Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce hazırlanan 19 sayfalık gerekçeli kararda, iddianame, Atalay Filiz'in savcılıkta ve mahkemede verdiği savunmaları, tanık beyanları ve esas hakkındaki mütalaaya yer verildi.
Gerekçeli kararın delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe bölümünde, sanık Filiz'in, Ankara'da işlediği öldürme suçları nedeniyle yakalanmamak için kaçtığı ve İstanbul'a geldiği, suç tarihi öncesinde Tuzla sahilde bulunan çay bahçesinde 1,5 yıl kadar gündüzleri işçi, geceleri de bekçi olarak çalıştığı anlatıldı.
Filiz'in çay bahçesinin kapanmasında sonra Fatma Kayıkçı ile eşinin oturduğu Tuzla Tarih Sokak'taki binadaki dairenin bir odasında kaldığı belirtilen gerekçeli kararda, çay bahçesinde çalıştığı süre içerisinde sigortasının yaptırılması için kendisinden sürekli nüfus cüzdanı istemesi nedeniyle gerçek kimliğini öğrendiği hususunda Fatma Kayıkçı'ya yönelik kuşkularının arttığı aktarıldı.
Gerekçeli kararda, Filiz'in son zamanlarda çevresine taşınacağını belirterek, Pendik'te bir daire-depo kiraladığı, bazı tanıklara da bir süreliğine memlekete gideceğini beyan ettiği, o aşamadan sonra da Fatma Kayıkçı'nın sabah işe giderken binadan çıkışını takip etmeye başladığı kaydedildi.
Gerekçeli kararda, aynı binada kaldıkları dönemin son üç haftasında Kayıkçı'yı sürekli takip ederek işlemeyi düşündüğü cinayeti planladığı, takip etmesi nedeniyle cuma günleri işe gitmediğini öğrendiği Kayıkçı'nın 27 Mayıs 2016'da dairesinden çıkmasını beklediği, saat 14.00 sıralarında dairesinden çıkan Kayıkçı'yı kendi kaldığı daire önünden geçtiği sırada yakaladığı, kafasına birkaç kez yumrukla vurup sersemlettiği, sesinin çıkmaması için onun ağzını elleri ile kapatıp bıçak ile birçok kez vurarak öldürdüğü anlatıldı.
Filiz'in daha sonra cesedi kendi dairesine sürüklediği ve daha önce hazırladığı valiz içerisine koyduğu aktarılan gerekçeli kararda, dairenin önündeki kan lekelerini silerek cesedi koyduğu valizle binadan çıktığı, Kayıkçı'nın çantası ile kan lekelerini silmede kullandığı kanlı bezi ve cep telefonu parçalarını İdil Sokak'taki bir konteynere, Kayıkçı'nın cesedini de İSKİ Arıtma Tesisleri boş alanındaki ağaçlar arasına valizden çıkararak attığı ve üzerini poşetle örttüğü aktarıldı.
Gerekçeli kararda, Filiz'in daha sonra Pendik'e minibüsle geçerek, önceden yaptığı plan çerçevesinden daha önceden kiraladığı daire-depoya gittiği, üzerini değiştirip İstanbul'dan ayrıldığı, son olarak da 12 Haziran 2016'da İzmir'in Menderes ilçesinde bir minibüste görüldüğünün ihbar edilmesi üzerine yakalandığı belirtildi.
Kayıkçı'nın eşinin emniyete müracaatı üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, Filiz'in kaldığı daire önünde ve içinde kan lekelerine rastlanıldığı belirtilen gerekçeli kararda, daire içinde yapılan aramada Kayıkçı'nın ayakkabısının teki ile bir market poşeti üzerinde vücut izlerinin ele geçirildiği, bu izlerden yola çıkarak Filiz'in Ankara'da Göktuğ Demir Arslan ve onun arkadaşı Elena Radchikova'yı öldürme suçlarından aranan sanık Atalay Filiz olduğunun tespit edildiği ifade edildi.
Gerekçeli kararda, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nca yapılan otopsi sonucunda düzenlenen adli raporda, Kayıkçı'nın vücudunda 18 kesici delici alet yarası ile 14 kesik vasıfta yara tespit edildiği, kişinin ölümünün kesici delici alet yaralanmasına bağlı olduğu, ayrıca cinsel ilişki anlamında bir bulgu olmadığı hususlarının belirtildiği aktarıldı.
- "Öldürmek için Kayıkçı'nın işe gitmediği cuma gününü seçmiş"
Gerekçeli kararda, şunlar kaydedildi:
"Sanık savunmalarında her ne kadar eylemi tasarlayarak gerçekleştirmediğini savunmuşsa da eylemi olay öncesinde, sırasında ve sonrasında belli bir plan dahilinde düşünerek bilinçli bir şekilde işlediği, önceden aldığı suç işleme kararını gerçekleştirmek için suçta kullanacağı araçları seçip temin ettiği, suçu nasıl işleyeceği konusunda plan yaptığı ve suç tarihi olarak da ölenin işe gitmediği cuma gününü seçtiği, kimliğinin ortaya çıkması halinde Ankara'da işlediği suçların da ortaya çıkacağını düşünerek planlı bir şekilde, tasarlayarak ve önceden işlediği suçları gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak ve yakalanmamak amacı ile öleni kasten öldürdüğü anlaşılmıştır."
Filiz'in bu nedenle, "tasarlayarak, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırma veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldığı belirtilen gerekçeli kararda, sanık hakkında yasal koşulları bulunmadığından hakkında takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği belirtildi.
Öte yandan Atalay Filiz'in avukatlı Merve Uçanok ise yerel mahkemenin kararına itiraz ederek, istinaf kanun yoluna başvurdu.
Bu arada, Ankara Ankara Batı 1. Ağır Ceza Mahkemesi de Atalay Filiz'i Ankara'da Göktuğ Demirarslan ve kız arkadaşı Elena Radchikova'yı "tasarlayarak öldürdüğü" gerekçesiyle yargılandığı davada, "tasarlayarak öldürmek" suçundan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmıştı.
