Bu AKP ile vah ki vah halimize!

 

Milletin bin yıllık kardeşliğini” dinamitle,

“Birlik ve beraberliğini” yıkılma noktasına getir,

“Ortak dokusunu” param parça et,

“Milli ve manevi değerlerini” anlamsızlaştır,

“Dini değerlerini” kişisel çıkarlarına alet et,

Dahası milleti “Evrensel değerlerinden” kopart,

Sonra da çık;

Tüm bunların sebebi kendin değilmişsin gibi,

“Bunlar darbeci, bunlar bölücü” de.

*

Yetmesin,

Devletin kurucu felsefesini” alt üst et,

“Saygınlığını, güvenilirliğini ve itibarını” sars,

“Birleştirici ve kucaklayıcı” anlayışını yık,

“Bağımsızlığını” ortadan kaldırıp, mandacı bir yönetim oluştur,

Hatta devletin “milli iradesini” Türk olmayan Türklük düşmanlarının vesayetine teslim et,

Sonra da çık;

Tüm bunların sebebi kendin değilmişsin gibi,

“Bunlar darbeci, bunlar bölücü” de.

*

Neymiş?

Herkes işi gücü bırakmış,

Darbe yaparak, ülkeyi ve iktidarı ele geçirmeye uğraşıyormuş.

Neymiş?

Herkes AKP’yi “darbe” yoluyla iktidardan indirip,

Mısır benzeri bir yönetim oluşturmaya çalışıyormuş.

Neymiş?

Herkes Erdoğan’a taktığı için,

Erdoğan ve AKP’siz bir Türkiye hayali kuruyormuş.

*

Peki, bunu nasıl yapacakmış?

Onlara göre Irak tezkeresine hayır demek AKP’ye darbe planıymış.

Anayasa Mahkemesinin parti kapatma davası AKP’ye darbe planıymış.

Balyoz semineri AKP’ye darbe planıymış…

Sarıkız çalıştayı AKP’ye darbe planıymış…

Eldiven toplantısı AKP’ye darbe planıymış…

Cumhuriyet mitingleri AKP’ye darbe planıymış…

Gezi olayları AKP’ye darbe planıymış…

17-25 yolsuzluk ve rüşvet skandalı AKP’ye darbe planıymış…

“Yetmez ama evet” referandumuyla AKP’nin seçtiği HSYK yapısı AKP’ye darbe planıymış…

AKP’li dört bakanı Yüce Divan’a göndermek AKP’ye darbe planıymış…

*

Gerçekten pes doğrusu!

Hani utanmasalar,

23 Nisan Bayramında koltuklarına oturttukları çocuklara bile darbeci diyecekler.

Sen ülkenin dört bir yanında isyan provaları yapıp,

Ayaklanmaya kalkışan PKK terör örgütünün yaptıklarını,

Devlete ve millete darbe olarak görme,

Onun dışında iktidara yandaş ve yanaşma olmayan,

Asker ve Polise…

Hâkim ve Savcıya…

Gazeteci ve aydına…

Bürokrat ve sendikacıya…

Baro ya da oda başkanına…

Velhasıl; TUBİTAK, TİB, Adli Tıp gibi kurumlara darbeci de.

*

İyi de kardeşim,

Tüm bu kurum ve kuruluşlar darbe yapmaya çalışırken,

Ülkeyi 13 yıldır siz yönetmiyor muydunuz?

Kusura bakmayın ama en küçük muhalif sesi bile “darbeci” ilan eden bu anlayışa,

Tıp dilinde “paranoid şizofreni” diyorlar.

Yani Psikiyatrların “sağlıksız siyaset” teşhisi koydukları bu durum,

AKP’nin darbe saplantılarına bakılınca,

“Paranoid şizofren siyaseti” olarak nitelendiriliyor.

Onun içindir ki,

Ciddi şekilde tedaviye muhtaç olan bu anlayışın,

Kendisi gibi toplumu da hasta ettiği gün gibi aşikardır.

*

Beş yaşında ki çocuk bile bilir ki,

Siyaseten çözümün bitip ülkenin çıkmaza girdiği durumlarda,

Darbeyi öncelikle askerler yapar.

Ancak…

Sizin darbe yapmakla suçladığınız askere,

Eğer birileri “kumpas” kuruyorsa,

“Asker darbe yapacak” teziniz de,

En baştan çürümüş oluyor. 

Eğer tüm bu yaşananlar,

Bir paranoya hali, ya da iktidarın kendi oyunu değilse,

Askerin yapamadığı darbeyi,

Söyler misiniz başkaları size nasıl darbe yapabilir? 

*

Kaldı ki; İçeride ve dışarıda,

Kudretiyle bu kadar övündüğünüz iktidarınız,

Bu kadar kuşatılmış,

Bu kadar tehlikeye maruz hale getirilmiş,

Ve bu kadar aciz bırakılmışsa,

Vah ki vah bizim,

Vah ki vah sizin,

Vah ki vah ülkemizin haline!