bize hep anlatılır; yanlış biliyorsam düzeltin lütfen...

"peygamberimiz demiştir ki;
sen deveni önce sağlam ca bağla,
sonra da onun kaybolmaması için dua et."
bazı aklıevveller de buyuryorlar,
ve bizleri aklıselime davet ediyorlardı.
"dua edin de, allah bizi bu terör belasından kurtarsın" diye tavsiyelerde bulunuyorlardı.
ya :)
tam bi dolu öfke ile gidip yatayım,
yarın iş var,
daha ülkemin payıma düşen faiz borcunun bir miktarını işverenime kazandırdığımdan düşen vergi ile ve de bana düşen üç otuz parayı zaruri ihtiyaçlarıma harcarken yolunmaya devam edeyim derken,
bu tavsiyeyeler beynimi tırtıklayıverdi,
ne mi oldu?
koptum tabii.
Allah'a dua etmenin usulünü bile bilmeyen adamlar bizlere akıl veriyorsa,
eğer bunların oy verdikleri de bizi yönetiyorsa,
bizim burnumuz BOP'tan çıkmaz (anlarsınız :))
bir zamanlar da,
yapılan uyarılara kulak asmayıp,
3-5  çapulcuya kulak asacak değiliz diyen başbakanlar da görmüştük,
bu seferkiler de aynı çizginin devamıyız dememişlermiydi?

ey vatan!
sanırım artık bize hayalsin.
olsun...
biz seni başkasına yar etmemek için çalışır çabalarız.
bu çabalamayı da Allah'a dua ile süsleriz.
artık o bilir.
ama adetullah tan değildir ki;
bir millet uykuya yatsın da,
sırf dua etti diye Allah onlara yardım eli uzatsın.
çünkü böylesi dua Allah tan kabul görmemiştir.
eğer yanlıştaysam, biri bana doğruyu göstersin.
ama lütfen;
parmağını gözüme sokmasın...

vah benim güzel ülkem vah!..
ne hallere düştün,

seni yönetenler, sana delicesine aşık olanlara efelik ediyor,

ama elin buşt'una boyun eğiyor,

yani, eski dünya yeni dünya, bütün akvam ı beşer bizimle dalgasını geçerken, 
yani şehitler katar katar gelirken,
şehitler kadar yüreğimizi yakan gaziler gelirken,
 bu ülkenin başına geçirilen çuval geçirenlerden,
"istediğimizi aldık hamd olsun"
yani Türk milletini nasıl oyalayıp kandıracağımızı bir kez daha çözdük anlamına gelen veciz sözler
yani yuttuk hamd olsun
 
yahu birileri T.C. devleti topraklarına el koymuş,
vatanımızı savunuyoruz diye her yerde feveran ediyor,
Mehmedime kurşun atıyor,

BUŞT efendiyle biz hala bilgi paylaşıyoruz, ölen şehitlerimizin sayısını merak etmiştir zevat,

Kaç tane vatan evladı kaldığının çetelesini tutuyor gibime geldi,  

şimdi; ben,
"beremi başımdan almayın,
o benim şerefim olacak"
diye şiir bırakıp yola çıkan şehidime mi yanayım?
kör gözüyle gönüllü göreve koşarak bir de bacağından olup aç bitap yaşamını sürdürmeye çalışan gazime mi yanayım?
ya ben derdimi kimlere yanayım?
 
 eğer bu kandan beslenenlerden değilseniz,
çıkın da söyleyin,

ey milletim görev hepimizin desenize,
 artık bir şeyler yapın da şu rezillikten kurtarın ülkemizi...
hadi bizler agresifizdir (bu sizin yumuşaklığınız),
hadi bizler cahiliz (bu da sizin embesilliğiniz),
hadi bizler bu işi beceremedik (neticede bir kedimiz bile olmadı),
peki şimdi ne bekleniyor?
siz neyi bekliyorsunuz?
beyler!
kendinize gelin.
 
 hep anlattılar;
düşman dörtbiryandan yurdumuzu işgal edip milletimizi iğfal ederken birileri de düşmandan icazet, merhamet, iktidar diliyorlarmış.
ben bugüne kadar bu anlatılanların hep miş, mış olduğuna inanmak istemiştim.
bana birileri anlatsın lütfen.
allah aşkına anlatsın.
vatanı olmayanın, namusu olurmu?
vatanı olmayanın, dini olurmu?
oluyorsa da böylemi oluyor?
eğer böyle oluyorsa,
ben istemiyorum.
ey akıl fukaraları! her türlü sorumluluğu başkasına bırakıp,
sonra da allah a rahatça hesap verebileceğinizi düşünüyorsanız,
iki şansınız var;
ya hükmünüz akılsız olarak verilip ara cennete gönderilirsiniz,
ya da aklınız başkasında olduğu için o başkasının gönderildiği dibe yollanırsınız.
yine de dua ediyorum ki;
allah ım,
ne olur,
içimizdeki zalimler için bizi de cezalandırma...
bizi kan üzerinden siyaset yapmakla suçlayan beyler;
aha da kapınıza gelmiş düşman...
 ölü, ya da sürgün mü olacaksınız?
yoksa birlikte mi yaşayacaksınız? :)
dostunuz buşt ve ekibi Irak'ın kuzeyin de kürt devletini kurdu.

Siz tarihi gerçekleri bir kenara bırakıp

Bu duruma seyirci kalarak üç otuz paraya ihale mi kovalayacaksınız?

Yoksa mensubu olduğunuz milletin asaletini ve tarihini hatırlayıp ona göre mi davranacaksınız?

Daha üç yıl önce Irak konusunda bizden yardım isteyenlerden bu gün aynı coğrafya için medet umar duruma düşmüşsek eğer,

birilerinin şapkalarını çıkarıp iyice düşünmeleri gerekir.

"Memleket dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet hatta hıyanet içinde bulunabilirler."

Derken ulu önder sadece siyasi iktidarları kastetmemiştir şüphesiz,

Bürokratik iktidarlar da en az siyasi iktidarlar kadar sorumludur gelinen durumdan

neyse;

gidip yatayım artık,

yarın patronuma para kazandırmam lazım

çok para kazanıp bol vergi ödemeli ki üzerimize düşen faiz yükünü hafifletelim.