Dicle Tıp Fakültesinde esrarengiz ölümler!

Televizyon haberlerinde dinleyip,

Gazete satırlarında okuyunca,

Tek kelimeyle kanım dondu.

Haber şöyle diyor;

“Dicle Tıp Fakültesi’ne getirilen hafif yaralı asker ve polisler bile sağ çıkamıyor.”

Son derece vahim,

Ve son derece korkunç bir iddia!

 Konuyu MHP İstanbul Milletvekili İzzet Ulvi Yönter,

Verdiği soru önergesi ile TBMM gündemine taşıdı.

Ve Sağlık Bakanı’na sordu;

1.. “Hastanelere personel adı altında sızan örgüt yandaşlarından haberiniz var mı?”

2.. “Bu konuda açılmış bir soruşturma var mı?”

3.. “ Dicle Tıp Fakültesi hastanesinde tedavi altına alınıp ölen ve tedavi edilerek taburcu edilen terörist sayısı ne kadardır?”

*

Öğretmenlerin çatışmalar nedeniyle,

Diyarbakır’ın Sur ilçesinden çekildiği gün;

“Sağlık görevlilerini bölgeden çekmek vatan hainliğidir” diyen Bakan Müezzinoğlu,

Aradan günler geçmesine rağmen,

Ne soru önergesine cevap verdi,

Ne de gazete ve televizyonlarda haber olmuş ve somut örneklerle gündeme taşınmış bu iddialara.

Deniliyor ki;

Çatışmada yaralanmış bir astsubay var,

Olay yerine çağrılan helikoptere bindirilen Astsubay,

En yakın üniversite hastanesine götürülüyor.

Sonraki günlerde durumu iyiye giden Astsubay,

Servise alınarak taburcu edilme işlemleri başlatılıyor.

Ama o da ne?

Bir anda Astsubayın şehit olduğu haberi geliyor.

*

Sadece bu da değil,

Çok sayıda asker ve polis ailesi anlatıyor…

Daha önce bölgede çalışıp, sonradan tayin olmuş sağlık görevlileri anlatıyor…

Akıl sır ermeyen bu ilginç ölümlere şahit olan bazı hastane çalışanları anlatıyor…

Diyorlar ki;

Gece vakti getirilen yaralı askere, mütehassıs doktor yerine nöbetçi doktor kasıtlı olarak gecikmeli müdahale ediyor.

Ve yine diyorlar ki;

Acil serviste çalışan filanca hemşirenin kız kardeşi geçen sene örgüte katıldı…

Filanca doktor geceleri örgütün gizlendiği mağaralara gidip geliyor…

Hastaneye terörist cenazesi geldiğinde olağanüstü ilgi gösteriliyor…

Ağır yaralı asker ve polislerin müdahaleleri kasıtlı olarak geciktiriliyor…

İddialar, ithamlar, ifadeler…

Sonuç?

Soru önergesine bile verilemeyen cevaplar.

*

Aslında yıllar yılı terörist kadrosunun,

Birçok kurum ve kuruluş içerisinde var olduğunu biliyorduk…

Ancak bu kez ilk defa,

Doğrudan koca bir fakülte hastanesinin,

Zan altında kaldığını görüyor,

PKK’nın kalleşçe saldırılarının,

Yandaşları tarafından hastane odalarında,

Başka kalleşliklerine rastlıyoruz.

Peki, Sağlık bakanımız ve iktidarımız ne yapıyor?

Başkanlık sistemine hayır derseniz,

“Kaostan kurtulamazsınız” diyerek,

Türk milletini “tehdit” etmeye devam ediyor.

Ne güzel memleket değil mi?