Kamu bankalarından 1 Haziran'da yapılan ortak açıklamada, konut kredilerinin sıfır veya birinci el dairelerde tarihin en düşük seviyesinde, yüzde 0,64, ikinci elde ise yüzde 0,74 olacağı belirtilmişti. Kredi taleplerinin kabulüne 2 Haziran'da başlanmıştı.

"Tarihi fırsat" olarak nitelendirilen, ilk yıl ödemesiz ve 180 ay vade gibi seçenekler sunan kredi kampanyasına, bir haftalık süreçte büyük ilgi oldu. Böylece yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle konut satışında yaşanan durgunluk yerini hareketliliğe bıraktı.

Sektör temsilcileri, kredi faizlerinin düşmesinin ardından konuta ilginin yüzde 50 arttığını, satılık dairelerin müşteriyle dolup taştığını ancak bazı ev sahipleri ve gayrimenkul şirketlerinin haksız zam yapması ve tüketicide yeterli peşinat bulunmaması gibi nedenlerle talebin satışa dönüşme oranının düşük kaldığını belirtti.

- "Talebin satışa dönme oranı düşük kaldı"

İstanbul Emlakçılar Odası Başkanı Nizameddin Aşa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kredilerin düşmesi sonrası satılık konuta ilginin yüzde 50'ye varan oranda arttığını, özellikle orta gelir grubunun ciddi konut talebi bulunduğunu söyledi.

Bazı ev sahipleri ve gayrimenkul şirketlerinin haksız zam yapması yüzünden ev almak isteyenlerin hayal kırıklığına uğradığını ifade eden Aşa, şöyle devam etti: 

"Ayrıca, düşük faizli ve 180 ay vadeli krediyi duyanlar, ev almak için satılık konutları doldurup taşırdı. Fakat talep edenlerin önemli bir bölümünde yeterli peşinatın olmadığını da görüyoruz. Satılık konuta ilgi yüzde 50 arttı ancak haksız zam ve yeterli peşinat bulunmaması nedeniyle bu ilginin satışa dönme oranı yüzde 5-10'da kaldı." 

Şu anda piyasada bir köpük olduğunu ifade eden Aşa, bu yangının söneceğini, köpüğün gideceğini, haksız zam yapanların konutlarını istedikleri fiyatlara satamayacağını söyledi.

- "Az katlı, balkonlu ve bahçeli konutlara ilgi arttı"

Demand Grup İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Atalay Demirbaş da yüksek kredi faizi nedeniyle son yıllarda ertelenen konut talebinin, 2019'un son çeyreğiyle birlikte harekete geçtiğini ancak salgınla birlikte sektörde martta tekrar durgunluğun başladığını ifade etti.

Tekrar beklemeye geçen talebin, kamu bankalarının başlattığı tarihin en düşük oranlı kredi kampanyasıyla hareketlendiğini belirten Demirbaş, şu bilgileri verdi:

"Hem yatırımlık hem oturumluk konut talebi var. Tüm konut tiplerine rağbet oluyor ancak en yüksek talep 3+1 ve 4+1 dairelere. Konutta yaşanan hareketlilik, 200'den fazla sektöre yansıyor. Sadece inşaatı yapmak için kullanılan malzemeleri bir yana bırakırsak daire alanlar mobilya, aksesuar, halı gibi çok farklı eşya alıyor. Taşırken nakliyeci kazanıyor. Yani konut sektörü hareketli olursa ekonomimiz kazanıyor."

- "Bir yıllık satışı 2 ayda yapabiliriz" 

Atalay Demirbaş, salgın sonrası özellikle bahçeli, balkonlu ve az katlı dairelere talebin arttığını aktararak, "Haksız zamların önüne geçilir, bankalar bu oranları sağlamaya devam ederse bir yılda yapılamayan daire satışını 2 ayda yapabiliriz. Bu satışların olması yastık altındaki paraların ekonomiye kazandırılması açısından da çok önemli." diye konuştu. 

Haksız zam yapan ev sahipleri ve gayrimenkul şirketlerine tepki gösteren Demirbaş, "Herkes konutun nerede ne kadar olduğunu biliyor. Fiyatı suni olarak yükselen konutlar talep görmeyecek, elde kalacak." dedi.