Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, bazı medya organlarında Diyanet İşleri Başkanlığı’na 2018 yılında tahsis edilen İstanbul Heybeliada’daki araziyle ilgili olarak yer alan haberlere ilişkin açıklama yapılmasına ihtiyaç duyulduğu belirtilerek haberlerde sözü edilen alanların, 2005 yılında Sağlık Bakanlığı’na bağlı Sanatoryum’un kapanmasının ardından 13 yıl boş kaldığı, bu sürenin ardından 2018 yılında Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından Diyanet İşleri Başkanlığı’na tahsis edildiği kaydedildi. Dolayısıyla Başkanlığa bir pandemi hastanesi değil, geçmişte son olarak Sanatoryum olarak kullanıldıktan sonra kapatılarak Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne iade edildiği ve üzerinde kullanılamaz durumda binaların olduğu bir alanın tahsis edildiği vurgulandı.
Söz konusu 200 dönümlük alanın Sanatoryum binasının da içinde olduğu yaklaşık 134 dönümlük bölümünün tahsisi Başkanlığın görüşü doğrultusunda 2019 yılında Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından kaldırıldığı kaydedilerek Başkanlığa halen tahsisli bulunan yaklaşık 60 dönümlük alanda, harabe durumda olan Sanatoryum’un idari hizmet binaları olarak kullanılan yerler bulunduğu belirtildi.
Bazı medya kuruluşlarınca iddia edildiği gibi, söz konusu alanların Başkanlığa bağışlanması söz konusu olmadığına dikkat çekilerek ilgili mevzuat doğrultusunda, kamuya ait araziler kamu kurumlarına nasıl tahsis ediliyorsa, Heybeliada’daki alanlar da Başkanlığa aynı usullerle tahsis edildiği ifade edildi.
Açıklamada, "Başkanlığımız Covid-19 salgınıyla mücadele sürecinde birçok ilimizde eğitim tesislerini Sağlık Bakanlığımızın kullanımına açmış ve 150 bin civarında personelimizle her türlü desteği vermeye gayret etmiş, bundan sonra da devam edecektir. Öte yandan, salgınla mücadele kapsamında Heybeliada’ya yeniden bir pandemi hastanesi inşası planlanması halinde, söz konusu araziyi de Başkanlığımız iade etmeye ve süreçle ilgili gerekli desteği vermeye hazırdır" denildi.