Bozkurt otağından çıkmıştır
Ergenekon destanını bilirsiniz,Düşmanlarımız tarafından kalleşçe saldırıya uğrayarak, demir dağlar arkasına çekildiğimiz destan.
Ve demir dağları eriterek yeniden cihana yayıldığımız destan.
13 yıldır;
AKP’nin vicdansız siyaset üslubu hayatı Ergenekon’a çevirmişti.
Adalet, edep ve huzur Ergenekon’du, tıpkı destandaki gibi, dağlar ardına hapsedilmişçesine.
Sanki Kur-an demir dağların arkasındaydı, ayetleriyle gırgır geçenler, meydanlarda ulu orta sallayanlar dokunulmazdı, Peygamberimiz efendimize laf söyleme hadsizliği hat safhadaydı.
Camilerimiz siyasete feda edilmiş, cemaat oy uğruna bölünmüştü.
Milletimiz varlık içerisinde yokluk çekerken, demir dağların dışındakiler varlık içerisinde, kudurmuşçasına yaşamaya devam etmekte, bu milletin anasını …. diye küfürler savurmakta idi.
Bizleri adaletsizliğe mahkûm edenler, kendi adaletlerini oluşturmuş, kendi mahkemelerinde, kendi yargılarını yapıp sürekli beraat ederken, demir dağların ardına çevirdikleri ülkemizde, hiç kimsenin adalete güveni kalmamıştı.
Demir dağların arkasındaki bizler “ Türk milleti” sefalet içerisinde yaşarken, bizleri oraya hapsedenlerin, şatafat içerisindeki yaşantıları, bin bir gece masalları gibiydi.
Ordumuz, bayrağımız, bütün milli değerlerimiz Ergenekon’da hapsedilmiş gibiydi, başka milletlerin bayrakları itibar görmüş, yabancı ülkelerin askerlerine dualar edilmişti.
Milletimizin evlatlarına fakirlik reva görülürken, kendi evlatları çelik kasalarda haram paraları istif etmekte idiler.
Toprağın altına diri diri gömülen madenci evlatlarımızın alın teri yok hükmünde olmuş, inşaatlarda hayatını kaybeden evlatlarımız görmezden gelinmiştir.
Uyuşturucu batağına saplanan evlatlarımız ve onların çaresiz anneleri, Ergenekon destanındaki çaresizliğin bir diğer adı olmuştu.
Ve büyük Türk milleti defalarca olduğu gibi AKP’nin Ergenekon’undan da çıkmıştır.
Etrafımızdaki edepsizlik dağlarını,
Yolsuzluk dağlarını, hırsızlık dağlarını,
Din ve ahlakımıza saldırı dağlarını,
Ordumuzu ve bayrağımızı hapseden dağları.
Milliyetçi hareketin önderliğinde, anaların duaları eşliğinde, erimeye başlamıştır.
Emek körük olmuş, alın teri körük olmuş, dağları eritmeye başlamıştır.
Devlet Bahçeli önderliğinde, yeleleri kabarmış Bozkurtlara hiçbir dağ dayanmayacaktır.
Türk milleti tasalanma.
Artık demir dağları eritme zamanı gelmiştir.
Artık Bozkurt otağından çıkmıştır.
