CRANS-MONTANA

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, İsviçre'nin Crans-Montana kentinde gerçekleştirilen Kıbrıs Konferansı'nın sonuç alınamadan sona ermesinin dünyanın sonu olmadığını belirterek, "Biz Kıbrıs'ta hak ettiğimiz ve alnımızın akıyla onurlu bir toplum olarak yaşamanın yollarını bulacağız. Bunu başaracağız." dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, konakladığı otelde düzenlediği basın toplantısında, Kıbrıs'ta kapsamlı çözüme ulaşılması için 12 Ocak'ta Cenevre'de düzenlenen ilk oturumla başlayan Kıbrıs Konferansı'nın yeni oturumunun sonuca varılamadan sona ermesini değerlendirdi.

Müzakerelerin sonucunda Kıbrıs için bir çözüm haberini ulaştıramamaktan duyduğu hayal kırıklığını dile getiren Akıncı, şöyle konuştu:

"Bunun için elimizden geleni yaptık. Yaptığımıza inanıyoruz. Vicdanen müsterihiz. Manen üzüntülü olmakla birlikte rahatız. Ancak 'Bizim neslin son denemesidir' dediğim bu uğraşının ne yazık ki başarıyla sonuçlanmasını sağlayamadık. Dolayısıyla sözlerime olumlu bir haberle başlayamayacak olmanın elbette burukluğunu yaşıyorum."

Akıncı, konferansa ilişkin detaylar verdiği basın toplantısında, daha geniş değerlendirmeyi adaya gittikten sonra yapacağını söyledi.

"Maalesef olumsuz sonuçlandı"

Garantör ülkelerle birlikte gerçekleşen 5'li konferansın en büyük mimarının Kıbrıs Türk tarafı olduğunu belirten Akıncı, "Eğer bizim bu konuda istikrarlı ve inatçı çabalarımız olmasa inanın bu süreç buralara kadar gelemezdi, gelemeyecekti. İki tarafında kazanacağı bir ortam yaratmak mümkündü. O noktaya çok yaklaşıldı. Ancak iki tarafında kaybettiği bir noktada bu iş maalesef olumsuz sonuçlandı." diye konuştu.

"Bütün çalışmalarımızı eşitlik, güvenlik, özgürlük içinde yaşanacak, iki kesimli federal bir yapıyı kurmak için sürdürdük." diyen Akıncı, bu niteliklerin olmayacağı bir yapıyı da içlerine sindiremeyeceklerini ve Kıbrıs Türk halkına da bunu öneremeyeceklerinin altını çizdi.

'Güvenlik ve Garantiler

" vurgusu

Akıncı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in konferansta, toprak, siyasi eşitlik, mülkiyet, Türk ve Yunan vatandaşlarına eşdeğer muamele, güvenlik ve garantiler gibi başlıkları masaya koyduğu bilgisini paylaştı.

Akıncı, Guterres'in, Kıbrıs müzakerelerinin en kritik maddelerinden "Güvenlik ve Garantiler

" konusunda her iki tarafı da tatmin edecek yaklaşımların söz konusu olabileceğini söylediğini aktardı.

Bu anlamda 'Güvenlik ve Garantiler

" konusunda yeni mekanizmaların da devreye konulabileceğini ve bu yeni sisteme adaptasyonun yapılabileceğini ifade eden Akıncı,"Kısacası mevcut 'Güvenlik ve Garantiler

" sisteminin yerine yenisinin getirilebileceği düşüncelerini paylaştı." dedi.

Akıncı, BM Genel Sekreterinin adadaki askerlerin mevcudiyetini de başka bir paket halinde değerlendirdiği bilgisini paylaştı.

Toprak konusuyla ilgili Guterres'in kendilerinden beklediği açılımı yaptıklarının altını çizen Akıncı, dönüşümlü başkanlıkla ilgili Rum tarafının bu kavrama tamamen karşı olduğunu beyan eden yazılı bir metin sunduğuna dikkati çekti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, Rum tarafının konferansı ısrarla sadece "Güvenlik ve Garantiler

" konusunun ele alındığı bir konferans yapmak için çaba sarf etmesini eleştirdi.

"Türkiye bu konularda istekli davrandı"

Rumların konferansın başından itibaren adada "sıfır asker, sıfır garanti" söyleminden vazgeçmediğini vurgulayan Akıncı, konferansın Rumların aynı söylemiyle bittiğini kaydetti.

Akıncı, "Bu çerçevede şunun altını çizmemde yarar var: 'Türkiye bu konuda hiç yardımcı olmadı, hiç bu konularda adım atmadı, hiç açılım yapmadı', bu nereden çıkarsa çıksın doğru bir haber ve doğru bir yaklaşım değildir. Doğrusu, Türkiye bu konularda istekli davrandı. Bu konularda adım atmaya hazır olduğunu ve daha da fazlasını yapabileceğinin sinyallerini Genel Sekreter'e de verdi. Dün akşamki toplantıda da bunlar gündeme geldi. Bunun ötesinde askerde ciddi bir indirimin olacağı zaten öteden beri biliniyordu." değerlendirmesinde bulundu.

"Rumların bavulları hazırdı"

Dün gece düzenlenen resmi yemekli toplantıda çözüme ulaşmak için konferansın, başbakanların da katılımıyla bir kaç gün daha devam ettirilmesi teklifinde bulunduğunu ifade eden Akıncı, "Biz masada bu önerileri yaparken bavullar o tarafta (Rum tarafında) hazırdı. Bizim bavullarımız değil, başkalarının bavulları bu sabah erkenden ayrılmak için hazırdı. Herhalde uçak saatleri de belliydi." ifadelerini kullandı.

"Bu süreç bir daha gelmez"

Konferans sonrası adada yaşanacak süreçle ilgili soruyu cevaplayan Akıncı, "Her şey olabilir ama bu süreç bir daha gelmez. Bu fırsat penceresi, çok çok önemli bir pencereydi. Benim 2016 sonu hedefim boşuna değildi. Gelişmeler maalesef bunu doğruladı. 2017'ye sarktıkça bu işlerin hep zorlaşacağını hep söyledim. Güney'de de seçimler yaklaştıkça çözüm ihtimali uzaklaştı." şeklinde konuştu.

İsviçre'deki Kıbrıs Konferansı 28 Haziran'da başlamıştı. Kıbrıs müzakereleri Cumhurbaşkanı Akıncı'nın göreve gelmesinin ardından BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide'nin ara buluculuğunda Mayıs 2015'te yeniden başlamıştı.

Müzakereler, "Ekonomi", "Avrupa Birliği"
, "Mülkiyet"
, "Yönetim-Güç Paylaşımı"
, "Toprak" ile "Güvenlik ve Garantiler

" olmak üzere 6 temel başlıktan oluşuyordu.