Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin Latin Amerika ve Karayip ülkeleriyle ortaklığının çok boyutlu iş birliğine olanak tanırken küresel çabalarının da daha adil bir dünya ile kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlayacağına dikkati çekti.

Çavuşoğlu, Şili'de yayımlanan "El Mercurio" gazetesi için kaleme aldığı makalede 1923'te kurulan yeni Türkiye Cumhuriyeti'ni tanıyan ilk Latin Amerika ülkesinin Şili olduğunu minnetle hatırladıklarını belirtti.

Bakan Çavuşoğlu, iki ülkenin 1926'da imzaladığı Dostluk Anlaşması'nın ardından ikili ilişkilerini somut bir ortaklığa dönüştürerek bugüne kadar geldiğini vurguladı.

Dünyanın farklı bölgelerindeki iki ülkeyi ortak değerlerin birleştirdiğini kaydeden Çavuşoğlu, "Ortaklığımızı yeni seviyelere çıkarma zamanı geldiğini düşünüyoruz. Gelecek vaat eden bu ortaklığın, ekonomik, ticari ve siyasi ilişkilerimizin tüm potansiyelini ortaya çıkarabileceğimiz yeni boyutlar açacağına inanıyoruz." ifadelerine yer verdi.

İki ülkenin 2016'da ilişkilerinin 90. yılını kutladığını, Türkiye ile Şili arasındaki ilişkilerin mükemmel olduğunu ve iş birliğinin istikrarlı bir şekilde geliştiğini belirten Çavuşoğlu, Türkiye'nin Şili'nin eski devlet başkanlarından Ricardo Lagos'u 2004, Sebastian Pinera'yı da 2012'de ağırlama şerefine nail olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2016 yılı başında Şili'yi ziyaret ettiğini anımsattı.

Bölgesel ve küresel siyasi ortamı şekillendirmede aktif rol alma konusunda son derece istekli olan Türkiye'nin, Latin Amerika ve Karayip ülkeleriyle ortaklıklarını güçlendirmeye çabaladığına değinen Çavuşoğlu, "Ortaklığımız çok boyutlu bir iş birliğine olanak tanırken küresel çabalarımız da daha adil bir dünya ile kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağlayacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Şilili mevkidaşı Heraldo Munoz'un geçen yıl Ankara'da düzenlenen 8. Büyükelçiler Konferansı'nda yaptığı konuşmada belirttiği gibi, dünyanın giderek daha karmaşık bir hal aldığına dikkati çekti.

Terör, siber saldırılar, salgın hastalıklar, insani krizler, ayrımcılık, nefret suçları, farklı dinlere ve kültürlere karşı hoşgörüsüzlük, iklim değişikliği, fakirlik ve kıtlık gibi meselelerin küresel barışı, en önemlisi de insanlığın kendisini tehdit ettiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, bu zorlukların ancak küresel ailenin iyiliği için daha iyi bir iş birliği ile aşılacağının altını çizdi.

Bu bağlamda Türkiye'nin ülkelerindeki iç savaştan kaçan Suriyelilere yönelik açık kapı politikası izlediğini, 3,2 milyondan fazla Suriyeliye kucak açarak 30 milyar dolar harcama yaptığını hatırlatan Çavuşoğlu, Şili'ye de muhtaç Suriyelilere yardım eli uzattığı için teşekkür etti.

Şili Devlet Başkanı Michelle Bachelet'in ülkeye gelen Suriyeli mültecileri bizzat karşıladığına işaret eden Çavuşoğlu, "Şili'nin insani desteği ve kararlı duruşu, Suriye'ye çok daha yakın bölgelerdeki yardım eksikliği göz önüne alındığında büyük değer taşıyor." görüşünü paylaştı.

"Uzak coğrafyalarda bulunmalarına rağmen Latin Amerika ve Karayipler, Türkiye'nin çok yönlü ve çok boyutlu dış politikasında önemli bir rol oynuyor." ifadesini kullanan Çavuşoğlu, Türkiye'nin bu bölgelerdeki dostlarıyla daha yakın ilişkiler kurmak istediğini ifade etti.

Türkiye Latin Amerika'da diplomatik ağını artıracak

Türkiye'nin bölgede 13 büyükelçilik ve 1 başkonsoloslukla hizmet verdiğini, bölge ülkelerinin de Ankara'da 12 büyükelçiliği olduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin gelecek yıllarda bölgedeki diplomatik misyonlarının sayısını artırarak bölge ülkeleriyle ilişkilerini derinleştirmek istediğini aktardı.

"Şili, Latin Amerika ve Karayipler'e yönelik politikamızda temel ortaklarımızdan ve bölgede en güçlü ilişkilere sahip olduğumuz ülkelerden biridir. Şili, Türkiye'nin Latin Amerika'daki en büyük 4. ticaret ortağı ve serbest ticaret anlaşması imzaladığı tek Latin Amerika ülkesidir." bilgisini paylaşan Çavuşoğlu, iki ülkenin savunma endüstrisi iş birliği alanında da önemli ilerleme kaydettiğini vurguladı.

2000'lerin başında sadece 1 milyar dolar olan ticaret hacminin 2016'da 8 milyar doları aştığını, Türk Hava Yollarının bölgede 6 noktaya uçtuğunu kaydeden Çavuşoğlu, Türkiye'nin iki kıta arasında sosyokültürel köprü olarak gördüğü çok sayıda gence burs sağladığını anlattı.

Çavuşoğlu, çok katmanlılığa inanan Türkiye'nin bu bağlamda bölge ile kurumsal ilişkilerini geliştirmeye çabaladığını, bu amaçla başta Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu (CELAC), Amerikan Devletleri Örgütü (OAS) olmak üzere tüm bölgesel kurumlarla ilişki yürüttüklerini belirtti.

Bölgede sürdürülebilir ilişkiler ve iş birliğine büyük önem verdiklerini ifade eden Çavuşoğlu, Meksiko ve Bogota'da ofis açan Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) aracılığıyla Türkiye'nin bölgedeki kalkınma yardımı projelerine 8,4 milyon dolar aktardığını açıkladı.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu makalesini şöyle sonlandırdı :

"Şili, Latin Amerika'ya yaklaşımımızda önemli rol oynamaktadır. Şili'yi siyaset, ekonomi ve kültür gibi hayatın her alanında önemli ve güvenilir bir ortak olarak görüyoruz. İki ülkenin ortak değerleri, sadece siyasi alanla sınırlı değildir. Türk ve Şili halklarının dünya görüşleri, felsefesi ve farklı kültürleri basitçe fakat kapsamlı şekilde kucaklama tarzı, birbirine benziyor. Nazım Hikmet'in yakın arkadaşı Pablo Neruda'nın dediği gibi, 'Sevgi, ne varlık ne elmaslar ne de hediyelerdir, sevgi, kendini etrafındaki dünyayla paylaşmaktır.' İki ülke arasındaki coğrafi uzaklık, güçlü ilişkilerimizi ilerletme ve iş birliğimizi güçlendirmenin önünde bir engel olmamalıdır. Türkiye, Şili ile mükemmel ilişkilerini iki ülke halkının, özellikle de gelecek umudu genç nesillerin iyiliği için geliştirmeyi ve daha da ileri taşımayı samimiyetle arzu etmektedir."