Dik dur eğilme yandaşların seninle Sultanım

 

Açılım kelimesi…

Milli birlik ve beraberlik cümlesi…

Barış ve Çözüm tümcesi…

Dahası “ballandıra, ballandıra” anlatılan,

“Analar ağlamasın” hikâyesiyle.

Hiç düşündünüz mü?

AKP 12 yılda ülkeyi “nereden- nereye” getirdi.

*

Ve yine hiç düşündünüz mü?

Bölücülerin davul zurna eşliğinde,

Kurulan çadır mahkemeleriyle,

Türk milletine “Habur travması” yaşattığı,

O rezalet gününden bu yana,

PKK, AKP’den istediği neyi alamadı?

*

“Ben olsam asardım” fasa, fisolarından sonra,

Ortada ne onur kaldı, ne gurur.

“PKK ile görüşen şerefsizdir” duruşundan sonra,

Ortada ne şeref kaldı, ne duruş.

Ne diyelim;

“Dik dur eğilme yandaşların seninle” Sultanım.

*

PKK’ya verilen bu kadar tavizden sonra,

16 Türk Devleti askeriyle,

“Saltanat Sarayı” merdiveninde “Dombıra” çaldırıp,

Yıkmaya çalıştıkları 17’nci devletimize ”Cumhuriyetin reklam arası” diyenler,

Ne yazık ki,

MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin deyimiyle,

PKK’nın “Dümbeleği” haline geldiler.

*

DNA’sı bozuk vatan hainlerine,

Cizre gibi ülkenin bir bölümü,

“Açılım” teslimiyetiyle, altın tepside sunulmuş durumdayken,

Birileri Ortadoğu’ya bakıp “cihan devleti” hayali kuruyor,

Bir diğeri ise 7 Haziran seçimlerinden sonra,

“Diyarbakır’da Kürt Parlamentosu kuracaklarını” söylüyor.

*

Anayasanın 3. Maddesi;

“Türk devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bütündür” diyor.

Terör örgütü bölgede kendi paralel devletini kuruyor.

Yetmiyor,

Esas devletin asıl yöneticileri,

Ya Öcalan’ın itibarını, ya da Kandilin otoritesini korumaya çalışıyor.

Sorarım sizlere,

Devletin ayağa düştüğü yere huzur, istikrar, barış ve çözüm gelir mi?

*

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devletinin,

Düştüğü ve düşürüldüğü duruma bakar mısınız?

Şimdi bu tabloya bakarak,

Kaçınız ülkenin bölünmez bütün olduğuna inanırsınız?

Unutmasınlar ki;

17-25 Yolsuzluk ve Rüşvet skandalı gibi,

Utanç verici bu tablonun da vebali,

Ülkeyi yönetenlerin boynunda asılıdır.