Duyarsızlık Virüsüne yakalandık!

Ülkede terör var,

Ülkede şehit var,

Yüreği yanan analar,

Bağrına taş basan babalar,

Yavuklusunun yolunu bekleyen gelinler,

Şehit babanın kundakta yetim bıraktığı evlatlar var,

Var.

Var olmasına var da,

Söyleyin Allah aşkına hanginizin umurunda?

*

Gün geçmiyor ki; Bir çatışma, bir şehit haberi almayalım.

Gün geçmiyor ki; Sıra sıra dizilmiş şehit tabutları görmeyelim.

Gün geçmiyor ki; Ana, baba, eş ve evlatların feryatlarını duymayalım.

Ülkemizin Cumhurbaşkanı şehit ailelerine; “Ne mutlu size diye” dalga geçer gibi açıklama yaparken…

Ülkemizin Başbakanı; “Bu topraklar şehit kanlarıyla yoğrulmuştur, yoğrulmaya da devam edecektir” deyiveriyor.

Evet, onlar bunları demesine diyor da,

Söyleyin Allah aşkına hanginizin umurunda?

*

PKK’lı teröristler yol kesip kimlik kontrolü yapıyormuş,

PKK’lı teröristler ülkemizin doğu ve güneydoğu illerinde özerklik ve fili yönetim değişikliği yapıyormuş,

PKK Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerde bomba patlatıp, attığı Molotoflarla sivil vatandaşları yakıyormuş,

PKK yıllardır topla tüfekle elde edemediğini, 13 yılda AKP iktidarından “Açılım, Çözüm, Barış, Analar Ağlamasın” diyerek “kandıra kandıra” alıyor…

Ama iktidar çıkmış halen “sabrımızı test etmeyin” türküsü söylüyor.

İktidar söylemesine söylüyor da,

Siz söyleyin Allah aşkına bunlar hanginizin umurunda?

*

Hatırlar mısınız?

Beş yıldızlı otellerde viski kebap yaparak,

“Çözüm şöyle güzel, Öcalan böyle iyi insan” diye dolaşan,

Akil adı altında bir aklıevveller sürümüz vardı.

Mesela onlardan Orhan Gencebay;

Geçtiğimiz günlerde Tayyip beyin elinden ödülünü alıp evine gitti.

Mesela Kadir İnanır;

Keçilerle reklam çekip kesesini dolduruyor.

Mesela Hülya Koçyiğit;

Kendisinden uzun zamandır ses soluk çıkmıyor.

Mesela o kadar sözde ilim, bilim insanı ve anlı şanlı profesörlerden artık çıt bile çıkmıyor.

Tamam, bunların hiçbirinden ses çıkmasına çıkmıyor da…

Söyleyin Allah aşkına hanginizin bunca olan bitenden sonra çıtı çıkıyor?

*

Ey “vatan sana canım feda” diyen büyük millet,

Neredesin?

Ey “söz konusu vatansa gerisi teferruattır” diyen yüce ulus,

Neredesin?

Ey “toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır” diyen kararlı toplum,

Sen neredesin?

Bunca olup bitene yüreğin yanmıyor,

Kalbin sıkışmıyor,

İsyanın yükselmiyor mu?

“Ben buradayım” diyorsan eğer,

O zaman söyler misin neden sesin çıkmıyor?

*

Ama sende “çeken çeksin cefasını, ben sürerim sefasını” diyor,

Ülkende oluk-oluk akan kanı görmüyorsan,

Sana ne diyeyim ki,

Ne söylenecek bir sözüm,

Ne de edilecek bir lafım kaldı lügatimde.

Onun için de, son sözü şehitlerimize söyleyeceğim;

“Nur içinde yat şehidim…

Bilesin ki senin annen ağlarken…

Ben gülmekten utanıyorum.

Nur içinde yat şehidim…

Bilesin ki senin baban eve ekmek götürmek için Pazar yerinde hamallık yaparken,

Ben yemekten içmekten utanıyorum.

Ve hepsinden önemlisi yüce şehidim…

Sen bu vatan, millet ve bayrak uğruna canını vermişken,

Ben en çok ta seni unutanlardan utanıyorum.”

Tüm şehitlerimizin mekânı cennet olsun!