ANKARA (AA) - Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Sosyal medya marifetiyle sokakta aklını kaybeden bir insanın dahi söyleyemeyeceği bazı sözleri ve düşünceleri İslam'a mal ederek, hatta Türkiye'de çoğu zaman Diyanet İşleri Başkanlığına mal ederek, bazı insanların kendilerini ikna etmeye çalıştıklarına şahit oluyoruz." dedi.

Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) Kadın Aile ve Gençlik Merkezince (KAGEM) Kocatepe Camii Fuar Alanında, 4'ncü Kocatepe Gençlik Fuarı düzenlendi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, teması "Akıl, İlim, Marifet" olan programın açılışında yaptığı konuşmada, "hız" ve "haz" çağının kötülüklerine bulaşmadan yaşayan her gencin bir kahraman olduğunu vurguladı.

Görmez, gençlerin sosyal medyayı kullanmasından sonra birtakım sıkıntıların yaşandığına değinerek, şunları söyledi:

"Sosyal medya bir fenomen olarak gençliğin hayatında yer bulmaya başladıktan sonra bilhassa Allah'ın rahmet dini ile mesafeli olan bazı genç kardeşlerimizin, Allah'ın verdiği aklı kullanarak, dinin çelişkilerini ifade ederek kendilerini tatmin etmeye, kendilerini ikna etmeye çalıştıklarına çokça şahit oluyoruz. Onun için sadece sosyal medya fenomeni olarak aklın kötüye kullanılması değil, bugün Müslümanların da Kur'an-ı Kerim'in akla verdiği değerden uzaklaşmaya başladıklarını bundan dolayı da her şeyi sorgulayan gençlerle aramıza mesafeler girdiğini görüyoruz."

-"İslam felsefesini vücuda getirmiş bir medeniyetin çocuklarıyız"

Kuran-ı Kerim'de aklı yücelten çok sayıda ayetin olduğuna işaret eden Görmez, "Eğer akıl iman etmezse kalp imanı tutamaz, eğer kalp akl etmezse akıl iman edemez. Biz akleden kalbe sahip olmayı, yahut aklın imanını tahkiki iman olarak tarif ediyoruz. Akıl sorgulayacak, akıl doğruluğu tespit edecek. O zaman iman sağlam olur. Ama akla iman ettiremezseniz şüphe ile sahip olduğunuz iman taklidi bir iman olur. Allah'ın bizden istediği sadece taklidi iman değil, tahkiki imandır." diye konuştu.

Görmez, akıl ile ilim arasındaki ilişkiyi güçlendirmenin önemine vurgu yaparak, İslam'ın "akıl ile nakil", "akıl ile kalp" ve "vahiy ile akıl" arasında kurulan doğru ilişkiden ibaret olduğunu belirtti.

Gençlere, "akıl ile ilim", "akıl ile marifet" arasındaki ilişkiyi güçlendirmek için çokça felsefe okumaları tavsiyesinde bulunan Görmez, şu değerlendirmede bulundu:

"Pek çok sarıklı, cübbeli insandan 'Sakın felsefe okumayın. Çünkü o takdirde imanınız zayıflar.' diyen nice insanları duyarsınız. Sakın buna da itibar etmeyiniz. Zira ilk asırdan itibaren biz hüküm ve hikmeti birleştirmiş, bütün felsefelere meydan okumuş, İslam felsefesini vücuda getirmiş bir medeniyetin çocuklarıyız. Biz İbn-i Sinaları okumak zorundayız. Biz İbn-i Rüşdleri okumak zorundayız. Biz Farabileri tanımak zorundayız. Ama Ebu Hanife'yi de okuruz. Şeyh Nakşibendi'yi de okuruz. Marifet ehlini de okuruz. Hikmet ehlini de okuruz. İlim ehlini de okuruz. Bunları birleştirmediğimiz zaman yanılgıya düşeriz."

Hz. Muhammed'in hadislerinden ve ayetlerden örnekler veren Görmez, Kuran-ı Kerim'in akla dayalı olduğunun unutulmaması gerektiğinin, Allah'ın "aklı olmayını din ile mükellef tutmadığının" altını çizdi.

Görmez, sosyal medya üzerinden oluşturulan kötü söylemlere değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sosyal medya marifetiyle sokakta aklını kaybeden bir insanın dahi söyleyemeyeceği bazı sözleri ve düşünceleri İslam'a mal ederek, hatta Türkiye'de çoğu zaman Diyanet İşleri Başkanlığına mal ederek, bazı insanların kendilerini ikna etmeye çalıştıklarına şahit oluyoruz. Bu aciz insanların aklın vesvesesine sığınarak Allah'ın verdiği akıl nimetini kendi inkarına bir alet, bir aracı olarak kılma teşebbüsünden kaynaklanıyor. Bunlara hiçbir zaman itibar etmeyiniz. Ancak ilmi de kaynağından alarak yolunuza devam ediniz."

TDV KAGEM Müdürü Hicret Toprak ve fuara katılan gençler adına Harun Celal Aslan da birer konuşma yaptı.

Başkan Görmez konuşmaların ardından eşi Hatice Kübra Görmez ile stantları gezdi, gençlerle sohbet etti.