Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) İstanbul Bölge Başkanlığı Yeni Hizmet Binası Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, yeni hizmet binasının ülke ve teşkilat için hayırlara vesile olmasını diledi.

Geçen ocak ayında teşkilatın karargah binasının açılışının yapıldığını hatırlatan Erdoğan, "Milli İstihbarat Teşkilatımızın yeni binaları ve yeni atılımlarıyla devletine ve milletine sunduğu hizmetleri katbekat artıracağına inanıyorum. İstanbul'a ve teşkilatımıza yakışır şekilde tasarlanan bu binanın hizmete hazır hale getirilmesinde emeği geçen herkesi şahsım, milletim adına tebrik ediyorum." dedi.

Erdoğan, bilginin ve bilgiyi kullanmanın en etkili silaha dönüştüğü bir dönemde istihbaratın öneminin çok daha arttığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Anadolu'yu vatan haline getirmemizde ordularımızdan önce buralara gelip hem siyasi, sosyal ve ticari dokuyu adeta hatmeden hem insani yapıyı özellikle dönüştüren Horasan erenlerinin çok büyük katkısı vardır. Bu büyük ağ üzerinden elde edilen bilgiler ve kurulan altyapı sayesinde Sultan Alparslan'dan başlayarak ecdadın büyük komutanları Anadolu'yu kısa sürede baştan başa fethetmiştir. Buna karşılık tarihimizde istihbarat zafiyetinin ne büyük facialara yol açabileceğinin de pek çok acı örneği vardır. Bunların en çarpıcısı ise hiç şüphesiz Balkan Savaşları'dır. Balkanlar'daki kimi topluluklar yıllarca isyana, savaşa, saldırıya hazırlandığı halde, dönemin yöneticileri doğru bilgi ve idrakle bunu göremediği için tarihimizin en utanç verici yenilgilerinden birine uğradık. Halbuki merhum Abdülhamid Han'ın güçlü istihbarat ağı ve diplomatik dehası sayesinde ülkeyi pek çok badireden tek kurşun atmadan kurtardığı da tarih kitaplarında uzun uzun anlatılır. Ülkemizin bir süredir verdiği tarihi mücadelede ilk hedef alınan kurumlarımızın başında Milli İstihbarat Teşkilatımızın geliyor olması tesadüfi değildir. İstihbaratı çökertilmemiş bir ülkenin işgali ya mümkün değildir ya da fevkalade ağır maliyetlidir."

"İstanbul'un Türk toprağı kimliğini sindirmekte zorlananlar var"

Türkiye'nin, en önemli milli kurumlarından olan istihbaratının ayakta kalması ve milletin yeri geldiğinde canı pahasına ortaya koyduğu mücadele sayesinde son dönemdeki imtihanlarından alnının akıyla çıktığına işaret eden Erdoğan, "Bu süreçte İstanbul diğer özelliklerinin yanı sıra istihbarat konusundaki özel konumuyla da öne çıkmıştır. Hiç şüphesiz İstanbul sadece Türkiye'nin değil, dünyanın merkezi konumundadır. Burada attığımız her adım yaptığımız her faaliyet, dünyanın tamamının ilgisini çekiyor. Tarihin her döneminde küresel bir geçiş ve ticaret noktası vasfıyla stratejik öneme sahip olan İstanbul, bugün de aynı cazibesini sürdürüyor." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her büyük medeniyet ve devlet gibi ecdadın da İstanbul'a sahip olmanın hayalini kurduğunu ve bu uğurda büyük mücadeleler verdiğini hatırlatarak, "Ecdadın hayalini gerçekleştirmek Fatih Sultan Mehmed Han'a nasip olmuştur. Fethin üzerinden asırlar geçmesine rağmen hala İstanbul'un Türk milletinin ve Müslümanların elinde olmasının kabullenilemediğini görüyoruz. Son olarak Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ni ibadete açma sürecimizde İstanbul'un 1453'ten beri süren Türk toprağı kimliğini sindirmekte zorlananlar bulunduğuna bir kez daha şahitlik ettik." ifadelerini kullandı.

"MİT dünya ölçeğinde çalışmalara imza attı"

MİT'in kriptoloji, siber, uydu, sinyal istihbaratı alanlarında dünya ölçeğinde çalışmalara imza attığının altını çizen Erdoğan, "İstanbul'daki (MİT) bölge başkanlığımızın terör örgütlerinin eylem arayışları ve yabancı istihbarat kuruluşlarının casusluk girişimleriyle etkin şekilde mücadele edecek kapasitede olması büyük önem arz ediyor. Teşkilatımızın diğer güvenlik kurumlarımızla yakın iş birliği sayesinde İstanbul'da terör örgütlerinin eylem yapma kapasiteleri ciddi şekilde sınırlanmıştır." diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Stratejik istihbarat, terörle mücadele, istihbarata karşı koyma gibi konularda da İstanbul'daki çalışmalar ön plana çıkıyor." 

MİT'in bugüne kadar 100'ü aşkın FETÖ'cünün ülkeye iadesinin sağlandığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kaçırılan vatandaşlarının kurtarılması için bizden yardım talebinde bulunan ülke sayısı giderek artıyor. Terör örgütleri mensupları artık biliyor ki dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin soluğu enselerindedir. Çatışma bölgelerinde elde ettiğimiz kazanımlar, diplomatik alanda ülkemizin masaya daha güçlü oturmasını, milli menfaatlerimizi daha etkili savunabilmemizi sağlıyor." 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyük ve güçlü Türkiye yolunda verilen tarihi mücadelede istihbaratın kilit silah olduğunu ve öyle olmaya da devam edeceğini vurguladı. 

"İstihbaratı olmayan bir devlet yok olmaya mahkumdur"

MİT'in hukuki mevzuatının da güçlendirilerek istihbari ve operasyonel çalışmalar için gerekli altyapının oluşturulduğunu söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"İstihbarat sahasında ihtiyacımız olan teknolojileri milli kaynaklarımızla üretmemiz de çok önemlidir. İstihbaratı olmayan bir devlet, millet yok olmaya mahkumdur." 

MİT'in Libya'daki faaliyetlerine de değinen Erdoğan, "Libya'da siyasi çözüm yerine askeri yolları benimseyen darbeci Hafter'in ilerleyişinin durdurulmasında MİT'in sağladığı istihbari ve operasyonel destek oyun değiştirici role sahiptir. Dış istihbaratta giderek genişleyen etki alanımız sayesinde ülkemiz tüm platformlarda bölgesel ve küresel bir güç olarak yerini almaya başlamıştır." ifadelerini kullandı. 

Erdoğan, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu tehditleri bertaraf etmeye yönelik daha etkin ve daha iyi koordine edilen bir milli güvenlik sisteminin geliştirildiğini bildirdi.