstanbul'da 55 olan geçici eğitim merkezlerinin sayısı bu eğitim döneminde 16'ya indi. Geçici eğitim merkezlerini bir okulumuza zimmetledik ve artık bu merkezler okullarımızın himayesinde ve okul binalarımızda Suriyeli öğrencilere eğitim veriyor. Geçici Eğitim Merkezlerinde 2018-2019 eğitim-öğretim yılında sadece 7'nci, 8'nci 11'nci ve 12'nci sınıf öğrencileri bulunduğu için, geçici eğitim merkezlerinin 2019-2020 eğitim-öğretim yılı sonunda kapanması planlanmaktadır." diye konuştu.

78 bin öğrenci devlet okullarında eğitim görüyor

Yazıcı, yeni sistemle birlikte eğitim öğretim imkanlarına kavuşan Suriyeli öğrenci sayısının da önemli oranda arttığını kaydetti.

Suriyeli öğrencilerle ilgili ellerinde bulunan verileri paylaşan Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"E-Okul ve Yabancı Öğrenci Bilgi İşletim Sistemi'ne (YOBİS) göre 78 bin 357 öğrenci devlet okullarında eğitim görüyor. Geçici Eğitim Merkezlerinde eğitim gören öğrenci sayısı ise 8 bin 797'ye indi. Devlet okullarında önceki yıl 7 bin, geçen yıl 29 bin olan öğrenci sayısı şimdi 78 binde. Yapılan çalışmalarla herhangi bir eğitim kurumuna kayıt olmayan çocuklar da eğitim hizmetine kavuşturuldu. Örneğin, atık kağıtları topladığı çuvalın içerisinde kitap okuduğu görüntülerle gündeme gelen Suriyeli 11 yaşındaki Halime Cuma Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk'un talimatıyla okula başlatılmıştır."

Yazıcı, yeni program kapsamında bu yıl 7'nci, 8'inci, 11'inci ve 12'nci sınıflar dışında kalanların devlet okullarında eğitim gördüğünü bildirdi.

Eğitim öğretim müfredatlarına da değinen Yazıcı, geçici eğitim merkezlerindeki müfredatın serbest olduğunu ancak devlet okullarına geçen öğrencilerin ise Türk öğrencilerle aynı müfredatı göreceğini aktardı.

Bin 646 gönüllü 170 sözleşmeli öğretmen

Yeni sisteme geçilmesinden bu yana önemli kazançlar elde edildiğini ifade eden Yazıcı, "Suriyeli öğrencilerin, Türk okullarında eğitim görmeye başladıktan sonra Türkçe dil becerilerinde hızlı bir gelişme gözlemlenmiştir. Türk öğrencilerle ve akranlarıyla bir arada eğitim görmeleri Suriyeli öğrencilerin iletişimini, Türk kültürüne uyumunu ve dil becerilerinin hızlı bir şekilde gelişmesine katkı sağlamıştır." diye konuştu.

Yazıcı, bu yıl için İstanbul'da Suriyeli gönüllü öğretmen sayısının bin 646, Türkçe, Arapça ve rehberlik branşlarında sözleşmeli olarak görev yapan öğretmen sayısının ise 170 olduğunu kaydetti.

Suriyeli eğitimcilerin durumu

Geçici Eğitim Merkezlerinde çalışan Suriyeli eğitimcilerin durumlarına ilişkin de açıklamalarda bulunan Yazıcı, şunları aktardı:

"Eğitimcilerden ihtiyaç fazlası olanları ilimizdeki imam hatip ortaokulları ve imam hatip liselerinde okuyan öğrencilerin Arapça konuşma becerilerinin arttırılmasına yönelik olarak bu okullarımızdaki kadrolu Arapça öğretmeninin denetimi ve gözetiminde görevlendirmeyi düşünüyoruz. Ayrıca İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri, Halk Eğitim Merkezleri, Rehberlik Araştırma Merkezleri ile Suriyeli öğrencilerin yoğun olduğu resmi okullarda veli ve öğrenci iş ve işlemlerine yönelik olarak idare ile veliler arasında iletişim sağlamaları, aile-öğrenci ve okul arasında koordine işlerini yapmak üzere okula devam etmeyen örgün öğrenim çağındaki öğrencilerin tespitinde görevlendirilmelerini planlıyoruz."