Açıklanan ekonomik veriler incelendiğinde olumlu gelişmeler olmadığı ortaya çıkıyor.

Ayrıca, basında yer alan yorumlardan, konu ile ilgili aktörlerin yorumlarından, Merkez Bankası başkanının açıklamalarından makul ve tutarlı makro hedefleri ihtiva etmeyen orta vadeli bir çerçeve programı açıklanmadan piyasalarda olumlu beklentilerin oluşması hususunda tereddütlerin ortadan kalkmayacağı görülüyor.

Kamu Finansman dengesinin Bütçe ayağında büyük problemlerin olduğu açık. Vergi gelirleri azalıyor. Harcamalar artıyor. Haziran ayında harcama artışı yüzde 25'ler düzeyinde. Haziran ayında yatırım harcamalarında, önemli azalmalar görülüyor. KİT ve Mahalli İdareler açısından da önemli problemler gözüküyor. Sadece TMO'nun Finansman açısından problem yaşayacağı alımlardaki nazlı davranmak isteyişinden anlaşılıyor. Mahalli İdarelerin özellikle belediyelerin problemi zaten belli.

Bütçe açığı resmi söylemlerle 50 milyar TL. Alınan borçlanma yetkisi 70 milyar TL ‘nin üzerinde. Hükümetin borçlanma ile özel sektörün kullanacağı kaynaklara el koyması söz konusu. Açığın azaltılması için son günlerde vergileri artırma gayreti ortada. Bu da dar gelirliyi eziyor. Hazinenin borçlanması altı ayda yüzde 588 artmış. İlk altı ayda bir önceki yıla göre 6.5 milyar TL'den 27.1 milyar TL'ye çıktı. Bütçe açığı ilk altı ayda 23.2 Milyar TL'ye ulaşmış.

Aylık sanayi ciro endeksi Mayıs ayında yüzde 16 azalmış. Enerji sektöründeki azalma yüzde 41. Aramalı imalatında yüzde 24. Sipariş endekslerinde de Mayıs ayında yüzde 20 azalış var. Aramalı imalatındaki azalış yüzde 29. Sermaye malı imalatı ciro endeksinde de azalma yüzde 17.1

İş yeri sayısı olarak kullanılan üretim kapasitesinin yüzde 25'i, yüzde 50'nin altında kapasite ile çalışıyor. Yüzde 50'nin altında kapasite ile çalışan sektörlerde gıdada yüzde 46, tekstilde yüzde 30, kimyasal maddelerde de yüzde 30 dur.

Aylık sanayi üretim endeksi Mayıs ayında bir önceki yıla göre yüzde 17.4 azalış göstermiş. En fazla düşme yüzde 36 ile sermaye malı imalatında. Ara malındaki üretimdeki azalışı yüzde 19.5, enerji sektöründe yüzde 8, imalat sanayinde yüzde 19.

Tabii ki Hükümet eskiden ekonomik gelişmeleri 2002 yılı ile rakamları mukayese ediyordu. Şimdi bir yıl öncekine göre bile değil bir ay öncekine göre mukayese etmeye başladı.

İşsiz sayısı 1 300 000 azalmış. Her 4 gençten biri işsiz. Şehirlerde her 3 gençten biri işsiz.

İhracat yüzde 30'lar düzeyinde azalıyor. İthalatta azalıyor. Haziran ithalatındaki gelişmeyi hükümet izah etmiyor. İhracat ve üretim ithalat yapmadan yürümüyor. Tarımın durumu içler acısı. Çiftçinin hali perişan. Girdilerin fiyatları alabildiğince artmış. Ürünü para etmiyor ve yok fiyatına satılıyor. Satılırsa parası ödenmiyor. Hacizler artıyor.

Kısacası, Hükümetin uygulamaları ve ekonomik gelişmeler beklentilerin kısa sürede olumluya dönmeyeceğini gösteriyor.