Tarım ve Orman Bakanlığı, İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) düzenlediği basın toplantısı esnasında gündeme getirdiği ‘Buğday İthalatı’ konusu ve ‘Tohumculuk Kanunu Türk tarımının Sevr Anlaşmasıdır’ iddiaları hakkında açıklama yaptı.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan’ın geçtiğimiz gün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında yaptığı, buğday ithalatı ve tohumculuk kanunu hakkındaki konuşmaları sonucunda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından konuyla ilgili açıklamalarda bulunuldu. ‘Buğday İthalatı’ ve ‘Tohumculuk Kanunu Türk tarımının Sevr Anlaşmasıdır’ iddialarına TÜİK verileri ışığında cevap veren Bakanlık, “Türkkan’ın iddiaları doğru değildir. Buğday ve tohumculuk sektörüne ilişkin resmi veriler, bu asılsız iddiaların, kasıtlı ve yıpratma amacı taşıdığını da ortaya koymaktadır. Bakanlığımızca yürütülen projeler ve çalışmalar ve üretime yönelik teşvikler ile çok sayıda tarım ürününde dünya liderliğimiz devam ediyor. Türkiye, buğday unu ihracatında dünyada birinci, makarna ihracatında ikinci sıradadır. Ülkemiz, buğday iç tüketimi tamamen yerli üretimden karşılanmaktadır. 2019 yılında 19 milyon ton olan buğday üretimimiz, 2020 yılında yüzde 7,9 artış ile 20,5 milyon ton olarak beklenmektedir” açıklamasında bulundu.

Buğdayda, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında ihracat bazlı yurtdışı temin yapıldığının da altı çizilen açıklamada, "İthal edilen buğday; un, makarna, irmik ve benzeri işlenmiş ürün olarak, tekrar ihraç edilmekte, ülkemize döviz girdisi sağlanmaktadır. 2019 yılında; 7,5 milyon ton buğdayın karşılığı olan mamul madde ihracatı yapılmıştır. Türkiye tohumculuk sektörü de kendi ihtiyacı olan tüm tohumluğu üretecek güç, yetenek ve kapasiteye sahiptir. 2006 yılında çıkarılan 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu ile Ülkemiz Tohumculuk Sektöründe Özel Sektörün örgütlenmesi ve üretim sürecinde hızla yer almasıyla sertifikalı tohumluk üretimi 2020 yılı itibariyle 1 milyon tonun üzerine çıkmıştır. Son yıllarda tarımda kaydedilen gelişmeler sayesinde; üretimde, verimde, kalitede ve ihracatta artışlar gerçekleşmiştir. Ülkemiz tohumluk konusunda kesinlikle dışa bağımlı bir ülke değildir” ifadelerine yer verildi.

Türkiye’nin dünyanın en büyük üretici ve ihracatçılarından biri olduğuna dikkat çekilen yazılı açıklama şu şekilde devam etti:

“Üyesi bulunduğumuz Dünya Ticaret Örgütü kuralları gereği her ülkeye tohum satabilmekte ve ihracat yaptığı pazarların talep çeşitliliği ve serbest pazar gerekleri doğrultusunda nihai ihraç ürününe dönüştürmek amacıyla tohumluk ithalatı yapmaktadır. Son yıllarda uygulanan politikalar neticesinde sertifikalı tohum ile sertifikalı fidan üretimi ve ihracatta büyük artışlar sağlanmıştır. 2002-2019 döneminde; sertifikalı tohum üretimi 145 bin tondan 8 kat artış ile 1 milyon 134 bin tona, tohum ihracatımız 17 milyon dolardan 9 kat artışla 149 milyon dolara, İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 31 iken yüzde 86 seviyesine yükselmiştir. Yurtiçinde kullanılan sertifikalı tohumluk miktarının yüzde 96 ‘sı yerli imkânlarla yurtiçinde üretilerek karşılanmaktadır. Ülkemizde tohumculukla ilgili faaliyette bulunan firmaların tamamı Bakanlığımız tarafından yetkilendirilmekte ve kayıt altına alınmaktadır. Hâlihazırda bunların sayısı 939’dur. Sermaye durumuna göre; bu firmalardan 879’u yerli, 40’ı yabancı ve 20’si de yerli-yabancı ortaklığı şeklindedir. Bu şirketler sadece üretim yapmakla kalmayıp aynı zamanda kendi kaynakları ile yerli çeşitler de geliştirmektedir.”

(Emin Kuvat/İHA)