Geçmişin Geleceğe Notları

 

Ben Türk Milletini;

Sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye, ahlaktan mahrum bir hürriyete, tefeciliğe, karaborsaya yer veren bir iktisadi yapıya çağırmıyorum. Türklük şuur ve gururuna, İslâm ahlâk ve faziletine, yoksullukla savaşa, adalette yarışa, birliğe, kardeşliğe, kısacası hak yolu, Allah Yolu'na çağırıyorum. “

Bu sözün Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e ait olduğunu bilmeyen yoktur.

Tarihe yön veren bu muhteşem çağrı, ülkücüler marifetiyle büyük Türk milletine arz edilmiş ve kulaktan kulağa, kuşaktan kuşağa devam ederek, çağlar ötesine seslenmiştir.

Bu muhteşem söz, tarihin seyrinde ve siyasetin erdeminde haklı yerini almış, gök kubbede gururla yankılanırken, Ülkücü hareket içerisinde bu çağrının değerini fark edememiş küçük bir azınlık, maalesef hala varlığını korumaktadır.

Bu yüzdendir ki; partimizde değişim sloganı altında aranan demokrasi, işte tam olarak Başbuğumuzun “Sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasi” tanımına uymaktadır.

Aday olduğunda demokrasi aramayan, seçildiğinde demokrasi aramayan, atandığında demokrasi aramayan bu zavallı güruh, biraz dinlensin denildiğinde, demokrasiyi ıspanak fiyatına düşürerek, kapı kapı gezmeye başlamışlardır.

Yine üzülerek söylüyorum; “Rüşvet ve hile çiğnenen, çiğnetilen hukuk düzeni” devreye girmiş, Milliyetçi Hareket sahtecilikle ele geçirilmeye çalışılmıştır.

Noter marifeti ile yapılan kanunsuz uygulamalar, çağrı heyetinin hukuku yok sayan işlemleri, vatsap kayıtları derken, Ülkücü olduğunu söyleyen sekiz on kişi, Alparslan Türkeş’i unutmuş, Ülkücülüğün kavgasından vaz geçmiş, Ülkücüyle kavga etmeyi tercih etmişlerdi.

Ve kurultay karaborsaya düşmüş, gereksiz masraflar, yollarda hırpalanan ülküdaşlarımız, Ramazan ayının hürmetini yok saymak. Demokratik bir talep olarak seslendirilen bu rezaletin, intikam hırsı ile devam etmesi her geçen gün kalitesini kaybetmiştir.

Kasıtlı olarak; yanlış ve yalan beyan ve beyanatlarla harekete ikilik sokmaya çalışanlar, Ülküdaşlık hukuku ve kardeşliğini hırpalayanlar, Türklük gurur ve şuurunda habersiz, İslam ahlak ve faziletinden yoksun kişilerdir.

Bu gün Türk milliyetçiliğini oyalayan, ülküdaşlarımızın aklını çelen ve harekete ikilik sokan sayılı kişiler, sizler yok hükmündesiniz.

Cihan bilsin ki; bizler, Türklük şuur ve gururuna, İslâm ahlâk ve faziletine, yoksullukla savaşa, adalette yarışa, birliğe, kardeşliğe, kısacası hak yolu, Allah Yolu'na yapılan çağrıdan vaz geçmedik, geçmeyeceğiz.

Bu muhteşem çağrıyı asırlara yayacak inanç ve mücadele azmimiz gelecek nesillere aktarılarak devam edecektir.

Buna tek engel kıyamettir.