Bu kadar istikrar bizi bozmasın

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan Diyor ki;

“Geçen Temmuz ayından bu yana 355 şehit verdik.”

355 şehit.

355 vatan evladı.

355 ana kuzusu.

355 eş, dost, arkadaş.

Yani 355 sadece bir rakam değildir.

“Yan gelip yatma yeri” değildir.

“Üç beş Mehmet öldü diye meclis mi toplanır” zihniyeti değildir.

Hele ki “kelle” hiç mi hiç değildir.

*

Ama muktedirler için fark etmez.

İster kelle, ister kaos.

Yeter ki İstikrar sürsün onlar yürüsün”.

Açlık ve yoksulluk sınırında yaşayan insanlarla dalga geçmek,

Her gün çığ gibi büyüyen işsizliği ciddiye almamak,

Yolsuzluk ve hırsızlığa engel olamamak,

Hepsinden önemlisi de,

Milleti salak yerine koymak,

Her halde bu olsa gerek.

Ülkede hırsızlık, hayâsızlık, sapıklık, ahlaksızlık ve mezarlıklar bu kadar çoğalmışken,

Allah aşkına,

Sizce bunlar hangi istikrardan bahsediyor?

*

“Ortadoğu’nun lider ülkesi biziz” sloganları atan “ak” iktidarın…

Etrafında “kara” Barzani’den başka dostu kalmamışken.

Sıfır sorun ve stratejik derinlik yaygaralarından…

Suriye, Rusya ve İran ile savaşın eşiğine gelmişken.

Millet olarak “canlı bomba” korkusuyla, AVM, Metro, Belediye otobüsü ve futbol maçlarına gidemezken!

Ülkemizde istikrar var öyle mi?

Ne denilebilir ki,

“Reza hayırsever iş adamıdır” diyen Cumhurbaşkanından…

“Reza Türkiye’nin meselesi değildir” diyen Cumhurbaşkanına.

 “Ey ABD, ya biz ya PYD” diyen Cumhurbaşkanından…

PYD’ye terörist demedi diye ABD ile aramızı bozamayız” diyen Dış işleri Bakanına.

Çark etmenin adı istikrar oldu öyle mi?

*

“Düşüncesi düşüncemizdir. Öcalan Türkiye’nin önünü açıyor” diyerek, terörist başını meşru gören Başbakan yardımcısından…

“Ben olsam bende dağa çıkardım” diyerek, teröristi meşrulaştıran bir başka Başbakan yardımcısına.

Bebek katiline “sayın” demek istikrar oldu öyle mi?

“Dört yüzü vermezseniz kaos olur”  diyerek patlayan bombaları legalleştiren Sağlık Bakanından…

“Bir kereden bir şey olmaz” diyerek, çocuk tacizini legalleştiren Aile bakanına.

İnsanlar ölsün, çocuklar taciz edilsin, istikrar sürsün öyle mi?

“Maliyeti 20 milyonu bulan 1100 odalı Beştepe Sarayı için çerez parası” diyen Maliye Bakanından…

“Gözünüzü toprak doyursun, 800 TL çok iyi para” diyen Çalışma Bakanına…

Bal tutan parmağı yalamak istikrar oldu öyle mi?

*

Pes ki pes, yuh ki yuh!

Devlet malını hortumlamayı deniz,

Vergisini zamanında ödeyeni keriz gören sisteminizle,

Mecliste yandaş iş adamlarının vergilerini sıfırlamak istikrar öyle mi?

Kadere bak ki,

“Milletin A… koyacağız” diyen edepsiz iş adamını da istikrarlı iktidar koruyor,

“Bombalanan yere fakirler gibi karanfil değil, gül koyarım” diyen görgüsüz iş adamını da.

Ve sen zillete bak ki,

“Ne varsa cahillerde var, üniversite mezunları tehlikelidir” diyen profesörlerde “istikrarın adı AKP” diyor…

“Şehit olmak çok güzeldir, gidin sizde şehit olun” diyen diyanet mensubu fetvacılarda.

*

Görünen o ki bu istikrar millete değil,

Sadece ve sadece AKP’ye yürüyor.

Eee “Rabbim verdikçe veriyor” diyenler,

“Diyalog, uzlaşı, çözüm, özgürlük, anayasa ve başkanlık” masallarıyla göz boyayıp…

Çaresizlik, çözümsüzlük, başarısızlık ve basiretsizliklerini “kandırıldık” yalanıyla pazarlamaya devam ederken,

Millet olarak kendinize hiç soruyor musunuz?

Bu kadar istikrar bizi bozam mı" diye.