Emin Pazarcı ve Tekme Demokrasisi;

Sayın Devlet Bahçelinin huzur istikrar ve güven arayışları birilerini rahatsız etmiştir.

AKP’nin zil sesi Hüseyin Çelik’in startıyla başlayan, ardından malum mahallenin havuzundaki medyacıkların devreye sokulmasıyla devam eden, öfke kontrollerini kaybetmiş, sabırsız ve saldırgan bir grup “çatı adayı” hazmedememiştir.

Elbette; fikri sermayesi, kalemi, tecrübesi ve özgür düşüncesi olmayan bu grup, malum mahallenin dışında nefes alma kabiliyetinden yoksun, sosyal hayatın gerisinde, kendileri için belirtilen güzergâhın dışında hayat bulamayan, akvaryumdaki balık misali, birileri beslemeden yaşayamayan tiplerdir.

Bunlar; kendi mahallelerinden çıkmamış, çıkartılmamış, şehrin temel değerlerini ve diğer güzelliklerini görmemiş, gösterilmemiş zavallı ve acınacak insanlardır.

Talimatla düşünen, talimatla konuşan ve talimatla yazan bu güruh, mahallesinden çıkamadığı için sadece şehirden, ülkeden değil, dünyadan da habersizdir.

Malum mahallede doğup büyüyenler bir nebze makul görünebilirler fakat birde sonradan malum mahalleye taşınanlar var.

Onlar tam acınacak haldeler.

Mesela Emin Pazarcı;

Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’nun adaylığını ve adaylık sürecini oldukça anti demokratik bulmuş.

Başta Sayın Bahçeli olmak üzere, bütün siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının heyecanını görememiş ya da inkâr edecek kadar sorumsuzlaşmıştır.

Eh ne diyelim, malum mahalleye sıkışınca o da mahalleli olmuş, özgür düşüncesi ve fikirleri mahalle sınırlarından dışarıya çıkamıyor.

Böylelerinin aklı fikri muhtardan gelen talimatlarda ya da azaların direktiflerinde.

Emin Pazarcı; yazdığın gazetenin eski nüshalarını bir oku bakalım, ne demokrasiler göreceksin.

Recep Tayyip Erdoğan’ın aday mısınız sorusuna “daha Abdullah Gülle” görüşmedim cevabında, yetkili kurul ya da her hangi bir temas olmadığı, Cumhurbaşkanlığı seçiminin iki kişi arasındaki bir orta oyunu olduğu herkes tarafından anlaşılırken, senin buna demokrasi demen ancak bir mahalleli geleneği olur.

Emin Pazarcı; Başbakan Erdoğan’ın avenesi tarafından tekmelenen vatandaşlarımıza demokrasi dersi verildiğine de inanıyor olabilir.

Yoksa tekme demokrasisi diye yeni bir demokrasi türümü icat ettiniz.

Demek ki, Emin Pazarcının demokrasisinde mahalleli geleneği hâkim olmuştur.

Ona göre “ananı da al git, falanın filanın dölü” gibi kelimeler demokrasimizin vazgeçilmezleri olmuş, toplumsal mutabakat ve huzur arayışı antidemokratik olmuş.

Milliyetçi Hareket Partisi’ni anti demokratlıkla suçlayıp, AKP’ye demokrat yaftası yapıştırman sadece içerisinde zekâ barındırmayan kötü bir mizahtır.

Eğer mizah değilse, akılla bağdaşmayan bir saldırganlıktır.

Elbette ki düşüncelerine karışmam, karışamam fakat salyaların rahatsız ediyor…

Bilmenizi isterim ki, korkunun ecele faydası yoktur, Türk demokrasisi sıkıştırdığınız mahalleden er ya da geç kurtarılacak ve hak ettiği alanın tamamına hâkim olacaktır.